51. Bölüm

225 27 348
                                    

Umarım hikayenin gidişatını beğeniyorsunuzdur. Hepiniz seviliyorsunuz :)

Yorum ve Votelerinizi bekliyoruum...

Bölüm Şarkısı: Can Bonomo- Tastamam

Yorum sınırı: 450 Vote sınırı: 13

Eveeet yine 13 bin kelimelik bir bölümle karşınızdayım. Elimden geldiğince sonuna heyecan katmaya çalıştım. Hepinize iyi okumlar canikolarım....

Yüzüme değen şeylerle huzursuzca elimi yüzüme götürdüm. Hissettiğim sıcaklığa sokulmaya çalıştım. Bir şey yavaşça yüzüme dökülen saçımı itti. Gözlerimi açtım. Yüzüme dökülen gül yaprakları ile şaşkınca yan tarafıma baktım.

"Savaş?", "Günaydın kedicik" örtünün üzerinden aldığı gül yapraklarını yeniden yüzüme döktü. "Bu ne?" dedim hafif doğrulurken. "Günümüz kutlu olsun sevgilim" şaşkınca ona döndüm. "Benim için mi hazırladın bunları?" başını salladı. Etrafıma bakındım. Yerlerde mumlar vardı. Yavaşça yataktan kalktım. Yerlere bakıyordum. Üzerimde pijamalarımın olmadığını fark edince başımı kaldırdım. Aynada kendime baktım. Üzerimde kırmızı gecelik vardı. Şaşkınca bakıyordum her yere. Bir sürü kırmızı balon, kırmızı gül yaprağı vardı. Eğilip yerden gül yapraklarından biraz elime aldım. Bunlar gerçek gül yaprağıydı. O pakette satılan kuru şeylerden değildi. Şaşkınca bakınıyordum hala.

"Melek..." ona döndüm. "Gelsene buraya" dedi kollarını açarken. "Odada incelenecek bir şey yok", "Çok güzel her şey" dedim odaya bakarken. "Sen hepsinden daha güzelsin bebeğim" kollarımı sıkıca boynuna sardım. "Çok güzel her şey. Teşekkür ederim" burnunu boynuma yasladı. Uzun uzun öptü boynumu. "Seni çok seviyorum" dedim biraz geri çekilirken. "Ben de seni çok seviyorum" yavaşça yatağa bıraktı beni. Üzerime eğildi. "Çok özledim" yavaşça yanağını okşadım. "Ben de seni çok özledim" yanağımdan öptü. Ardından dudağımın kenarından da öptü.

"Savaş bitti demi ara? Barıştık", "Barıştık güzelim. Bir daha ara yok" gülümsedim. Kollarımı boynuna sardım. "Böyle olmaz ama benim de bir şey yapmam lazım. Ben küsüz diye bir şey yapmadım zaten tüm harçlığımda elbiseye gitmişti. Beraber yemek yeriz o zaman giyerim diye düşünmüştüm. Elbise de..." bakışlarımı kaçırdım. "Çok güzel olmuştun. Bir de açıktı kabul et", "Senin için almıştım ki. Baş başa yemek yersek giyerim diye. Ama yırttın" yavaşça saçımı kulağımın arkasına aldı.

"Daha güzelini alırım sana söz" gülümsedim. "Aslında başka bir tane daha vardı da pahalıydı" güldü. "Sorun yok hangisini beğenirsen alırım", "Eve döndüğümüzde söz ben de bir şeyler yapacağım. Hatta şey annemgili evden yollarım. Akşam yemeği hazırlayayım ikimize. Yeriz birlikte baş başa olur mu?", "Yorma kendini. Ben yemek işini hallederim", "Hayır hayatım. Ben yapacağım tamam mı? Emeğim geçsin. Yoksa güzel yapamayacağımı mı düşünüyorsun?", "Hayır güzel yapacağına eminim bebeğim. Ama yorulma. Ben yorayım seni yatakta" güldüm.

"Savaş... Biliyorsun demi önce halletmemiz gereken şeyler var. Konuşmamız gereken. Yoksa yine olacak... yine kavga edeceğiz", "Sen ilişkimize başkalarını dahil etmediğin sürece etmeyeceğiz", "Ben kimseyi ilişkimize dahil etmedim", "Melek bir şey olduğunda bana sor. Başkalarına gitme konuşmaya olur mu?", "Olur. Ama her şeyi anlatacaksın bana. Ben seni daha çok bilmek istiyorum. Daha çok tanımak", "Gördüğün adamım işte", "Daha fazlasısın. Ben bilmek istiyorum her anını", "Anlatıyorum ya ara ara. Vakti geldikçe anlatırım", "Tamam aşkım" yavaşça doğruldu.

"Sana bir şeyler aldım", "Ya Savaş ne gerek vardı?" dedim yatakta doğrulurken. "Sevgilime sevgililer günü hediyesi aldım. Ne demek gerek mi var?" yataktan kalktı. "Savaş..." bana döndü. "Seni çok seviyorum" gülümsedi. Yavaşça kapının o tarafa yürüdü. Kenardaki dolabı açtı. Elimde bir buket bir de bir paketle geldi.

Seni Buldum YaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin