M-3

334 28 11
                                    

🦁*🧁

Arslan ve Tolga'yla buluşmamızın üzerinden bir hafta geçmişti. O günden sonra hiç görüşmemiştik. Ceket öylece elimde kalmıştı. Tolga'dan bana ulaşmasını beklemiştim fakat ulaşmamıştı. Canıma minnetti...

Elimdeki spatulayla yaş pastayı düzlemeye başladım. Uzun zaman sonra bir sipariş almıştım. Yağmur'un ricası üzerine doğum günü çocuğuna özel bir yaş pasta hazırlıyordum.

Pasta bitmek üzereydi. Hatta... Son dokunuşları yaptığımı söyleyebilirdim. Spatulayı bir kenara bırakırken ellerimi yıkadım. Ellerimi kuruladıktan sonra hazırladığım ve kahverengi rengini verdiğim krem şantinin ucunu değiştirdikten sonra pastanın kenarlarına sıkmaya başladım.

Komik olan şey ise... Pastanın dış görüntüsünün Aslan'a benziyor olmasıydı. Çünkü küçük bey Galatasaraylıydı ve Aslan'lara bayılıyordu. Ne tesadüf...

Aslan yelesi görünümü verdiğim yaş pasta için krem şantiyi bir kenara bırakıp tekrar şeker hamurlarına uzandım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Aslan yelesi görünümü verdiğim yaş pasta için krem şantiyi bir kenara bırakıp tekrar şeker hamurlarına uzandım. Koca bir burun, gözler, bıyıklar ve kulaklar... Bitmişti. Üzerimdeki önlüğü boynumdan çıkarıp tezgaha koydum. Gerçek manada çok sevimli görünüyordu. Yağmur'a pastanın fotoğrafını çekip gönderdikten sonra hazırlanmak için odama doğru yöneldim.

Hızlı bir duş aldıktan sonra beyaz crop ve bordo rengindeki havuç pantolonumu giymeye karar vermiştim. En son üstüme ceketimi geçirdim. Saçlarımı açık bırakarak parfümümü sıktım. Takım olarak aldığım kolyelerimi boynuma taktım. İşte hazırdım!

Pastayı kutuya yerleştirip evden çıkarken aşağıda beni bekleyen Yağmur'un arabasına binmiştim.

"Yağmur! Elbise mi giydin gerçekten?"

"Herhalde! Hayatının aşkıyla ne zaman karşılaşacağın belli olmaz. Bu doğum günü partisi bile olsa."

"Küçük çocuklardan hoşlandığını bilmiyordum."

"Evrene iyi enerjiler gönderir misin lütfen?"

"Evrene iyi enerji göndermek yerine, birkaç kişiyi evrenden göndersek?"

Kendi kendime gülmeye başlamıştım. Haksız sayılmazdım bence.

"Koray'la senden bu evrende iki tane var buna eminim."

"Tamam tamam. Ciddi oluyorum. Pastayı beğenirler değil mi?"

"Sen yapacaksın? Olmayacak?"

Egomu tatmin ediyordu bu kız. Sesli güldüm. Arabayı bir süre ana yolda sürdükten sonra ara sokaklara girmişti. Bir ara kaybolduğumuzu bile düşünmüştüm.

MasalWhere stories live. Discover now