🌊 1.5 🌊

230 17 136
                                    

Kazuha'nın Anlatımıyla

Başımda inanılmaz bir ağrı vardı. Sanki başım bir taş yardımı ile eziliyordu. Gözlerimi açamayacak kadar yorgundum. Göz kapaklarım bana ağır geliyordu.

Aslında geçen hafta yaşadığım herşey ağır geliyordu. Kendimi aptal gibi hissediyordum... Neden onu daha önce dinlememiştim ki? Belki havuzda o gün onu dinleseydim bu duruma gelmeyecektim. Kendime zarar vermeyecektim. İçimde sürüdürdüğüm savaş günler öncesinden bitecekti. Ona daha çabuk kavuşacaktım...

Hâlâ tereddütlerim vardı ama ona güveniyordum. Dün gece bana zarar vermeyeceğini, duygularımızın tamamen karşılıklı olduğunu anlamıştım. Tereddütümün sebebi... Aslında bende tam olarak emin değilim. Birini öldürmesi desem bunu benim için yaptığını ve bir daha olmayacağını söylemişti. Ama bir yandanda birinin canının almasını kendi içimde aşamıyordum. Tereddütümün sebebi bu olabilirdi ama şundan emindim. Bu sefer bunun aşkımın önüme geçmesine izin vermeyecektim.

Dün onunla konuşurken bir anda herşey önemsiz gelmeye başlamıştı. Önemsediğim tek şey oydu ve ona kavuşmaktı. Aklım bile beni kendi yoluna çekmeyi bırakmıştı. Sadece kalbimin sesi kalmıştı ve bu beni rahatlatmıştı. Scara'yı kabul etmek sandığımdan beni daha fazla rahatlatmıştı.

Yatağımda dönüp yavaşça gözlerimi açtım. Açmam ile gözlerim ile buluşan hava canımı yakmıştı, tekrar kapatmaya çalıştığımda ise daha çok yanmıştı. Galiba gözlerim kurumuştu.

Etrafa bakındım. Güneş daha yeni yeni doğuyordu. Hafif karanlıktı ama eşyalar az çok seçiliyordu. Saate bakmak için yanıma döndüğümde boş olduğunu fark ettim. Oysa uyurken oda yanımdaydı. Beni şarkısıyla uyutmuştu ve hayatımda duyduğum en huzurlu şarkı kesinlikle onun şarkısıydı. Bundan sonra hergün böyle uyumak istiyordum.

Başımın ağrısını umursamadan yataktan kalktım. Saat beş buçuğa geliyordu ve tekrar uyursam büyük ihtimalle okula geç kalırdım. Dün Scara'ya okula döneceğim hakkında söz vermiştim, o yüzden bugün okula geri dönüyordum. Aslında bende okula gitmek istiyordum ama arkadaşlarımın sorgusundan korkuyordum. Ayrıca onlara artık Scara ile aramızda ki ilişkiyi söyleyip söylememe konusunda çok kararsızdım. Benim için mutlu olacaklarını biliyordum ama... Bilmiyorum işte... Bir yanım sandığım gibi tepki vermeyeceklerini söylüyordu ve bu beni geriyordu.

İlk olarak Scara'yı aradım. Dün ikimiz birlikte evime gelmiştik. Bana bakmıştı, bir haftada dağılan evimi toplamıştı -ki bu biraz utanç vericiydi- üstüne üstlük beni iyileştirmişti. Hem fiziksel hem ruhsal olarak. Sadece baş ağrım kalmıştı oda şimdi başlamıştı ama bunu Scara'ya söylemeyi düşünmüyordum. Onu daha fazla yormak istemiyordum.

Evde gezinirken gözüm balkona takıldı. Balkonun ortasında dikilen, benden biraz kısa bir silüet vardı. Benden dün gece alıdığı, ona uzun ve bol gelen tişörtlerimden birini giyiyordu. Rüzgar ile birlikte hem çivit mavisi saçları hem ona bol gelen tişörtümün etekleri uçuşuyordu. Aklıma hemen üsüyüp üşümediği geldi. Sonuçta sabahları bu kasaba soğuk olurdu ama bu onun pek umrumdaymış gibi gözükmüyordu. Önünde ki güzel denizi izliyordu.

O soğuğu umursamasada dün gece koltuğa attığım siyah, akçaağaç yapraklı hırkamı aldım. Onun üsütüp hasta olması kesinlikle son isteğim bile olamazdı.

Balkonun kapısını yavaşça açtım. Açmam ile birlikte yüzümü tatlı bir rüzgar okşamıştı. Onun civit mavisi gözleri ise bana dönmüştü. Saçları azıcık dağılmıştı ve kızaran gözlerinden uykusuz kaldığı anlaşılıyordu.

"Kazuha? Niye bu kadar erken kalktın? Biraz daha uyusaydın. Biliyorsun dinlenmen lazım."

Scara bir kaç adımda yanıma gelmişti. Hemen önümde dikiliyordu ama benden azıcık kısa olduğu için başımı eğmek zorunda kalmıştım.

Siren | KazuScara -Ara Verildi-Where stories live. Discover now