Hikayemiz bu bölümden sonra değişecek.Bu nedenle karakter kartı koydum.Beğenirseniz eğer yorumlara yazmayı unutmayın.Oylarınızı bekliyorum.Keyifli okumalarr💖
Başım dönüyor, midem bulanıyordu. Ne oldu? Bir an ruhumun bedenimden ayrıldığını hissetim. Garip bir histi ve bu garip his sizi alıp başka bir evrene götürebilir miydi? Yapabilir miydi bu vicdansız hayat bana bunu.
Havada uçmak gibiydi. Belki de uçmuştuk, emin değilim. Zaten artık hiçbir şeyden emin olamayacaktım. Gözlerimi açtığımda ise büyük bir şok geçirdim.
Hepimiz etrafa dağılmıştık. Ayrıca karanlık bir yerdeydik. ''İyi misiniz?''. Yüzünü seçebildiğim kadarıyla konuşan Barış'tı. Beren endişeli gözüküyordu. Yüzünde ufak çizikler vardı ve her yeri yara bere içindeydi. Sanırım ben ve Barış da öyleydi. Bir süre sonra gözlerimiz yavaş yavaş karanlığa alışıyordu.'' Olamaz. Pelin elin kanıyor.'' diye fısıldadı Barış. O söyleyene kadar elimin içinden dirseğime kadar uzanan çiziği fark etmemiştim. Bazen korku öyle çok zorlar ki sizi, bedeninizdeki yaraları ve hatta yaşanmış şeyleri bile unuturdunuz. Aklınız çalışmaz ve korku sizi esiri yapardı. Ve bundan kaçamazdınız.
Elimdeki yarayı saçımdaki bandanayla kapatmaya çalışarak ''Nerdeyiz?'' diye sordum. Bir önemi yoktu aslında nerede olduğumuzun. Önemli olan geri dönebilmekti. Geri dönebilmek...
''Bakın nasıl oldu bilmiyorum ama sanırım evren gibi bir şey değiştirdik sanırım. Çünkü geçenki bilimsel makaleyi hatırladınız mı? Orada kuantum fiziğinin bunu başarılı kılacağını söylüyordu. Üstelik o kadar ışığın bir anda olması normal değil belli ki bir enerji yarattı ve biz o enerjiden nasibimizi aldık.'' diye açıklamada bulundu Barış.
''Barış dediklerinin yüzde sekizini anladıysam arap olayım ya.'' dediğini duydum Beren'in.''Tamam sakin olun. Önce buradan çıkabilmenin yolunu arayalım.'' diye ortaya fikrimi atmış oldum.
Karanlıktan korkar mıydınız? Ben korkmazdım ama sevmezdim de. Çünkü karanlık sizi savunmasız bırakır. Sizi yalnızlaştırır. Sizi telaşlandırır. Neyse ki duvarlarda meşaleler asılıydı. Az önce sarayın ortasındayken şimdi sanırım farklı bir yerdeydik.
YOU ARE READING
Gökyüzünün Kehaneti
FantasyPelin, Barış ve Beren. Yani namı diğer Astrella, Ryker ve Mila... Nerden bileceklerdi ki işlerin bu noktaya geleceğini? Üç sıkı dost sihirli bir şekilde kendilerini kraliyet sarayında bulduklarında başladığını sanacaksınız hikayeyi ama asıl hikaye i...