My Pretty Face

772 54 10
                                    

Bölüm şarkısı 3OH!3-Bad Guy
İyi okumalar :)
-------------------------------------------------------------------------------------

Sabah uyandığımda hala Steve'in üstüne yığılmış biçimde duruyordum ve geçen seferki gibi gitmemişti. Demek ki şu ana kadar kötü bi haber almamıştı. Duvarda asılı saate baktım, saat 5 buçuğa yaklaşıyordu. Uzun süredir uyuyordum, Steve'se daha da uzun süredir uyuyordu. Acaba 'özel' bir şey olacak mı diye düşünerek rüyamda gördüğüm şeyleri hatırlamaya çalıştım ama korkulacak bir şey görmüş olsaydım şu an çoktan ya korkudan büzüşmüş ya da bağırarak Steve'i uyandırmış olurdum zaten.

Hafızamı zorladıktan sonra çok bir şey görmediğimi fark ettim, zaten çok da uyumamıştım. Gözümün önünden hızla Ajan Hill, Fury, Natasha, Stark, Clint, Bruce Banner ve sonlara doğru Thor geçmişti. Belki Asgard'dan buraya yolu düşmüştü belki de önemli şeyler olacaktı. Sıralı görmemiştim, film şeridi gibiydiler ama Iron Man çarpık gülüşüyle daha uzun süre ekranda kalmıştı. Onu ilk başlarda görmüştüm ama sonradan suitini kuşanmış bir şekildeyken kasklı kafasına bir şeyin çarptığını ve komik bir şekilde yere düştüğünü de görmüştüm. Etrafta gülüşme seslerini duyduğumu da hatırlıyordum, demek ki ona kötü bir şey olmayacaktı.
Sanırım bugün Yenilmezler'le tanışma günümdü.
Bir ara Fury'yi bir daha görmüştüm. Konuşmamıştı ama yalvarır gözlerle bakıyordu. Onun ardında da Steve'in ayakta durabilmek için tutunduğu bir değnekle bana bakan şaşkın suratını görmüştüm. Böyle bir Yenilmez'den çok acınası bi hasta gibi duruyordu. Nola'yı da rüyamda gördüğümü anımsadım. Şu an nerede olduğunu bile bilmiyordum, o da benim yerimi bilmiyordu ama eminimki bana ulaşmaya çalışmıştı ve bense onu tüm bu kargaşa arasında unutmuştum.. Evet, kocasının ölümüne sebep olduğum kardeşimi unutacak kadar sorumsuzdum. Onu aramanın vakti çoktan gelmişti ve geçiyordu.

Rüyamın nerede olduğunu hatırlayamadığım bir arasında Black Widow'la konuştuğumu gördüğümü de hatırladım
"-Böyle devam edemezsin Laila, bir şeyler yapmalıyız" dediğini de anımsadım. Ne anlama geldiğini bilmiyordum ama yüzündeki endişeli ifadesi pek iyi bir şey olduğuna işaret değil gibiydi.
Uyku bölümüneyse hızlı bi geçiş yapmıştım ve bu sefer Steve'in tanıdık kokusunu hissetmemiştim. Evimde uyuyordum ve uyumadan önce bi kırılma sesi duyduğumu da hatırladım ama tepki vermemiş uykuya dalmayı tercih etmiştim.

Uyandığımdaysa işte burdaydım. Yenilmezler'in binasında Kaptan Amerika'nın güçlü kolları arasında uyanmıştım, sanırım buna alışabilirdim.. Bir an Steve ile yaşadıklarımı düşünmüştüm ve aklıma Jared gelmişti. Tanrım onu da unutmuştum ve bir bakıma onu aldatıyor sayılırdım. Telefonu alıp hayatıma el atma vakti geldiğini anlamıştım. Ben sıradan bi kızdım ve sıradan hayatımı düzene sokmakta bunun bi parçasıydı. Onlar gibi olmam için daha farklı şeylere sahip olmam gerektiğini biliyordum. Belki hız, güç, silah kullanma, belki bir çekiç ya da en kolayı para, çokça para.. Ama bunların hiç biri bende yoktu. Bana sadece gece için bahşedilmiş ya da lanetlenmiş bir güç verilmişti ve bunu nasıl sürekli iyiye kullanabileceğimi de bilemiyordum. Belki bir gün ölümümü görecektim, o zaman kim benim için önlem alacaktı? Belki de bu şeyden kurtulmak için yardım istemeli ve normal hayatıma geri dönmeliydim. Ama önce normal hayatımı geri kazanmam gerekiyordu tabii.

Başımı koyduğum rahat omuzdan kaldırdım ve ellerimi sardığım sırtımdan çekerek doğrulmaya çalıştım ama elleri belime tamamen dolanmıştı ve çekilmiyordu. Elimi büyük ellerinin üstüne koyup uyundırmamaya dikkat ederek yavaşca kaldırmaya çalıştım. Biraz yerinden oynatabildiysem de daha çok zorlamalıydım. Biraz daha sert tutarak kaldırdığımda haraket ettirebilmiştim ama uykusunun dağıldığını belirten bir mırıltıyla daha yavaş hareketlerle elini havada tutarak elinin altından sıyrılıp ayağa kalktım ve elini yavaşca olması gerektiği gibi yan tarafına yerleştirdim.

the Last Avenger: DayDream [ASKIDA]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin