7. Bölüm Part 9

297 20 85
                                    

2 Gün Sonra

"Aman abi, dikkat et."dedi Veysel bir koluyla abisini belinden sarmış yavaş yavaş yürütürken. Aslında o tekerlekli sandalye ile gitmeleri gerektiğini söylese de Kenan iyi olduğunu söylemiş ve yürümek istediğini söylemişti.

"Yavaş, aman kafaya dikkat."dedi Veysel abisini arabaya bindirirken.

"İyi misin böyle, yatırayım mı koltuğu biraz ?" dedi Veysel. Kenan bir şey dememiş, iyi olduğunu belli etmek istercesine başıni sallamıştı.

Araba kasabanın dar yollarında ilerlerken Kenan'ın yine mahsunlaştığını fark etmişti Veysel. Kendinden biliyordu bu halleri. Abisinin içinde kopan fırtınaları bir o anlayabilirdi.

Arabayı yavaşca durdurdu. Kenan o kadar dalmıştı ki nerede olduklarını fark etmemişti bile.

"Geldik mi ? Ne çabuk."dedi kendini toparlamaya çalışırken.

Veysel kendi kapısını açıp arabadan indi, çok geçmeden abisinin kapısını da açtı. Arabayı kuytu bir köşede bırakmıştı.

Abisinin yanında dizlerinin üzerine çöktü, pantolonunun dizlerinin çamur olmasını hiç umursamamıştı.

"Abi, bak biliyorum. Annem'in, Elif'in, Çocuklar'ın seni böyle görmesini istemiyorsun. Kendini aciz hissediyorsun görüyorum. Ama hissettiklerin doğru değil abi. " dedi abisini elini sımsıkı tuttu sonra.

"Ben de böyle hissetmiştim. Günlerce yemek yememiştim hatta. Abi, ben bir tek sana sığınabilmiştim. Başka kimseye gösterememiştim içimde büyüyen o korkuları. " dedi abisinin gözlerinin içine bakıyordu.

"Ama senin o korkularla boğuşmana izin vermem. Nasıl sen buna izin vermediysen ben de vermem . Bak şimdi sen nasıl istersen o olacak. İstersen biraz dolanalım, bir yerlere gidelim, bir şeyler yapalım kardeş kardeşe ha ? " dedi Veysel bunun boş bir çaba olduğunu bilse de , bir zamanlar abisi ona nasıl iyi gelmeye çalıştıysa o da abisine iyi gelmeye çalışıyordu.

Kenan önce bir şey dememişti, ama kardeşiyle çok daha fazla zaman geçirmek istiyordu. Hazır daha zamanı varken.

"Olur" dedi sonra halsiz halsiz. Veysel gözleri parlayarak bakmıştı abisine.

"Tamam, ne yapalım, ne yapmak istersin?" dedi Veysel abisine.

"Bilmem.." dedi Kenan hissizce.

"E madem sen karar veremedin, bir yerlere gidelim de bir şeyler yiyelim. Hem uzaklaşmış oluruz kasabadan birazcık."dedi Veysel abisinin tuttuğu elini öperken.

"Bu halde mi gideceğiz?"dedi Kenan kardeşine bakarken.

"Pantolonun çamur oldu."dedi. Kardeşine de fazla geliyormuş gibi hissediyordu.

"Yahu, sen boşver pantolonu, ben hallederim onu." dedi Veysel yavaşca ayağa kalkarken.

Arabayla önce kendi evine gitmiş hemen üzerini değiştirmişti. Cemileye de durumu açıklamış, annesinin ve yengesinin telaş etmemesi gerektiğini söyledikten sonra abisinin yanına geri gelmişti.

...................................

Kenan camdan dışarıyı boş bakışlarla izliyordu, geçip giden ağaçlar, geçip giden evler ona geçip giden hayatını yeniden hatırlatıyordu.

"İşte geldik." dedi Veysel neşeyle.

Kenan karşısındaki manzaraya şaşırarak bakmıştı.. Her ne kadar bir ailenin yanında büyümüş olsa da lunaparka hiç gitmemişti, götürülmemişti.

"Niye geldik ki buraya" dedi sesi titrerken. Kardeşine döndüğünde onun da manzaraya titrek bir nefes eşliğinde baktığını görebiliyordu.

"O gün.." dedi Veysel, sesi çatallaşınca öksürmek zorunda kalmıştı.

Tek Bölümlük VeyKen HikayeleriOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz