İTİRAF

249 38 19
                                    

Geçen bölümün oy sayısı yerlerde resmen... Nasıl başladık, nasıl gidiyoruz🥲
Yine de keyfimizi bozmuyoruz. Zamanla düzeltiriz, güveniyorum size🫠 Yorum yapmasak bile oy vermeyi unutmayalım lütfen🫶🏻 İyi okumalar🤍

Bölüm şarkısı: Murat Dalkılıç - Yalan Dünya
(Not: Şarkılar bölümle alakalı olmuyor genelde, çünkü o an yazarken ne dinliyorsam onu şarkı olarak ekliyorum. Dinleyip dinlememek sizin seçiminiz♡)

13.BÖLÜM
İTİRAF

BÖLÜMİTİRAF

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

***

Erken büyümek zorunda kalmış her çocuk, bir gün mutlaka o parkın kapısından geçer.

Küçük kız, kaldırım kenarında oturmuş, önündeki manzarayı seyrediyordu. Güneşin tepeden baktığı, yakıcı bir Ağustos sabahıydı.

Hâlâ elinde sıkı sıkı tutmuş olduğu poşetteki mendillerden henüz daha bir tanesini bile satabilmiş değildi. Kavurucu sıcak, buğday rengi tenini iyice bronzlaştırırken, gelişi güzel topladığı saçlarının arasından akan ter damlası şakaklarına doğru süzülüyordu.

Tam karşısında, küçük bir oyun parkı vardı. Çocuklar, aileleri ile gülüp eğleniyordu. Kimisi annesi ile gelmişken, kimisine babası eşlik ediyordu. Bazılarının her iki ebeveyini de yanındaydı.

Önündeki mutlu aile tablolarını izlerken çocuk aklından onlarca düşünce akıp geçiyordu. Neden o çocuklardan birinin yerinde olmadığını o kadar düşünmüştü ki. Kendisinde eksik ve kusurlu olan neydi ki, ne babası, ne de annesi yeterince sevememişti onu.

Derin bir iç çekerek kafasını dizlerinin arasına gömdü. Bunları düşünmek küçük kalbine o kadar ağır geliyordu ki, bazen, bunları her düşündüğünde boğazına yerleşen yumru yüzünden boğulacağını sanıyordu.

Saçlarını okşayan bir elin varlığını hissederek hızlı bir şekilde kafasını kaldırınca, gülen gözlerle kendisine bakan Zeyd ile göz göze geldi.

Zeyd, gözleri ile elinde tutmuş olduğu dondurmayı işaret edince bakışları istemsizce oraya kaydı. Dudaklarında bir gülümseme oluşurken, Zeyd'in kendisine uzatmış olduğu dondurmayı alarak, bitmesinde korkarcasına yavaş yavaş yemeye başladı.

"Ne düşünüyordun?"

Zeyd'in ani sorusu üzerine bakışları kısa bir an durgunlaşsa da hemen kendisini toparlayarak kafasını iki yana salladı.

Evet, kendisini seven ebeveynleri yoktu belki ama Zeyd vardı. Kendisini bebeği gibi seven bu oğlan çocuğu Saye için bir hediye gibiydi. Tanrı, tüm acılarının mükafatı gibi gibi göndermişti sanki onu kendisine.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Apr 19 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

KREŞENDOWhere stories live. Discover now