bölüm on

40 1 0
                                    

Alparslan'ın bakış açısından:

Kan içinde kalmış adamlara baktım, yaptığım her şeyi hak etmişlerdi. Kanları kapıyı aşmıştı ama bunu sorun etmiyordum, burada kimse olmazdı.

Böyle işleri genelde adamlarımla beraber yapardım ama bugün hepsi izinliydi.

Kapıdan dışarıya sızan kanları seyrederken adım sesleri duydum. Bu olayı görmezden gelip riske atamazdım.
Yerde yatan adamları sessiz olmaları için tembihleyip olabildiğince sessiz adımlarla dışarı çıktım.

Sağ tarafa bakmaya karar verdim. Başka adım sesleri gelmiyordu ama adamlardan biri söylediklerimi ciddiye almayıp 'yardım edin' diye bağırıyordu.

Geldiğim yere dönecek iken bir dal kırılma sesi duydum. Hızla sesin geldiği yere doğru yürüdüm. Köşeyi de dönünce,

endişeli ve korkuyor gibi görünen, kavga esnasındaki cesaretli haline asla benzemeyen ve bana, sanki yaramazlık yaparken yakalanmış çocuklar gibi bakan solcunun kahverengi gözleriyle karşılaştım.

Bu hali kısa bir an için çok tatlı geldi. Ama ben kollarımdaki ve kıyafetimdeki kurumuş kan lekeleri ile belli ki ona korkutucu gelmiştim.

Burada ne işi olduğunu soracakken çenelerini kapanaları için tembihlediğim adamlardan bir 'yardım edin' bağırışı daha işittim. Bunun hesabını soracaktım. Ama şimdi daha önemli bir mesele vardı.

Duyduğu çığlıkla daha da gerilmişe benziyordu ona bir adım atsam koşa koşa kacacak gibiydi.
Bu yüzden şu an onunla konuşmayı aklımdan eledim. Daha sonra halledecektim bunu.

+Ne işin var burada solcu?

Sorduğum soruya pek bir tepki veremedi.

+Şimdi git buradan. Daha sonra konuşacağız.

Demem ve ona doğru bir adım atmam ile kendine geldi. Ve hızla yürüyerek uzaklaştı.

...

Samet'in bakış açısından

Eve geldiğinde hala tam olarak kendime gelememiştim.

Ben çok da kavgacı bir insan olmamama rağmen kavgalardan kaçan biri değildim.
Eğer gerekiyorsa çekinmeden kavga ederdim.

Ama bu farklıydı. Yardım çığlıkları atan insanlar vardı.
Ne yapmalıydım? Tabii ki polise ihbar etmeliydim. Tabii ki bu suça ortak olmamalıydım.
Bu seçenek en doğru olanı gibi gözükse de hiç doğru hissettirmiyordu. Neden bilmiyorum. Belki de can korkusundandı. Ama 'daha sonra konuşacağız' diyen Alparslan'ın sözünü dinlemeyi seçecektim.

Baş ağrısı ve suçluluk duygusu içinde uykuya daldım.






__________________
ulan yazdığım bölümü yayınlamamışım fkkdkfdkdk

ZIT (B×B)Where stories live. Discover now