Takıntılı (Çeviri/JackJi Fanfic)

Takıntılı: Bölüm 10

Ç.N/Beğeni, yorumlarınızı hatta eleştirilerinizi bekliyorumm.

İyi okumalar.^^

**Sabah**

Young Ji okul çantasına koyacağı, ihtiyacı olacağı her şeyi düşünüyordu. 'Her şey hazır! hihihi' Odasından çıktıktan sonra okula gitmeye hazırdı.

Annesine fısıldadı: ''Anne, ilk ben gidiyorum.''

''Ya Jackson?Onu beklemek istemiyor musun?''

''Hayır, istemiyorum.İlk ben gidiyorum.Hoşçakal.'' Annesinin yanağını öptükten sonra aceleyle evden çıktı.

**Young Ji çıktıktan 20 dakika sonra**

Jackson odasından çıktıktan sonra: ''Anne, Young Ji nerde?''

''Ah, o çoktan okula gitti.''

''Ne?!Beni beklemedi mi?!''

''Evet, neden bilmiyorum.''

''Peki, boşver.Şimdi gideceğim.Hoşçakal.''

**Okulda**

'Hehehehe, bitti!' Young Ji sessizce kahkaha attı.Sonra yerine oturdu.Büyük gülümseme ile Jackson'ı bekliyordu.

Jackson sınıfa geldikten sonra Young Ji'ye baktı.Jackson aniden: ''Beni neden beklemedin?''

Young Ji yüzünü ona döndü. 'Aha, geldi.Hehehe'

''Hehehe, üzgünüm.Yapılacak çok ödevim vardı bu yüzden senden erken geldim.Otur, Jackson.'' Young Ji yalan söyledi ve oturmasını söyledi.Jackson tereddüt etmeden oturdu.Sonra sınıfa Bay Lim girdi.Jackson dışında herkes ayağa kalktı.

'Bu ne cehennem böyle?' Jackson mırıldandı ve sandalyesindeki bir şeye dokundu.

Oturan tek kişinin Jackson olduğunu görünce, Bay Lim: ''Jackson, sorun ne?''

''Afedersiniz Bay Lim, kalkamıyorum...ayaklarım şişmiş.'' Jackson bahane uydurduktan sonra sesizce kahkaha atan Young Ji'ye baktı hemen.

''Ah, tamam.Günaydın arkadaşlar.'' Bay Lim sınıfı selamladı.

''Günaydın Bay Lim.'' Öğrenciler oturdu.Jackson hala Young Ji'ye bakıyordu.

''Ne?''

''Bunu sen yaptın, değil mi?''

''Ben mi?Tabi ki ben değilim!'' Yalan söyledi, yalancı.

''Hıh, Bunu yapanın sen olduğunu biliyorum.Dün gece yüzünden değil mi?Bunu yapacağını bildiğimden ayriyetten bir pantolon getirdim.'' Sırıttı.

''Dün geceden bahsetmeye cesaret etme!Nasıl bildin?'' Merakla sordu.

''Pekala...''

**Young Ji evden ayrıldıktan sonra**

Jackson'ın BA

Yapıştırıcım nerede?Ona gerçekten hemen ihtiyacım var!Sonra Young Ji'nin odasına, kontrol etmek için gittim.Benimkini ödünç almış olmalı.Masasına gittim ve kullandığım yapıştırıcının kutusunu gördüm. ''Aha, benim yapıştırıcımı aldın ha?Peki, acil durum ya da problem olursa diye bugün daha sonrası için ekstra pantolon getireceğim sadece.''

**Ana dönüş**

''Ah, Jackson...Hehehhe.Haklısın!Hahahha!'' Young Ji ağzını kapattı ama güldükten sonra.

''Siz ikiniz! Sınıfımdan çıkın ve dışarıda ayakta durun, hemen!'' Bay Lim aniden sinirlenmişti.

Young Ji gülmeyi kesti.'Eyvah, sesimizi duymuş muydu?' Young Ji ''Neden?Biz bir şey yapmadık.'' dedi.Jackson sırıttı.Aish.

''Bir şey yapmadınız, ha?İkinizin konuşmanızı duydum.'' diye bağırdı bay Lim.Yutkundu.Sınıftaki herkes gözünü onlara dikmişti.İkisi ayağa kalktıktan sonra herkes kahkaha attı.Jackson bir şey hatırladı.'Bunu ödeyeceksin bebeğim!' Jackson onları göz ardı etti ve sınıftan çıktı, dışarıda bekledi.Young Ji onu takip etti.

''Bunların hepsi, senin suçun! Sesini alçaltmalıydın!'' Young Ji onu suçluyordu.

''Sen beni mi suçluyorsun? Bu tamamiyle senin hatan.Sen eğer bunu yapmasaydın, bunlar olmazdı'' 

''Ve sen eğer 'bunu' dün gece yapmasaydın, ben de bunu yapmazdım!'' Young Ji ona cevap vermişti ama kısık sesle.

'' 'Bunu' mu? Ne bu 'bunu'? ''Jackson Young Ji'nin tedirgin hissetmesine sebep olmuştu, sırıttı.

''Sen...ımm..Senden nefret ediyorum!'' Young Ji mırıldandıktan sonra sustu.

'Ama seni seviyorum, hahhaha!' Jackson sırıttı.

**Ringg Ringg**

Ah, sonunda. İki saattir sınıfın dışında ayakta duruyorlardı.İkisi de bitkin hissediyordu.Bir dakikalığına oturdular.Oturduktan sonra tekrar kalktılar.Jackson aniden Young Ji'nin elini yakaladı. ''Beni takip et.''

''Ya'' diye bağırdı Young Ji.Mırıldandıktan sonra kantine varana kadar sessizliğini korudu.

''Dikkat millet!'' Jackson bir duyuru yapmak istiyordu, kantindeki herkes ona bakıyordu. Young Ji Jackson'a baktı. Jackson masum bir yüz ile: ''Young Ji'nin yakında benim eşim olacağını duyurmak istiyorum!'' Ki, Jackson onları tekrar uyardı: ''Ve, beyler/bayanlar onunla yakınlaşmaya izniniz yok!Ayrıca, ONA DOKUNMAYIN! Hiçbiriniz uyarmadığımı söylemeyin! ''

Young Ji, Jackson'ın söylediklerini duyunca şaşırmış, dili tutulmuştu.Herkes alkışlıyordu.GOT7 üyeleri Jackson'ın yanına gitti.

GOT7 üyelerinden birisi, Mark sordu: ''Vaov.Sen ciddi misin, kardeşim?'' 

Jackson, ''Tabi ki!Bu cumartesi bizim düğünümüze gelmeyi unutmayın, 1 gün kaldı!'' dedi.Mark ve Bambam, Jackson'ın arkasında duran Young Ji'ye baktı, dili tutulmuştu.

Bambam Jackson'a bakarak: ''Jackson, çok şanslısın.O gerçekten güzel.'' 

''Evet, biliyorum.Sadece güzel değil ama mutlu olmak üzere olan şanslı bir kız.'' (Ç.N/ a happy-a-luck-girl olarak geçiyordu ama sizler için nasıl çevireceğimi bilemedim.hihihi) Bunu söyledikten sonra hala dili tutulmuş şekilde duran Young Ji'ye baktı.