7.BÖLÜM

4.4K 260 10
                                    

Keyifli okumalar...

Satır arası yorum yapar mısınız?

'Multi; Batı.

Süsen hanım ile epeyce konuşmuştuk, kendi ailesini ve Yaman Bey'in ailesini anlatırken durgun bir şekilde onu dinliyordum. Düşünüyordum acaba hiç karışmamış olsaydım, Ayça ya gösterdikleri sevginin yarısını bile tadabilir miydim? Ne kadar tuhaf ve komikti. Kendi ailem olmayan insanlar bana her türlü şiddeti gösterirken, kendi öz kızları sevgi için büyüyüp bu aileyi darmaduman etmişti. Anlatılanlar böyleydi tabiki, peki ya o kızın ne yaşadığını kim bilebilirdi ki?

"Hadi kalkalım canım, Batı birazdan gelir."

Kafamı sallayarak Süsen hanımla birlikte odadan çıkıp asansörün önünde beklemeye başladık.

"Biliyor musun, eski evimizde asansör yoktu. O yüzden herkes odasını giriş katta kullanırdı! Aman Allahım tam bir kargaşa."

"Nasıl yani?" Şaşkınca sormuştum, çünkü o kadar çocukla bu eve çok zor sığıyorlardı.

"İlk evimizdi orası, üç katlıydı. Orayı kötü anılardan dolayı bırakmak zorunda kalmıştık, hâlbuki kötü anıların yanında en güzel anılarım orada kaldı."

Sesi hüzne boğulduğunda sol elimi beline sarıp sarıldım, bu kadın üzülmeyi hak etmiyordu benim nazarımda. Asansör gelince bir şey demeden ikimizde bindik ve Süsen hanım giriş katını tuşladı.

"Batı'yı o kadar çok seveceksin! İlk başta biraz utangaç davranır ama sana alışırsa eminim ki seni çok sever."

"Umarım abileri gibi olmaz." Gafımla dilimi ısırdım! O daha az önce bu kadının üzmek istemediğimi belirtmiştim! Derince nefes alıp burukça gülümsedi, cidden kıçıma tekme atacağım artık. Asansör durduğunda ikimizde indik ve salona doğru yaklaştık, Yaman Bey'in keskin sesiyle adımlarım durdu.

"Oğlum sana kaç kere söyledim? Kızı sık boğaz etme diye, bize alışacağı varsa da sizin yüzünden alışamayacak."

Sesinde ki hüzün, içimde bir yerleri dumura uğratmıştı, Yaman bey benim onlara alışamamdan korkuyordu.

"Bize diyene bak baba! Kızı bir dövmediğin kaldı, hadi bu dört hıyarı anlarım da sen yapma bari baba."

Bu sanırım geldiğimden beri nötrlüğünü koruyan Eyüp Candı.

"Ne kadar güçlü olduğuna bak, kendi kendini büyütmüş ve bu onun erkek gibi olmasına vesile olmuş. Hiç birimize hatta hiç kimseye eyvallahı yok, Ali Asaf'ın gözünü morartacak adam annemin karnından çıkmış."

Herkes gülerken istemsizce dudaklarım kıvrıldı, Eyüp Can'ı sevmiştim. Sırtımda hissettiğim elle yanıma döndüm ve bana sevgiyle bakan Süsen hanımın gözlerine odaklandım.

"Bana bakın, bundan sonra kızımın hayatına burnunuzu sokmayın. İki ay, iki ay içinde o kız bize alışacak ve size gelirsek o kızı üzecek ya da kıracak hiç bir şey yapmayacaksınız. Anlaşıldı mı?"

Sanki şuan asker koğuşunda çavuşu dinleyen askerler gibiydik! Tabi biz kapının dışında kalan askerleriz, salonda hep bir ağızdan 'tamam' nidası yükselirken Süsen hanım beni orada bırakarak hızlıca salona girdi, bende arkasından.

"Bu dediklerinde sende uy Yamancığım! Efnan'ı üzmeyi bırak." Dudağımda ki tebessüm kocaman olurken bende hemen arkasından girdim, Yaman bey beni gördüğünde ilk defa suratında samimi bir tebessüm gördüm. Gözleri kısılmıştı, irislerinde gördüğüm sevgi parıltıları içime işliyordu.

Hayır kanma salak! Hemen yelkenleri suya indirme.

İç sesime hak verirken kafamla küçük bir selam verip Süsen hanımın yanına iliştim, herkes bana bakarken tuhaf bir şekilde gerilmiştim. Derin bir nefes aldığımda kapının zili çaldı.

KALP RAFI (Aile Hikayesidir.)Opowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz