13.Perde | Son Vals

141 18 137
                                    


Yorum ve oylarınızı unutmayın, okumak için sabırsızlanıyorum!

13.Perde | Son Vals

Music: Only Love Can Hurt Like This

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Music: Only Love Can Hurt Like This

ALASKA

İki gündür yoldaydık. İki gündür onunla aynı karavanda yalnızdım. Ancak iki gündür de duygularımla baş başaydım. Onlarla onsuz başa çıktım. Ancak biliyordum, Steve duygularımla verdiğim savaşı görseydi benimle savaşmak isterdi.

Sadece... Savaş onunla ilgiliydi. Beni o savaştan kurtaracak kişi o değildi.

Steve, karavanı Hydra'nın üssüne doğru sürerken, sürekli buruşan yüzüne bakıyordum. Bir eliyle kalbinin olduğu göğsünü sürekli tutuyor, diğer eliyle de zorlukla direksiyona hakim olmaya çalışıyordu. Thor bana güçlerimi geri vermeye çalışırken, abimin göğsüme yüklediği elektrik onun göğsünü de yıkıma uğratmıştı.

Arada bir gözlerini ovalıyor, kısıyordu. Güçlerimi vereceği sırada büyük bir enerji açığa çıkacağı için onun odadan çıkmasını istemiştik ancak o yine benimle olmak istemişti. Ona, "Gözlerini kapat, kör olacaksın." Demiştim ancak o bana sadece "buna değer." Demişti.

Midem bulanıyordu.

Kaç kere ona 'bir şeyin var mı?' diye sorsam da, sürekli geçiştirip bir şeyin olmadığını söyleyip durdu ancak gözleri 'ben bir yalancıyım Luxuria.' diye bağırmayı seviyordu. "Suratıma şöyle bakmaya devam edecek misin?" Dedi yola bakarken. "Neredeyse aşık olduğunu düşüneceğim."

Bir anda aklıma iki gün önce vücudumda hissettiğim ateş geldi. Bir anda vurmuştu gözümü, bir anda bedenimi ele geçirmişti iğrendiğim duygular.

O gün sadece neden ben değilim diye düşünmüştüm bir an için. O ateş beni hiç yapmayacağım bir şeye itmişti. Yutkundum. "Emin ol benim gibi biriyle sevgili olmak için Dünya'yı yerle bir edebilecek bir kara büyü bile yaparsın sen."

Güldüğünde, yol arasında bana baktı, ardından yeniden yola döndü. Bir anda ne olduğunu anlamadan önümdeki aynayı açtı ve çenemi tutup aynaya bakmamı sağladı. Gözlerimle göz göze geldiğimde kaşlarımı çattım. "Sana baksana," dedi mırıldanarak.

Kıkırdadım. "Yani bu demek oluyor ki, benim gibi biriyle sevgili olmak için dünyayı yok edecek bir büyüyü cidden yapardın." Dedim aynayı usulca kapatıp yolu izleyen adama bakarken. Direksiyonu daha da sağlam kavradı. Karlı arazide sürdüğü eski karavan iki günümüze mâl olsa da, onunla olan iki gün hiçte pahalıya patlamamıştı.

𝐖𝐀𝐊𝐈𝐍𝐆 𝐔𝐏, steve rogers Where stories live. Discover now