SAPLANTI

VOLKOVA

    Birinin karnıma sertçe vurmasıyla gözlerim açıldı.

Karnımdaki dehşet ağrı yüzünden inledim.

"Sen kim oluyorsun da bana vuruyorsun"

Başımın üstünde dikilen yaşlı çingene kadın yüzünde ağır bir makyajla ve ellerinde tuttuğu elbiselerle bana küfrediyordu.
"Kalksana be kış uykusundaki ayıyı böyle çağırsaydım o bile şuana kadar uyanmıştı.şimdi kalkta üstünü başını temizleyip bu elbiseleri üstüne geçir. Akşam seni alacak adamlara biraz alımlı ve güzel görün"

Bir dakika ben nerdeydim? Ve bu çingene kadın neyin satılmasından bahsediyordu. Kafamdaki kesik görüntüleri birleştirdiğimde restorandaki adamların beni kaçırdığından emindim.

"Ne saçmalıyorsun sen be Bir dakika siz beni kacırdınız mı? beni hemen şimdi bırakmazsanız burdan kurtulduğumda sizi polise ihbar ederim." Emin sözlerimle kadın alaylı bir kahkaha attı.

Üstüme daha eğilip" demek bu sıçan bizi polise ihbar edecekmiş duydunuz mu? Bu sıçan bizi polise ihbar edecekmiş"bu kez daha da gür bir kahkaha atıp kafama işaret parmağıyla üst üste vurup "çağırda görelim küçük sıçan"

"Bana bak çek o parmaklarını üzerimden ve bana o hakaret eden sözlerini de al malum bir yerine sok şimdi çekil üzerimden"

Onu ellerimle itip ayağa kalktım ben daha ne olduğunu anlamadan yüzüme savrulan tokatla yere yapıştım
Siktir bu kadın az önce bana mı vurmuştu.
Delirme noktasına gelmiştim. Kimse beni tutamazdı. Bu deli karıyı mahfedip yaptığını ona ödeticektik. Hızla ayağa kalktım ve onu saçlarından tutup yere yapıştırıp karnının üzerine oturdum. Bir sağ yanağına bir de sol yanağına hızla vuruyordum.

"Deli karı sen ne cüretle bana vurmaya kalkışırsın kim kime laf üstünlüğünde bulunuyormuş şimdi öğrendin mi?"
Elleriyle kendini korumaya çalıştı. Ama ellerini ayağımın altına alıp ezdim.
Arkamdan biri saçlarımdan tutup beni geriye çekti. Çingene karı ellerini tutup ağlıyordu. Onun bu haline kahkahalarla eşlik ettim.
Arkamda duran adam" kadını alın ve giydirin daha fazla iş çıkarmadan ondan kurtulalım dikkat edin özel bir istek"

Adamlar beni banyonun içine fırlatıp yüzümede beyaz bir elbise atıp "hazırlanmak için 5 dakikan var" bunu söyleyen adamın yüzünün yarısı yanmış haldeydi. Ve ondan korktuğum için ses çıkarmadım.
Banyo kapısı kapandı.

Ayağa kalkıp beyaz elbiseyi elime aldım. Bir çıkış bulmalıydım.
Kirli bir sabun, bir duş başlığı, ayna ve demirli bir küçük pencere vardı.
Burda bir kaçış şansım yoktu.aynaya baktım gözlerimin içi kıpkırmızı ve saçlarımda cadı süpürgesine benzer haldeydi.

Ellimi yüzümü yıkayıp o bez parçasını giydim. Buna elbise denmezdi. Sırt bölümü tamamen açıktaydı.
Ve elbise o kadar kısaydıkı neredeyse pembe külotum gözükecekti.

Kapı sertçe açıldı. Yüzü yanmış adam korkunç bir ifadeyle "süre bitti, yürü"

Kollarımdan tutup beni peşi arkasından sürükledi. Bu adamdan nefret ediyordum. Piç herif bileğimi o kadar sıkıyorduki oranın kızardığına emindim.
Arabaya zorla bindirip kaıyı üstüme sertçe kapadı.
Araba ve yolcu arasında bir perde vardı. Ve söförün kim olduğunu göremiyordum.
Camdan dışarıya baktım. Etraf karanlıktı ve gittiğimiz yol tamamen ağaçlıktı. Araba lüks bir mekanın önünde durdu. 2 adam beni arabadan kolumu çekiştire çekiştire indirdi. Etrafta yüksek sesle müzik vardı. Ve benim durumunda olan başka kızlarda gördüm. Demek sadece ben kaçırılmamıştım. Bu içimi rahatlatmadı. Sarışın olan kadın 20 lerinde gözüküyordu. Ve onu çekiştiren dev gibi adama bağırıp ağlmaya başladı. Dev adam ona öyle bir sert yokta yapıştırdıki kız yerinde döndü resmen korkudan kalbim deli gibi atıyordu. Ve sadece ben korkmuyordum diğer kızlarında benden farkı yoktu.

Kalı tarafında 2 koruma vardı. Yüzü yanmış adam beni oraya çekiştirdi. Topuklu ayakabılar yüzünden doğru düzgün yürüyemiyordum.

Korumalardan gözlüklü olan sembol ve parola dedi o ürkünç sesiyle
Yanımdaki adam kolundaki sonsuzluk sembolünü gösterip "
parola B1 "dedi .

İçeri girdiğimizde gözlerim faltaşı gibi açıldı. Neredeyse çıplak gezen kadınlar, kucak kucağa seks yapan insanlar ve kumar oynayan adamlar vardı.
Burası iğrençti. Her yer alkol ve sigara kokuyordu. Öğürmemek için kendimi zor tuttum.

Adam yürümem için sırtımdan baskı uygulayı sıra halinde duran kızların ortasına doğru itti.

Ne yani sırf satılmak için gösteriş yapıp heykel gibi burda böylece durucak mıydık?

Mikrofonu elinde tutan bir adam "kahisler başlasın sayın baylar
Jasmine için 100 euro'dan başlatıyoruz"

Yaşlı bir adam kucağındaki dans eden esmer kızı umursamayıp "200 Euro " diye bağırdı kısık sesiyle

siktir

Olayı şimdi anlamıştım herkes belirlenen sırayla satılıcaktı ve ben 2. Sıradaydım. Lanet olsun

Yanımdaki siyah küt saçlı kıza baktım. Bileğindeki yarayla durmadan oynuyordu. Neredeyse kazmıştı.
Bileğine bakmayı kesip gidiği bez parçasına baktım. Bun aelbise denmezdi çünkü eteğinin boyu çok kısaydı ve gögüsleri nerdeyse hepsi gözüküyordu. Bunun onun için ne kadar kötü olduğunu düşündüm.

Sayılar artı ve 3000 Euro'ya yaşlı adama satıldı 2 adam gelip onu kolarından tutup götürmeye çalıştı. Kız itatkar bir konumla hoç zorluk cıkarmadan kaderine boyun eğercesine gitti. Onun için gerçekten içim yanıyordu.

Sıradaki en özel konuğumuzun bir armağanı Maria için 400 euroyla başlatıyoruz "
Sikrir bu oruspu çocuğu benim ismimi nerden biliyordu.
Ve özel konuk kimdide beni armağan olarka kullanıyordu.
Sikerdim böyle işi bana karışmamalarının nedeni buydu demek

50 lerde biri 500euro diye bahsini ortaya attı.
Arkadan başka biri 600 Euro dedi.bahisler artmaya başladı.
Bahis 700,900,1 milyon,1500 milyon Euro diye hızlıca yükselirken en sonda şuana kadar hiç konuşmayan buz mavi bakışlı, ürkünç, acımasız bir adamın 3 milyon Euro demesiyle kapandı.

Onunla o an göz göze geldim. Kalbimin durduğunu sanmıştım. Ellerim yumruklaştı ve bir an nefesim kesildi.
Ondan başka her şeye bakmaya özen göstererek göz temasını kestim.

Mikrofonu tutan adam yine konuştu "Ve Victor Volkova'ya 3 milyon Euro'ya satıldı."
Bunu keyifli bir sesle söylemişti. Piç kurusu

Bir adam gelip beni kolumdan tutup sürüklemeye başladı. Bileğimi o kadar sıkı tutuyordu ki bugün iki kez böyle bir şeye dayanamayan bileklerim acısı yüzünden inledim.

Adam yamuk burunluydu. Ve beni sertçe açtığı arabanın içine attı. Atmadı resmen fırlattı. Ona küfrettim. Ama beni duymazdan geldi.
Kapının kapanmasını beklerken buz mavi bakışlı Victorun üzerime eğilip "kapana kısılmak nasıl bir duygu küçük fare? Yaşayacağın cehenneme hoşgeldin küçük farem...

Bölümünasıl buldunuz

Maria hakkında neler düşünüyorsunuz?

Victor hakkında neler düşünüyorsunuz?

Etkileşim bırakmayı unutmayınız

Seviliyorsunuz ❤️❤️💋💋