Kūrt Znp (ozel bolum)

55 6 1
                                    

Bu hikayenin diğerleriyle bir alakası yok.

Gecenin bir saati (22.00) yatağımda öylesine uzaniyordum. Uyku tutmamisti ve çok sıkılmıştim. Dışarı çıkmaya karar verdim. Üstümü değiştirdim, kabanimi yanıma aldim ve otel odamdan çıktım. Bir taksi çağırıp sahil kenarına gittim. Hava cok da soguk sayılmazdı sadece hafif bir rüzgar esiyordu o kadar. Sahilde kimsecikler yoktu ve etraf cok sakindi demek isterdim ama maalesef her yer tıklım tıklım doluydu. Galiba çok erken yatıyordum. Ileride cok sevdigim bir pilavci vardi ve ben de açtım. Yanımda yeterince para var mi diye bakmak için elimi kabanimin cebine attım. Ama cüzdanımı bulamadim. Pantolonumun cebine baktım, orada da yoktu. Düşürmüş müydüm acaba? Gerçi dusurduysem bile artık bulmam imkansızdi. Son bir umutla tekrar bütün ceplerime baktim. Yoktu! Telaslanmistim çünkü her şeyim cuzdanimin icindeydi. Ağlayacak gibi oldum. Bütün moralim altüst olmuştu. Otel odasina geri donmek istiyordum. Taksi çağırmak için elimi cebime atacağım sırada paramın olmadığı aklıma geldi ve dayanamayıp gözyaşlarim akmaya başladı. Otele gitmek için bir saat kadar yürümem gerekiyordu. Navigasyonu açtım ilerlemeye başladım bir 15 dk geçmeden telefonumun şarjı bitti... Kaldırım kenarına oturup daha çok ağlamaya başladım. Ağlarken yanima asssiri tatli bir kedi geldi. Bir anlığına tüm her şeyi unutup kediyi sevmeye başladım. Kediyi severken kedi elimi isirip kaçtı. Artik. Olmek. Istiyordum. Derken birden gökyüzündeki bütün bulutlar yok oldu ve Dolunay belirdi. Ne olduğunu anlayamadan kollarimda killar çıkmaya basladi. Oysaki kollarimi daha dün almıştım. Saniyeler geçtikçe dağ adamına dönüşüyordum. Burnum, kulaklarım, ellerim ve ayaklarım farklılaşmaya başlamıştı. Uzuyor ve genisliyordum. Bu garip sey bittiğinde şarjı bitmiş olan telefonumu alıp siyah ekranından kendime baktım. WTF KURT OLMUŞUM. Rüya görüyor falan olmaliydim. Evet evet bunun başka bir açıklaması olamazdi. Bu farkındalığı kazandıktan sonra uyanmayı bekledim ama olmadi. OHA LUCID RUYA MI GÖRÜYORDUM YOKSA? Bu mükemmeldi. Hep rüyalarımı kontrol etmek istemişimdir. Sonunda bu isteğim gerçekleşmişti. Insan formuna geri dönmeye çalıştım ama beceremedim. Sıkıntı değildi böyle de gezebilirdim. Hem o pilav çok içimde kalmıştı. Ilerkerken insanlar bana korku dolu bakışlar atıyordu. Bazıları kaçmaya bazıları ise beni kayda almaya başlamıştı. Ama bana neydi değil mi? Sonuçta bu bir ruyaydi ve uyandigimda hiçbir şey değişmeyecekti. O yüzden istifimi bozmadan ilerlemeye devam ettim. Pilavciya girdiğim gibi adam kaçmaya çalıştı. Onu durdurmak için kolundan tutmaya calistim ama vucudumu dogru durust kontrol edemediğim için adamın kolunu koparmistim, çok hızlı bir şekilde kan kaybetmeye başlamıştı. Tam yere dusecekken tutmaya çalıştım ama diğer koluda kopmuştu ve adam oracikta hayatini kaybetti. Ne yapacağımı bilmiyordum, çok korkmuştum. Bu sadece bir rüya diye hatirlattim kendime. Bir dolu tabak tavuklu pilav koydum yanina da bir ayran alıp yemeye başladım. MÜTHIŞTI. Bir tabak daha alıp dükkandan ciktim. Elimde tabakla sokakta yürüyordum. Az önce tıklım tıklım dolu olan sokaklar şimdi bomboştu. Insanlar camlarından bana bakıyordu. Bense umursama yaraktan parka gittim. Bir banka oturmuştum ki ban kırıldi! E tabii ki benim gibi bir hayvanı tasiyamamasi gayet normaldi. Yere oturarak pilavimi yemeye başladım. Yerken bur anda yanıma kucuk bir cocuk geldi onu da yedim dermisim. Bana "Sen niye kopeksin?" diye sordu. Ben de ona bunun benim bir meslegim oldugunu ve küçük çocukları yediğimi söyledim. Aglamaya basladi. "Aglama kiz büyüyünce sen de yersin hem senin ismin ne bakayim?" dedim "Cellat Ebu" dedi. Hiç şaşırmadım Allah'ım neler yaratıyordu. Sonra birden polis arabalari etrafimi sardi, cocugu alip goturduler ve beni de kelepçelediler. Kelepçeleri kırıp hemen oradan kaçtım. Kosarken parkta görkemli koca bir ceviz ağacı gördüm ustune tirmandim. Çok yorulmuştum.

Korkunç bir baş ağrısı ile uyandim. Hayatımda gördüğüm en garip rüyaydı bu. Yavaş yavaş ayilmaya basladigimda bir ağaç kenarina yaşlanmış olduğumu farkettim. Telefonu elime aldim, sarjim yoktu. Galiba dün rüya görmemiştim. Ve ne ben bunun farkindaydim ne de polis...

Cuzdani otel odasinda unuttu.

USENMEDIM YAZDIM.

Naz Akbaş Zeynep'in Günlüğü Where stories live. Discover now