16: saçlarımı okşasana

1.5K 206 108
                                    

🌀🥠🍰

-

ders başlayalı beş dakika kadar olmuştu, jeongin hala yoktu ve yeni gelen çocuk yine yanımda oturuyordu.

kalk diyemiyordum çünkü hoca derse girer girmez 'hocam jeongin bugün yok burda oturabilir miyim?' diye sorup izni almıştı.

jeongin gelecek mi bilemediğimden bir şey diyemiyordum. yine de gelmeseydi bana haber verirdi diye düşündüğümden gözüm sürekli kapıdaydı.

"choi soobin."

"burda!"

yoklama devam ederken hala jeongini bekliyordum.

"yoon jeonghan."

"burda."

"kim seungmin."

"burda."

elimi kaldırdığım sırada sınıfın kapısı açılmıştı. benimle birlikte tüm sınıf gelen kişiye baktı, jeongindi. tahmin ettiğim gibi gelmişti.

onu görünce istemsiz bir gülümseme yerleşiyordu yüzüme.

"geç oğlum." dedi hoca jeongine ve yoklamaya devam etti.

"kim dahyun."

"burda."

jeonginin gözleri bir iki saniye bende durmuş sonra yanımdaki çocuğa çevrilmişti. bu sefer başka bir yere gitmedi. yanımıza geldi.

"kalk."

yanımdaki çocuğa sinirli sayılabilecek gözlerle bakıp ciddi bir şekilde konuştuğunda ben bile gerilmiştim.

"zamanında gelseydin jeongin." dedi yeonjun.

"istediğim zaman gelirim kalk yerimden."

"hocadan izin aldım." dediğinde jeongin sinirli bir şekilde derin bir nefes verdi ve gözlerini bana çevirdi.

çok kısa bir süre bana baktı ve yeonjuna çevirdi tekrar gözlerini.

"yeonjun, son kez söylüyorum. yerimden kalk."

"yang jeongin." hoca jeonginin ismini söyleyip ona baktığında artık üçümüz de hocaya bakıyorduk.

"oğlum yerin orası mı?" diye sordu hoca jeongine

"evet hocam."

"tamam, yeonjun kalk kendi yerine geç hadi." dediğinde sırıttım. yeonjun kaşlarını çatıp çantasını aldı ve kendi yerine geçti.

jeongin de hemen yerine, yanıma yerleşti. gözlerini bana çevirdi ve günün ilk gülümsemesini bana verdi. bu beni heyecanlandırırken gülümsedim.

"neden geç geldin yine?" diye fısıldadım hoca sesimizi duymasın diye.

"uyuyakalıyorum iki gündür." dedi.

sınıftan çok fazla fısıltı sesi geliyordu ve bu gürültü oluşturuyordu. hocanın tahtaya vurmasıyla herkes susup hocaya döndü.

"sessiz olun, her yoklama aldığımda bunu yapıyorsunuz!" diye bağırdığında korkmuştum yine, hocalar her bunu yaptığında deli gibi korkuyordum.

kötü bir travmaydı ve hayatımı her açıdan etkiliyordu. bu yüzden atlatmaya çalışıyordum ama kolay değildi.

"sadece burda diyip susacaksınız ne kadar zor olabilir!"

hoca bağırmaya devam ettiğinde derin bir nefes verdim ve biraz daha sakinliğimi korumaya çalıştım.

tahtaya bakarken oturduğum sırayı sıkan ellerimin üzerinde hissettiğim el kalbimin hızını arttırmıştı.

midnight rain, seungin  ✓Where stories live. Discover now