Jimin gülümsedi ve geri çekilen alfaya baktı. O sırada arkalarından öksürme sesi geldiğinde Jungkook hızlıca omegadan uzaklaştı. Mingyu onlara bakmayarak eliyle diğerlerini işaret ediyordu. "Yola çıkacağız da," dedi.

"Tamam," diye onayladı Jungkook kuzenini. Jimin normalde utangaç bir omega değildi ama bu durum da biraz utanmıştı. Hoş Jungkook'un da kendisinden pek farkı yoktu.

Herkes arabalara dağıldığında Jimin şoför koltuğuna geçti. Jungkook ise gri ceketini çıkarıp yanına oturdu ve beyaz gömleğinin birkaç düğmesini açarak geriye yaslandı. "Bir iki saat uyusam yeterli, petrol de duracağız. Orada alırım arabayı." Jimin kemerini takarken ㅡ "Çok mu konuşuyorsun sen?" diye sordu.

Ardından alfaya döndü. "Yol uzun," dedi Jungkook. "O yüzden seninde dinlenmem lazım."

"Sadece uyu." Jimin arabayı çalıştırırken ㅡ diğerlerine baktı. İlk önce Mingyu'nun arabası çıktığında, Taehyung da onu takip etti. Jimin en arkalarından onları takip ederken dikiz aynasından arkasını kontrol etti.

Arabanın hareketlerine rağmen uyanmamıştı. Omega bu duruma gülümsedi. Gerçekten de yorulmuş olmalıydı ki arabaya biner binmez uyumuştu. Gözleri yanı başına kaydı arrdından. Jungkook ceketini üzerine örtmüş şekilde uyukluyordu ve başı yana düşmüştü.

"Aynılar resmen," diyerek önüne döndü.



Mola yerinde yer değiştirdiler. Sessiz gece yolculuğuna eşlik eden sadece radyodan kısık seste duyulan eski doksanları şarkılardı. Gavin arada bir uyanmış ve Jimin ile konuşmaları arasında tekrar uykuya yeni düşmüştü.

Son molalarını vereli neredeyse yarım saat oluyordu ve dağ evine ulaşmalarına çok az kalmıştı. Jimin yol boyunca uyumamıştı. Arabada uyumak pek ona göre değildi, sadece akıp giden yolları izliyor arada da tek eliyle ustaca direksiyonu çeviren alfasını izliyordu. İkili çok konuşmuş sayılmazdı. Gün içerisinde neler yaptıklarından bahsetmişler ve dağ evinde kalacakları iki gün ki planlardan. Bu kadardı. Konuşmaları uzamamıştı ve bu durum Jimin'i biraz düşündürmüştü.

Gerçekten ikisinin yalnız kalmasına ihtiyaçları vardı.

Sadece ikisi.

Dağ evine giden taşlı yola girdiklerinde araba biraz sarsılıyordu. Uzunca bir süre bu şekilde devam ettiklerinde düz bir yola girdiler ve ucunda gözüken büyük iki katlı ev ile derin bir nefes almışlardı. Saat sabah dörde geliyordu. Daha ortalık karanlıktı. Eve giden yollardaki lambaların ışığı sönüktü ve buraya bir süredir kimsenin gelmediği belli oluyordu görüntüden.

Jungkook arabasını diğerlerinin yanına park ettiğinde arkasını döndü. Sonra omegaya. Kemerini açmış ve dışarıdaki soğuk havaya karşı ceketini giymekle meşgüldü. "Hiç uyumadın," dedi Jungkook. "Önemi yok, alışığım uykusuzluğa." Jungkook ㅡ "Tek yataklı bir oda var. Çatı katında kalıyor. Orada sen kalırsın. Biraz da uyursun." dediğinde Jimin ona baktı. "Siz?" diye sordu. "Benimle uyur Gavin. Hepimizin ayrı odaları var burada." Jimin onayladı onu ve arabadan indiğinde alfa da onu takip etti.

Diğerleri de arabalarından inip ㅡ "Sadece kıyafet çantalarını alıp odalara mı dağılsak?" diye konuşan Eunwoo'ydu. Uykulu şekilde onayladı herkes ve öyle de oldu. Sadece kıyafet çantalarını alıp iki katlı eve doğru yöneldiler. Jungkook, uyuyan oğlunu kucağına alıp omeganın peşinden ilerledi.

Mingyu ve Eunwoo evin şifresini girip alarmları devredışı bırakıp kapıyı açtılar. Önden diğerlerinin girmesine öncelik tanıyıp ㅡ  arkadan eve girip kapıyı kilitlediler. Namjoon, "İyi geceler. İlk uyanan kahvaltı masasını hazırlasın." diyerek yukarı kata çıktı. Mingyu, Eunwoo, Jaehyun da büyük kuzenlerini takip ettiler.

without meWhere stories live. Discover now