Gel Eve Gidelim

19 4 24
                                    

Sonunda dersler bitmişti, tüm öğrenciler hızla sınıftan ayrılmıştı. Kokomi'nin aklı ise arkada uyuyan sınıf arkadaşı Sara'da kalmıştı. Eğer çıkmazsa okulda kilitli kalacaktı. Önce hafifçe dürttü, sonra ise saçlarını okşayarak adıyla seslenmeye başladı. 

"Sara.. Sara hadi kalk.." 

Sara yavaşça kendine gelirken sessizce sızlanarak kalktı. Yarım yamalak gözlerini açınca karşısında Kokomi'yi görmeyi beklemiyordu, anında kendine gelip saçlarını düzeltti. 

"Ah Kokomi... Ne oldu?"

"Baksana dersler bitti, tüm okul boşaldı. Şimdi çıkmazsak okulda kalacağız."

"Sen niye kaldın ki..?"

"Sen uyuyordun çünkü. Seni burada bırakıp gidemezdim."

Kokomi gülümsedi, karşılık olarak da gülümsedi. Sara eşyalarını topladı, birlikte okuldan çıktılar. Sara bıyık altından Heizou onu beklemeden gittiği için küfretmişti. Tabii ki belli etmemişti. 

"Sen ne tarafa gidiyorsun? Ben trenle gidiyorum."

"Ben de trenle gidiyorum!" 

"Ne güzel! O zaman birlikte gidebiliriz. Hangi durakta iniyorsun?"

"Son durakta."

"Ben de! Evlerimizin aynı bölgede olduğunu bilmiyordum." 

"Ben de bilmiyordum. O zaman bir derdin olunca kime geleceğini öğrenmişsindir?"

"Hehe. Senin için de aynısı geçerli."

Şimdi Sara, trendeki o çocuk olduğunu nasıl söyleyeceğini bilmiyordu.

"Kokomi... Sana söylemem gereken bir şey var."

"Dinliyorum?"

"Ben... Aslında... Şey, saçlarını çok beğendim de hangi şampuanı kullanıyorsun?"

Niye duraksamıştı ki? Niye söyleyememişti? Niye kendini durdurdu? Kendinden nefret etti bir şeyi bile beceremediği için. 

"Yıkadıktan sonra biraz da hindistan cevizi yağı kullanırsan hem ışıl ışıl olur hem de saçlarını beslemiş olursun. Sen beni dinliyor musun?"

"Ha.. evet evet, dinledim hepsini. Teşekkür ederim." 


That Guy On The Train!Where stories live. Discover now