Belki İnanırdım

45 3 0
                                    

Bazı şeyleri görmesem,belki inanırdım söylediklerinize,yine inanırdım evet safça duygularla yazdığım yazılarıma verebildiğiniz cevapları belki yine safça duygularla okur ve size inanır sizi affederdim.Sizin bilmediğiniz öyle şeyler öğrendim ki matmazel, bunları bildiğimi bilseniz belki yazı yazacak yüzünüz olmazdı.Söz uçar yazı kalır derler ya hani belki duymuşsunuzdur.Sözleriniz uçtu gitti, yazdıklarınız kaldı.Bana yazdıklarınız değil..Beni bir abi olarak gösterdiğiniz, bilmiyorum hangi psikoloji ile yazdınız ama tonlarca yalanlar söylediğiniz insanlara yazdığınız yazılar kaldı mesela.Silinmedi,siz silindi sandınız belki.Çünkü beni o kadar saf yerine koydunuz ki benim o mesajları bile geri getirip okuyamayacağımı düşündünüz.Haklısınız tabii ben birini sevince öyle safça seviyorum ki bunları o an farkedemedim,hep kendimi akıllı sanırdım ya belki hatırlarsınız?O zamanlar aklımı bir kenara bırakıp sadece kalbimle hareket ettiğim için göremedim bunları.Ama her şey bittiğinde yıkıp döktüğünüz enkazdan çıkardığım bazı şeyler sizi tam anlamıyla tanımama yardımcı oldu.Arkadaşınıza attığınız iftiralar mesela,ya da ben açık konuşayım sizin hala yüzünüz kalırsa o zaman konuşuruz.Doğum gününüzün akşamında bana yazan Çınar Yılmaz tanıdık gelmiştir umarım.Peki ona yazdıklarınızı anımsayabildiniz mi?
Kalbi olmayan insanların hafızası hakkında pek bir bilgim yok açıkçası ama eğer hatırlayamazsanız hala mevcut olan mesajları sizlerle paylaşmak isterim.Tabi bunları görmeye yüzünüz olacaksa..
En yakın arkadaşınıza söylediğiniz yalanlar peki?Beni ona,onu bana kötülerken hiç sızlamayan vicdanınız?Diyorsunuz ya hani benim duygularımın gerçekliğini sorgulamayın diye.Ondan bahsediyorum bende işte.Peki ya ailenize söyledim diyip aslında hiç söylemediğiniz,bana aileniz hakkında söylediğiniz o iğrenç,en onemsizi de sırf beni kandırmak için bana söylediğiniz yalanlar?Benim size söylediğim bir şeyi yazınızda kullanmışsınız ya hani.Daha önce yazılanları ben burda kullansam sizin bunları okumaya gücünüz yetecek mi?Ruhunuzda olmayan bir kalp olmadığı için duygusal olarak bir üzüntü yaşanmayacağınızı biliyorum ama fiziksel olarak taşıdığınız kalp?Bunları okurken gerçekten her zaman ki ritminde atabilecek mi sizce?Bunları bir düşünün ondan sonra açıklama yapmaya çalışın yoksa benim bile istemediğim sonuçlar çıkabilir,çünkü duygularınızın gerçekliği olsaydı eğer 13 Aralık hiç yaşanmazdı,25 Aralık'ta bile benimle o denli samimi şeyler paylaşmazdınız.Kusura bakmayın konu dallanıp budaklanıyor burda yazılmaması gereken şeyler yazmaya başladım.
