Öğrenci Velileri Bana Takıntılı

38 Bölüm

-

Kura sonucunda İzmel, Adrian ve Sienna bir tarafta, Kaidel, Lucas ve Demian ise bir tarafta yer aldı.

"Vurun!"

"Mümkün değil."

Oyun, Sienna'nın topu Lucas'a sert bir şekilde atmasıyla başladı. Lucas toptan çevik bir şekilde kaçtığında Kaidel koşup topu aldı.

Eleanor hepsini izledi ve mutlu bir şekilde başını salladı.

"Evet, istediğim manzara bu. Mükemmel."

Eleanor onlardan kısa bir mesafeye oturdu ve okuduğu kitabı açtı. Neşeli bir kahkaha duyduğunda dudaklarının köşeleri düzgün bir kavis oluşturdu.

"İyileşiyor..."

Bir esinti yavaşça saçlarını karıştırdı ve sarı ve beyaz kır çiçeklerinden oluşan uçsuz bucaksız tarlalar taze, yumuşak çimen kokuyordu.

On beş adım ötede yakışıklı adamlar sevimli çocuklarla oynuyorlardı. Eleanor'a gelince, onun sadece boş zamanının tadını çıkarması gerekiyordu.

"Buraya gelmek gerçekten çok güzel bir duygu. Herkes daha iyi anlaşabilse harika olurdu."

Ancak Eleanor'un isteklerinin aksine maç tuhaf bir yöne gitmeye başladı. Bunu ilk hisseden Demian oldu.

'Atmosferde tuhaf bir şeyler var.'

Sienna ve Lucas topu aldıktan sonra hiçbir sorun kalmadı. Sorun, topun yetişkinlerin eline geçtiği anda ortaya çıktı.

Güm. Top rüzgarın içinden uçtu ve kükreyerek bir şeye çarptı.

"Top güçlü. Ona çok fazla güç vermiyor musun?

Kaidel'in attığı topu yakalamayı başaran Adrian, karıncalanan avuçlarını sallayarak konuştu. Kaşlarının arasında bir kırışıklık oluştu.

"O halde neden bundan kaçınmadın?"

Kaidel sanki hiçbir önemi yokmuş gibi omuzlarını silkerek cevap verdi. dedi Adrian, topu tüm gücüyle ona atarak.

"İstemiyorum."

Gelen ve giden top giderek daha fazla güç kazanmaya başladı. Topu göğsüne alan İzmel, ona sessiz bir çığlık attı. Kaburgaları sızlıyordu.

"Sakin ol Kaidel. Bu şekilde bir morluk alacağım.

"Majesteleri baloya çok fazla duygu katıyor gibi görünüyor."

İzmel'in attığı topu tüm gücüyle yakalayınca Kaidel hırladı.

"Hayatta olmaz. Sana karşı kötü hislerim yok. Öyle görünüyorsun."

"Ben de öyle. Bu sadece bir oyun."

Birbirlerine karşı hiçbir kötü hisleri olmayan iki adam, dişlerini gıcırdatarak topu birbirlerine attılar. Mücadeleciydi. Aynı takımda yer alan Adrian ve İzmel'in değişimi en hafif tabirle pek iyi değildi.

Üç adamın içinde yavaş yavaş bir şeyler kaynamaya başladı. Birbirlerine bakarken gözlerinde kıvılcımlar uçuştu.

Demian çizginin ötesindeki Sienna'yla bakıştı.

'Sen de şu anda tuhaf bir şeye bakıyorsun, değil mi?'

Sienna da bir şeylerin ters gittiğini hissetti ve gözlerini çevirip ruh halini yakalamaya başladı.

"Sorun ne, Demian?"

Kaidel, topu yavaşça aldıktan sonra Demian'ı beceriksizce dururken buldu ve sordu. Dudaklarını büzerken Sienna onun sözünü kesti.