•Çok Yanlış Bir Doğru•

814 55 22
                                    

Yüzünü derinlemesine incelerken, gözüm tıpkı bir kaymak gibi görünen sıkı boynuna, oradan da gövdesine tam oturan tişörtünün üstünden fit vücuduna kaydı. Tişört, kol kısmından yırtılacak gibi duruyordu çünkü kol kasları, sıkmıyor olsa bile kocamandı. Nefesimi tuttum, belki de çoktan pancara dönmüştüm, ne de olsa adamın vücudunu arsızca süzmüştüm. Alt dudağımı ister istemez dişlerken, gözlerimi istemeye istemeye tekrar yüzüne çıkarttım. Keşke bir deve kuşu olsaydım, böylece başım sıkıştığında kafamı kuma gömebilirdim ama maalesef değildim ve Sıraç'ın tüm yorgunluğuna rağmen cin cin bakan gözleri ve yarım ağız sırıtışıyla ne yapacağımı asla bilmiyordum. Elim hala yanağındayken çoktan ecel teri dökmeye başlamıştım. İşte şimdi büyük sıçtım!

Elimi hızla çekip, oturduğum yerde iyice doğrulurken; "Çok halsiz görünüyordun ateşin var mı diye bakayım dedim." diye aklıma gelen ilk yalanı sıktım, yemeyeceğini biliyordum ama denemeye değerdi. Sırıtışı hala dudaklarında bir tarihi eser gibi sergilenirken, kendini toparlamaya çalıştı. "Teşekkür ederim Ela, haklısın biraz halsiz hissediyorum ama merak etme hasta değilim." Beni utandırmamaya çalışarak kurduğu cümle içimi ısıtmış, ona karşı bakış açımı bir kez daha değiştirmişti, çünkü beni utandırsaydı fırsatçı olduğunu düşünürdüm. "Neyse ben seni rahatsız etmeyeyim, biraz daha dinlensen iyi olur." diyerek kalkmaya yeltendiğimde, nazikçe kolumdan yakalı ve tekrar ona bakmamı sağladı. "Hiç değilse ben uyuyana kadar kalır mısın Ela? Beni düşüncelerimden arındırıyorsun." Gözleri öyle muhtaç bakıyordu ki, böylesine sert duran bir adamdan bekleyeceğim şeyler değildi. Bunu nasıl reddedebilirdim ki? Ya da asıl soru reddetmek istiyor muydum? Çok zor bir günü atlatmıştı ve üstüne üstlük benimle ilgilenmişti, muhtemelen de hiç uyumamıştı. Beni hayatımdan alıkoyan bu adama nedense kıyamadım. "Kalırım."

Ben de eskiden biri başımda beklemezse uyuyamazdım. Çok uzun bir süre anneannemin ninnileriyle uyumuş, bu ergenliğimin son zamanlarına kadar sürmüştü çok da uzak bir zaman dilimi değildi 3  yıl öncesiydi ama sanki üzerinden asırlar geçmiş gibi hissettiriyordu. Anneannem ölünce yalnız uyumaya alışmayı bir şekilde öğrenmiş olsamda hatırası hep aklımdaydı. Oturduğum yere iyice sildim ve Sıraç'ın yarı açık yarı kapalı gözlerine baktım. O da beni düşüncelerimden arındırıyordu. Ne de olsa beni kaçırmıştı ve tüm odağım o olmuştu. Hayatım artık eskisi gibi değildi ve bu düzene de tıpkı anneannemin ölümü gibi alışmaya başlamıştım. Ya Sıraç beni bıraktığında, eski düzenime alışamazsam diye düşündüm.

Peki ya ben de Sıraç' a aşık olursam?

Şu zamana kadar Sıraç çok kez lafını etsede aklımdan dahi geçirmediğim o ihtimal, şu an ilk defa düşüncelerime sızmıştı ve en garibi de kötü hissettirmemişti. Stockholm sendromu falan mı yaşıyordum yoksa? Olabilir mi ki? Bu adam zaten sivri bir zekaya sahipti, bu sendromdan haberdar olduğu için mi kaçırmıştı beni? Tam bunu sormak üzereyken uykuya dalmaya çok yakın olduğunu görünce ister istemez konuşmaktan vazgeçtim, ama uyandığında cevabını alana kadar beni neden kaçırdığını ona soracaktım. Bilmediğim şeyler olduğunu, bunu uçkuru için yapacak kadar şerefsiz olmadığını söylemişti bana, o zaman mutlaka bir cevabı olmalıydı. İçimin rahatlaması için gerçekten bir sebebe ihtiyacım vardı, ancak o zaman bu adama karşı bir şeyler hissedecek olursam akıl sağlığımı koruyabilirdim. Ben düşüncelerimde kaybolmuşken mırıltıya benzer bir tonda konuştu. "Bu kadar derin ne düşünüyorsun?" Gözlerimi tekrar gözlerine çıkardım. "Seni." Hafifçe tebessüm edip, "Umarım şu halimle ne kadar çirkin olduğumu düşünmüyorsundur yavrum." Ben de tebessüm ettim, şu haliyle jilet gibi görünen hali kapışsaydı muhtemelen bu halini seçerdim çünkü bir bebek kadar masum ama bir o kadar da çekici duruyordu.

Ne diyorum ben!?

"Çirkin değilsin." dedim fısıltıya benzer bir tonda, utanmıştım ama bakışlarımı kahvelerinden çekmeme yetecek kadar değil. "Çirkin olmadığımı biliyordum, sen de dürüstlüğünle tescillediğine göre haksız değilmişim." Şu cümlesine inat 'Çirkinsin.' diyebilirdim fakat diyemedim çünkü gerçekten gördüğüm en yakışıklı adamdı ve bana aşıktı.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 26 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Küçük TakıntıWhere stories live. Discover now