Demek istediğim o ki yapmayın azizim, yapmayın bunu kendinize yaparak ne amaçladığınızı anlamıyorum ama yapmayın.Hiç bir açıklama,hiç bir özür sizin benimle kaçak buluşmaya çalışırken bile başkalarına attığınız yalanları ya da arkadaşınıza "ben onu sevmiyorum artık "derken bana seni seviyorum yazmanızın iğrençliğini örtmez, örtemez.Bir kaç günümü aldı sizin o kararmış kalbinizi kalbimden söküp atmak.Daha sonra size olan nefretimle uğraştım bir süre.Bu uzun süren bir işlemdi çünkü dediğiniz gibi bazen şöyle düşündüm.'ikimizden biri nefes almaya devam ettiği sürece bu nefretim acım dinmeyecek'diye düşündüm.Bana söylediğiniz hayalleri,düğün şarkılarını bir gün sizin başkasıyla yaşadığınızı, başkalarının elini tutarken o müzikleri kullandığınızı gördükçe nefretimin dozunu arttırdınız.Şimdi siz tüm bunları yapmışken ve bunları öyle büyük bir keyifle yapmışken beni kandırmayın,kendinizi kandırmayın,en önemlisi sevdiğiniz adama bunu yapmayın.. Sevdiğiniz diyorum fakat düşündüğüm tek şey o adamın sizi seviyor olması bilakis önceki yazımda bahsettiğim gibi sizinkisi bir sevgi olamaz,ancak saplantı olabilir.Çünkü sevgi anlattığınız gibi aşağılık bir şey değil.Belki onun size olan hisleri de bir saplantıdır fakat onu bilemem,karışmam da zaten.
Dediğim gibi nefretinizle epey bir uğraştım,sonra yavaş yavaş her şeyiniz silinmeye başladı.Öyle güzel silinmeye başladınız ki aklımdan onun verdiği haz tarif bile edilemez.Sayenizde bazı şarkıları bir daha hiç dinleyemeyecek oluşumun yanı sıra bazı şarkılarında anlamlarını derinden hissetmeye başladım.Daha bir çok sevdim onları.İhanetin o acı tadını saymazsak eğer bana çok güzel şeyler öğrettiniz ve kattınız.Belki en yakın arkadaşınıza attığınız iftiraları göstermemiş olsaydım şu an onunla konuşup yalnızlığınızı dindirirdiniz,belki de konuşuyorsunuz hala bilmiyorum ama umarım o kız benim kadar saf olup o yazılanları gördükten sonra size itibar etmez.Ne olursa olsun bir gün o sizi affedebilir,aileniz affedebilir,ama bildiğim bir şey var ki..Neyse siz beni anladınız,ben de sizi anladım merak etmeyin.Beni kimse anlamıyor diyordunuz ya hani hep.Ben sizi fazlasıyla anladım,anlamayı bırakın ben sizi yaşadım sizinle beraber kendimi de bir süre yaşattım.Ama ben sizinle yaşadığım duygusallığımı,saflığımı öldürdüm.Artık bir şeyler anlatmaya çalıştığınız kişiyi tanımıyorsunuz, tanıyamazsınız çünkü ben bile tanımıyorum artık kendimi.O yüzden lütfen eşinizle ve doğacak olan çocuğunuzla ilgilenin, çünkü zaman geçiyor ve zaman kimseyi affetmiyor.Zamanınızı mutlu olduğunuz yerde mutlu bir şekilde geçirin,eminim ki bunu yapabilecek güce sahipsiniz.
Bir arkadaşım şöyle demişti"seni sevmiş,seni sevmeyi sevememiş"ilk başta saçma gelse de bana bu,şu an daha iyi anlıyorum.Belki de anlamıyorum anladığımı düşünüyorum.Siz ilgiyi sevdiniz, bebek gibi sevilmeyi sevdiniz,siz hanımefendi kimseyi sevecek kalbe sahip değilsiniz ben bunu çok net bir şekilde öğrendim.O yüzden boşuna nefes tüketmeyin,dünyada ki 8 milyar insanı inandırsanız da benim gördüklerimden, duyduklarımdam sonra size inanmamın imkanı yok.Ve sizin fotoğraflarınıza bakınca önce ki gibi güzel şeyler değil de sadece iğrenme duygusu hissediyorsam da sizin de bence yapmanız gereken tek şey masalınızla gökyüzünde mutlu hayatlar kurmaya çalışmak.Tabi mümkünsee :)

HissizlikTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon