bölüm~10💫

424 71 64
                                    

"Pardon geçebilir miyim?" Diyerek apartmanın kapısının önünde dikilen adama seslendi jisung, uçaktan ineli bir kaç saat olmuş Seul'e geri dönmüştü.

"Ah tabi buyrun, özür dilerim"

Adam nazik bir şekilde yol verdiğinde jisung zorla taşıdığı valiziyle birlikte apartmanın kapısını açmak için şifreyi girip içeri adımladı. O girer girmez kapanmak üzere olan kapıya elini koydu hala dikilen adam. Dakikalardır apartmana birinin girmesini kapının açılmasını bekliyordu.

Jisung evine girer girmez valizi orta yere fırlatır gibi atıp, kendini koltuğa bıraktı. Kendinden büyük valizi taşıyacağım diye canı çıkmıştı. Daha doğru dürüst nefes alamadan zil çaldığında içinden sabır dilenip ayağa kalkarak kapıyı açtı. Kapıdaki kişi az önce apartmanın kapısında karşılaştığı adamdı. Sapık olma ihtimalini göz önünde bulundurarak kapıyı çok fazla açmadan adamın yüzüne baktı.

"Ne istiyorsun?"

"Yanlış gelmiş olabilirim ama, ben Felix diye birini arıyorum"

Jisung Felix'in adını duyunca kapıyı biraz daha açtı. "Ne için arıyorsun, ben arkadaşıyım?"

"Kendisi nerede?"

"Amerika'ya abisinin yanına gitti"

"Hadi ya!"

"Evet, pardon siz kimsiniz?"

"Ben Lee Minho, Felix'in çalıştığı şirketin CEO'larından biriyim"

Şirket lafını duyunca kaşları çatıldı jisung'un, başına gelen bu aptal olay o şirket ve Hyunjin yüzünden olmamış mıydı?"

"Hala ne istediğini söylemedin?"

"Aslında Hyunjin Felix'in işi bıtaktığını söyleyince, ben ona iş teklifi sunmak için gelmiştim. Benim de bir asistana ihtiyacım vardı ama burada olmadığını bilmiyordum"

"Malesef, dönmemek üzere gitti"

"Anlıyorum, peki sen?"

"Ben ne?"

"Hangi okulu bitirdin?"

"...... Üniversitsi, ..... Bölümü"

"Çok iyi, sen benimle çalışmak ister misin? Dediğim gibi bir asistana ihtiyacım var"

Jisung sessiz kaldığında Minho cebindeki kartı çıkartıp jisung'a uzattı.

"Kararını sonra bildirirsin" Dedikten sonra arkasına dönüp merdivenlerden inerek kayboldu Minho. Jisung bir süre elindeki karta bakıp, kalktığı yere tekrar oturdu. Bir işe ihtiyacı vardı, hem de böylesine iyi bir şirket fakat nasıl olacaktı. Felix buna ne tepki verirdi, ya kızarsa diye düşündü jisung. Belki de oraya işe girerse Felix'in alacağı intikama yardımı dokunabilirdi. Bitmek bilmeyen düşünceleri telefonunun çalmasıyla son buldu, arayan Felix'ti.

- Felix?

- jisung haber vermedin indin mi?

- evet çoktan eve geldim

- jisung iyiyiz değil mi?

- hımhım, şimdi kapatmam gerekiyor duşa gireceğim

- tamam sonra yine ararım

Jisung telefonu kapatıp, yan tarafına bıraktı. Felix'le yattığı onu becerdiği gerçeğine hala inanamıyor alışamıyordu. En yakın arkadaşıydı ve aklından hiç bir zaman ona bu gözle bakmak geçmemişti. Felix onu her zaman öpüyor olsa da onun da farklı bir şey düşünmediğini biliyordu. Hepsi sarhoş oldukları için olmuştu bundan emindi fakat, yine de Felix'in yüzüne bakmaya utandığı için geri dönmeyi tercih etmişti. Saat erken olsa da kapanmak için çabalayan gözleri yüzünden oturduğu yerden kalkıp odasına gelerek bedenini yatağa bıraktı ve gözlerini kapattı..

BENİM O || HyunlixWhere stories live. Discover now