♣️

36 3 1
                                    

"Bae suzy, doğru değil mi?"

Karşımdaki kız kafasını sallayınca gülümsedim. Bu halde olmasının sebebi neydi bilmiyorum ama öğrenecektim. "Nasıl oldu hatırlıyor musunuz?" kız bakışlarını odada ki polislere yöneltti. Korku vardı içinde. Bana bakışları dönünce devam ettim "Rahat hissetmiyor musunuz?"

Kız kafasını olumlu anlamda sallayınca odadakiler çıkmıştı. Ama sanki jinyoung ve jisu çıkmak istemiyor gibiydi. Çıktıklarında Bi tek ben ve Bae suzy vardı.

"Nasıl oldu, hatırlıyor musunuz?"

"Bir erkek vardı şapkalı tam yüzünü göremedim ama yüzünün kenarında yara izi vardı. Yara izini ve gözünü görebildim. Sonra Birden bana saldırınca ne yapacağımı bilemedim. Bana son dediği şey 'acı çekerek ölüceksin' dediği idi. Pek hatırlamıyorum sonrasını."

"Düşmanınız var mıydı peki?"

Düşündü. Eğer düşmanı yoksa acı çekerek öleceksin demesinin bir anlamı yoktu. İlla ki bir şey yapmış olmalıydı. Hiç kimse boşuna bir şey yapmazdı. "Hayır."

Kaşımı çattım "İyi düşünün." dedim. Yuktundu "Lise de zorbaladığım birisi vardı."işler daha da garip gidecekti anlaşılan,bunu anlamıştım."Ama İntihar etmiş onun olma ihtimali yok. Öldü dediler."

Ölsün veya ölmesin sonuçta zorbalık yapmışsın "Ona niye zorbalık yapıyordun ya da birlikte zorbalık ettiğin birileri var mıydı?"

Kapıya doğru baktı ve bana döndü "Çok garip bir insandı. Vücudunda yara izleri vardı. Annesi de ölmüştü babası tarafından. Ama pişmanım, o zaman ki aklım yapmışım bir hata." kızın yüzünden göz yaşı dökülürken kötü olmuştum. "Benimle birlikte 8 kız ve 20 erkek. Ama içlerinden ben ve diğer erkek arkadaşım yaşıyor. Yani o zaman, lise de sevgili olduğum çocuk."

"Zorbaların başı sizdiniz değil mi?" kız kafa salladı "O nasıl tepki veriyordu peki bu duruma?"

"Karşılık vermiyordu ama bir gün" dedi gözünden yaş döküldü "Benim zorbalığıma karşı ses çıkardığı gündü. Sevgilim, ona bıçakla saldırdı ve yanlışlıkla kolunu yaraladı. Sonra ki gün okula gelmedi. Sonra öğrendik ki İntihar etmiş."

"Çocuğun adı neydi?"diye sordum. Ona sarılmak istiyordum şuan. Ne kötü şeyler yaşamış."Lee Minho, ****lisesinden" kafa sallayıp odadan çıktım.

Yazarin anlatımı ile,

"Sakin olur musun, Minho?"

Song hye Kyo ona bağırdığında durdu. "Ben bilmiyorum. O kız çok farklı. Park Belle çok farklı. O kız yüzünden beni öğrenirse onu öldürmem gerekicek."

Hyunjin ayağa kalktı "Sen bunu ilk defa yapmadın. 20den fazla kişiyi öldürdün. Ama bu kız için niye korkuyorsun?"

Açıklayamazdı onlara nedenini. O günleri hatırlamak istemiyordu. Ama aralarından en çok Song Hye Kyo merak ediyordu onun bilmediği ne vardı?

Felix de ayağa kalktı"O kızın neyi var, Minho?"

Minho kısa bir süre geçmişe gitti. 2 hafta önce onun sesi ile tanımıştı ama eğer yoluna çıkarsa onu öldürmesi gerekiyordu. "Ben bunu açıklayamam. Cidden." diyip odadan ayrıldı. Kendi odasına gitti.

Song, düşüncelere daldı. Onu şuan tek hedefi Eski kocasını öldürmekti. Ama yavaşça acı çekerek. Onu çektirdiği acıları fazlasıyla ona yaşatarak. Herkes onu öldü sanmıştı hatta kendisi bile. Ama yaşamıştı ama bir süre için hafızası gitmişti. Sadece eski kocasının adını ve simasını hatırlıyordu. Ama başkaları da olduğunu biliyordu hayatında.

Kovalamaca//Lee minho Where stories live. Discover now