19. Bölüm

352 58 388
                                    

Geçenki bölüme en çok yorumu yaptıkları için bu SevgiDker  ve _depris_  ve egeninki_58 ve Dolunayinkizi81 ve yankicetin ve Biraskerinhikayesi ve kazilikuyumsun a itafen yazılmıştır. (Unuttuğum varsa lütfen yazın ekleyeyim <3 )

Umarım hikayenin gidişatını beğeniyorsunuzdur. Hepiniz seviliyorsunuz :)

Hikayede olmasını istediğiniz kısımlar olursa buradan veya instagramdan yazarsanız çok sevinirim.

Yorum ve Votelerinizi bekliyoruum...
Okullar açıldığı için sınırları düşürdüm lütfen sizde elinizden geldiğinin en fazlası yorumları yapın.

Bölüm Şarkısı:
Teoman- Kupa Kızı Sinek Valesi

Yorum sınırı: 300 Vote sınırı: 20

"Sarp! Sarp. Savaş...", "Melek bir sakin ol. Noldu?", "Savaş kaza... kaza yaptı", "Ne? Nasıl? Neredesiniz?", "Nerede bilmiyorum. Sa-sadece telefonla konuşuyorduk" hıçkırıklarım artmıştı. "Tamam, tamam ben hemen nerede olduğunu öğreneceğim", "Lütfen beni de götür hastaneye", "Tamam ağlama. Ben geldiğimde ararım" yere oturup ağlamaya devam ettim.

...
Telefonum çaldığında ayağa kalktım. "Beş dakikaya aşağıdayım", "Ta-tamam. Hemen, hemen geleceğim" direk odamdan çıktım. "Melek nere... Ne bu halin ne oldu?", "Savaş... Savaş kaza yaptı anne" montumu alıp direk evden çıktım.

Koşarak aşağı indim. Apartmandan çıktığım an bir araba durdu. Sarp'ı gördüğüm an arabaya bindim. "Buraya yakın hastane. Sanırım sana geliyormuş", "Sa-sarhoştu" dedim ağlarken. "Tamam ağlama" ağlamaktan gözlerim acıyordu. "Sarp durumu? Durumu nasıl?", "Çok ağır değil korkma", "Biz kavga etmiştik" gözyaşlarım görüşümü kapatırken elimde bir el hissettim. O an Savaş'ın elimi tutuşu aklıma geldi.

"Ağlama bak iyi olacak", "Benim yüzümden", "Değil. Sen ona sarhoş araba kullan demedin ki", "Ona ölsen umurumda olmazsın dedim" Sarp şaşkınca bana döndü. "Niye yaptın bunu?", "Sürekli onun olacağımı söylüyordu. Ben de..." ağzımdan bir hıçkırık kaçınca başımı önüme eğdim. "Tamam ağlama. Geldik sayılır" sessiz sessiz ağlıyordum.

Hastanenin önünde durunca hemen indim. "Nerede?", "Sakin ol bi" hemen hastaneye girdik. "Savaş... Savaş Barlas hangi odada?", "Hemen bakıyorum" kadın bilgisayardan bakıyordu. "Trafik kazasıyla geldi kardeşim. Buradaydı", "Tamam şimdi gördüm. 7. Kata çıkın orada size odayı göstereceklerdir" beraber asansöre yürüdük.

"Niye yedinci katta?", "Babamın ya hastane. İyi bakıyorlardır ona merak etme" kaşlarımı çattım. "Burada mı sizin?" gözleriyle onayladı. "Niye bu kadar zenginsiniz?" güldü. "Savaş sana bütün mal varlığımızı saymıştır diye düşünmüştüm", "Yok genelde paradan bahsetmez ki o", "Sen öyle san. Böbürlenmeyi sever o", "İyidir değil mi?", "Normal odada olduğuna göre iyidir" asansör durduğunda hemen indik. Sarp hemen danışmaya gidip odayı sordu.

Odanın kapısını açıp yavaşça girdik. Uyuyordu. Kaşında sargı vardı. Kolunda bir bileklik vardı. Diğer kolunda da sargı vardı. Yanına oturdum. "Savaş..." elini sıkıca tuttum. "Ben bir doktor bulup geleyim" dedi Sarp odadan çıkarken.

"Lütfen sana bir şey olmasın. Ben çok... Çok özür dilerim Savaş" elini iki elimle birden tutuyordum. "Ellerin ellerimi eskisi gibi tutmayacak diye çok korkuyorum. Benden nefret etmenden korkuyorum" elimin birini elinden çekip yanağını okşadım. "Seni öpersem uyanır mısın? Benim uyuyan yakışıklım olur musun?" yavaşça yaklaştım. "Seni şimdi öpersem en güzel yanı ne olacak biliyor musun? Sen bilmeyeceksin. Bana gülmeyeceksin" yavaşça yaklaştım. Aklıma gelen şeyle bir an durdum.

Seni Buldum YaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin