Takıntılı: Bölüm 37

229 19 4
                                    

Ç.N/Herkese merhaba ve hayırlı Ramazanlar diliyorum.Bugün dünü telafi etmek adına 2 bölüm yayınlayabilirim.İnternet durumuma bağlı açıkçası.2. sezon için hala devam etmemi isteyen var mı?^^ Şu an 2. sezonu çevirmek adına olumlu bakıyorum.Ama çevirirsem kısa bir sezon arası vereceğim.Malum sınavım kapıya dayandı.Çevirinin aklımı meşgul etmesini istemiyorum.Herkese iyi okumalar^^

Yüzüne bakmadan; "Özür dilerim"

"Young Ji." Birisi ona seslenmişti.Young Ji kafasını kaldırdı ve o kişiye baktı.Bu GOT7 diğer üyesi Jr'dı.

"Ben-Ben özür dilerim..." Young Ji kekeledi ve tekrar eğildi.Young Ji ayrılmak üzereydi ama Jr onun bileğinden yakaladı.Young Ji ona baktı.

"Biz çok üzgünüz...Markla ilgili ve..." Jr cümlesini bitiremedi.

"Ah, b-bu sorun değil." Young Ji hala kekeliyordu.Jr onun elinin titrediğini hissetti.

"Eğer bizi zaten affettiysen, bizden korkma." Jr hala onun bileğini tutuyordu.

"Ha-hayır.."

"Ben çok üzgünüm, çok özür dilerim." Mark aniden ona sarıldı.Young ji'nin orada dili tutulmuştu.

Aniden birisi "Sen ne yapıyorsun?" diye sordu.Young ji bu kişiye baktı, Jackson'dı.Jackson Young ji'yi Mark'ın kollarından çekti ve elini tuttu.Hepsi ona baktı.

"Jackson, ben çok özür dilerim." Mark özür diledi.Jackson sessizdi.Cevap yoktu.

"Jackson, ben çok özür dilerim.Beni affedebilir misin?Biliyorum, yanlış yaptım, aptalım.Ona bunu yapmamalıydım." Mark bunları samimi olarak kalpten söylemişti.Young Ji'ye baktı sonra Jackson, halini anlamalarını istiyordu.

Jackson uyarır gibi "Senin yaptıklarını unutacağız AMA eğer bunu tekrar yaparsan, seni hiç tereddüt etmeden öldüreceğim." dedi.Mark başını salladı.

"Söz veriyorum, bunu tekrar yapmayacağım.Yani, hala arkadaş mıyız?" Mark onunla el sıkışmak istiyordu.

"Arkadaşız." Jackson onunla el sıkıştı.Hepsi güldü.Young Ji gülümsedi, rahatlayarak.

Mark'ın BA

Belki de Young Ji'ye karşı olan hislerimi unutmalıydım ve başka bir kız bulmalıyım.Aman Allah'ım, ona aşık olduğuma inanamıyorum.Peki, sonuçta hala arkadaşız.İç çektim.

"Hımm, üzgünüm.Gitmemiz gerekiyor, hoşçakalın!" Jackson Young Ji'nin elini tuttu ve tekrar Pet Shop'a gittiler.

"Hoşçakalın."

Young ji Pet Shop'un önüne tekrar geldiklerinde "Burada ne yapıyoruz?" diye sordu.

"Kedi."

"Ah, hayır gerek yok.Hadi eve gidelim." Young Ji yürümek üzereydi ama Jackson onun bileğinden tuttu.

"Bebeğim, somurtuyor musun?Amanın ..." Jackson yüzüne bakmayı denedi.Young ji ona bakan Jackson'ın gözlerini engelledi (Kapattı).

"Hayır."Bu HAYIRIN, ne olduğu biliyordu Jackson."

"Bu kediyi senin için satın alacağım AMA eğer kedin olursa beni umursamamazlık etmeyeceksin." dedi Jackson.Young Ji ona baktı.Gözleri yıldız gibi parlıyordu.

"Gerçekten mi?Yaaaaaa.Teşekkür ederim!Tamam!" Young ji ona teşekkür etti.İlk gördüğü Maine rakun-kediyi seçti.Ödemeyi yaptılar ve dükkandan dışarı çıktılar.Young ji kediyi mutlulukla kafesin içine koyup aldı.

"Hadi eve gidelim! Hadi ama!Ah, kediciğim!" Young ji Jackson'ı arabaya sürükledi.Jackson iç çekti.Motoru çalıştırdı ve arabayı sürdü.

***

"Bebeğim! Evimize hoşgeldin." Young ji kedisini oturma odasına getirdi.Kafesi açtı ve kediyi dışarı çıkardı.

Miyav, miyav.

"Yaaaaa.Çok tatlıııııııııısın!" Young ji kediyi öptü.Jackson koltuğa oturdu ve ona baktı.

"Sana bir isim vermeliyim, hmm...Hangi isim senin için iyi olur?" Young Ji elini çenesine koydu ve düşündü.

"Jackson?"

"Efendim?" Jackson cevapladı.

"Hayır, sana seslenmedim.Ona bu ismi verdim." Young ji kıkırdadı.Jackson uzaktan baktı, çekindi.

"N-Ne? Bu benim ismim! Ona bu ismi veremezsin!" Jackson onunla aynı fikirde değildi.

"Ne?Bu bana bağlı!" Young Ji tekrar konuştu.Jackson iç çekti.

...

...

...

Jackson'ın BA

Şu an 1 saat oldu ve o hala bu kediyle mi oynuyor?Benim burda olduğumu unuttu mu?Ben oyuncak mıyım?Offf!

"Young Ji" Jackson ona seslendi. Young Ji başını çevirdi ve ona baktı.

"Efendim?"

"Buraya gel, sana bir şey söylemem gerek.Sırrımı sadece sen biliyorsun."Jackson onun dikkatini çekmeye çalıştı ve başarılı olmuştu.Young ji ona yaklaştı.

Young ji kısık sesle sordu. "Nedir?" Jackson gülümsedi.Jackson iki eliyle onun yanağını tuttu ve dudaklarından öptü.

...

...

...

Jackson "Bu benim sırrım.Kimseye söyleme." dedi ve gülümsedi.Young ji kızardı.

"Kızardın!"Jackson onu kızdırdı.Young ji dargın hissediyordu, onun karnına vurdu.

"Offfff!Sadece bunu mu yaptın?Bu mu senin vuruşun?Sen Irongirl (Demir Kız) değilsin, değil mi?Ah! Karımın bir Demir Kız olduğunu bilmiyordum!" Jackson çıldırmış gibi kendi saçlarını çekti.

"Sen neyden bahsediyorsun?Hahahhaha" Young ji sessizce güldü.Jackson ona baktı. 'Sonunda...'

"Sonunda, dikkatini bana verdin." Jackson kıkırdadı.Young ji gülmeyi kesti ve kedi ile oynamaya devam etti.

"Jackson~ Miyav miyav" Young ji kediye seslendi.

"Ne?Miyav miyav mı?" Buradaki Büyük Jackson cevap verdi.

"Ya of! Sen değil!" Young ji ona öldürücü bakış attı.

Takıntılı (Çeviri/JackJi Fanfic)Where stories live. Discover now