[15•FİNAL]

659 17 20
                                    

Bize son kez yorumlarınızı iletin. Sizi telefonum diğer ucunda bekliyoruz. Son kez Düşkün... 💗💖🥺🥲
...

Gözlerimi açtığımda garip bir yerdeydim. Doğrulduğumda karşımda Halil'i gördüm. "Silahı niye düşürdün? Niye izin vermedin ölmeme?" Onu itelemeye başladım. "Kendi evimi başıma mı yıkacaktım?" diye bağırdı. Yüksek çıkan sesle bağırdım. "Benden sana ev olur mu adam? Baksana halime!"  dedim. "Düzelteceğim, düzeleceksin, yeniden hayata tutunacaksın." Ayağa kalktığımda etrafa baktım. Şahinkaya'daydık. "Biz niye buradayız?" dediğimde içeri giren kişilere gitti gözlerim Derviş dayı ve Oğuz'a... "Siz ne alaka?" dediğimde bir anlığına durup konuştum. "Bana asla anlatamam dediğin şey..." dedim. Başına salladı. "Her şeyi anlatacağım."
Ona baktım. Başıma daha ne gelebilirdi?  "Zeynep" diyen Oğuz'a baktım. "Hiçbir şey intikam için değildi..."

O an sanki dünyanın bütün yükünü üstüme yüklemişler gibi zayıf kaldı bacaklarım. Birden yere çökmüştüm. Dizlerimin üstüne çöktüğümde beni yanlız bırakmayan kişi Halil İbrahim'di. "Sen bana ne anlatıyorsun?" dediğimde Oğuz ve Derviş dayı yanımıza yaklaşmışlardı. "Zeynep" diyen Oğuz'a baktım. "Niye?" dedim. Bana cevap veren Halil'di. "Dava" Başımı salladım. "Dava?" Gözümden bir damla yaş aktı. "Neyin davası, kimin davası, neden ya, evliliğini bile parçalayacak kadar uğruna gittiğin ne ya?" Bağırıyordum. "Kızım" dedi Derviş dayı. "Aha bunların ikisi uzun yıllardır tanışıyor." Oğuz bana baktı. Sakinliği korumak adına yavaşça açıklama yapıyorlardı. "Biz can kardeşiyiz Zeynep. Biz devreyiz." Gözlerim Halil'e ulaştı. "Asker misin?" dedim. Sonra aklıma gelenlerle ağlamam şiddetlendi "Vücudundaki o yaralar, fotoğrafların, şöminenin bile seni huzursuz etmesi, çocuklara bile güvenememen..." Yutkundum. "Hep bundan mıydı?"

"Dava vatan davası Zeynep dava devletin." İnanamıyordum. "Bütün o hırsın, inadın, intikam isteğin..." Sakin bir sesle konuşuyordu. "Asıl nedenin altındaki alt amaçlar" Başımı salladım. "Yasemin?" diye sorduğumda Oğuz konuştu "Bence o bir nedenden başka hiçbir şey değildi." dedi. Başımı salladım "O ne demek ya?" Halil İbrahim biraz üzgün baktı. "Artvin'e dönmem gerekiyordu. Ve onu sevdiğimi düşünüyordum. Senden sonra onun sadece arkadaşlığını sevdiğimi anladım." Elimle onu itekledim. "Kız boşuna mı öldü? Bütün bu kargaşa boşa mı çıktı?" Derviş dayı başını sallayıp konuştu "Kızın ölümü planda yokidi. Tarık yuzünden oldi. Ama o kargaşa yine çıkacakti Zeynep." Karmakarışıktım. "Devlet haksız yoldan para kazananları, insanları hiçe sayıp gününe gün katan insanları çökertmek istiyor Zeynep. Uyuşturucuyu , silah ticaretini , kumarı engellemek istiyor. Bunun için buradayız. Ve maalesef senin ailen bunların hepsini yapıyor."

Başımı Halil'e çevirdim. "Sana rağmen babanı öldüreceğim dedin. " Başını salladı. Konuşmaya devam etti. "Sadece babanı değil Zeynep, abini, Tamer'i, Nesim Kulpa'yı, Levent Kulpa'yı, Dursun Leto'yu, Yavuz Leto'yu, Yılmaz Marten'i ve belki..." Bakışlarım onda gezindi. "Ve belki?" dediğinde "Annenleri ve Tuncay'ı da." Gözlerimden yaş akıyordu. "Bütün bunları ailesini öldüreceğin bir kıza neden anlatıyorsun?" Halim kalmamıştı. "Çünkü köpek gibi aşık." dedi Oğuz. "Sadece elinin göründüğü fotoğraftan bile güç alacak kadar aşık..." Gözlerim Halil'e baktı. İnkar etmiyordu. Aksine bu sefer bağırıyordu gözleri aşkını. "Madem anlatılabiliyordu niye anlatamadın? Ben seni ifşa mı edecektim? Davanın önünde mi duracaktım? Seni ailemi öldürme diye öldürecek miydim? Sana günlerce yalvardım. Anlat Halil İbrahim dedim. O zaman niye anlatamadın?" dedim.

Oğuz bize bakıp "Gizli bir görev Zeynep. Aslında şu an yasağı çiğniyor. Başını yakıyor. Anlatmazdı." dedi. Başımı diğer tarafa çevirdim. "Beni düşman olarak görüyorsun sandım. Zaten böylesi daha iyi olacaktı. Hiçbir kararda arada kalmayacaktım. Sende beni düşman olarak görecektin. Bir de bana üzülmeyecektin." Başımı ona çevirdim. "Ama sen benim yanımda savaşa girince kendini ortaya attın ve ben işimi yapamaz hale geldim." dedi. Sonra saçlarımı sevdi. Derviş dayı konuşmaya başladı. "Senun olaya dahil olman ve Halil'in yaninda olman plani degişturdi." Oğuz konuştu"Sayende her şeye daha rahat ulaşabiliyorduk ama Halil bunu istemedi." Gözlerim Halil'i buldu. "Sen benim sevdiğimsin Zeynep. Seni kullandığımı düşün istemedim." Gözlerim sabitti gözlerinde. "Peki şimdi niye şimdi anlatıyorsun?" Bakışları şevkatliydi. "Çünkü ölecek kadar üzgün olmanı istemiyorum. Beni anla sonra da istediğin hayatı yaşa istiyorum." Onun ardından Derviş Dayı konuştu "Olayun bir tarafı da.." dediğinde "Dayı hayır" dedi Halil İbrahim. Gözüm Derviş dayıya gitti. "Devam edin." dediğimde Oğuz bir çırpıda konuştu. "Biz durduk Zeynep. Kapılar kapalı ve kendi yolumuzla açarsak deşifre olacağız."

DÜŞKÜN ( HalZey)Where stories live. Discover now