7

64.8K 897 54
                                    

İşe gitmek için hazırlanırken telefonuma bildirim gelmişti. Yine o bilmediğim adam yazmıştı.

-nasılsın?

-iyiyim sen?

1hafta geçmişti yeniden konuşuyorduk. Saçlarımı ensemden topuz yaparak tokayla tutdurmaya çalışıyordum.

-iyiyim teşekkürler. İşe gidicekmisin?

-evet şuan hazırlanıyorum.

-tamam o zaman tutmayayım seni.

-tamam görüşürüz

Telefonu kapatarak aşağıya indim. Ayakabılarımı giyerek anahtarı aldım ve çıktım. Taksi durağına giderek bir taksi durdurdum.

25dakikanın sonunda işe gelmiş önlüğümü giyiniyordum. Kasa başına geçtiğimde müdür yanıma gelmişti. 'Merhaba gece nasılsın' müdürümüz çok sıcak kanlı sevecendi. Ve kadındı. 'Merhabalar iyiyim siz nasılsınız?' Sıcak bir tebessüm ederek 'teşekkür ederim. Bugün senin garson olarak çalışmanı isteyeceğim kasaya ben geçicem' olsun sorun yoktu yapardım. 'Tabi siz nasıl isterseniz' gülümseyerek yanımdan ayrıldı. Bende içeri girerek garson önlüğünün birisini alıp taktım.

İki masaya garsonluk yaptıkdan sonra. Abimin arkadaşları gelmişti cafeye. Yanlarına giderek hepsiyle görüştüm. Bi tek o yoktu. Demir. İstedikleri siparişleri getirdiğimde demirde masadaydı. Gözümü ona değdirmeden siparişleri verdim. 'Bi isteğiniz varmı başka' diye sorduğumda demire bakmasam bile gözlerime baktığını gördüm. 'Ben kahve alacağım' yine ona bakmadan masadan menüleri alarak 'tabi' dedim ve oradan ayrıldım.

Ne yüzle gözlerime bakmışsa artık. Ahh tahammül bile edemiyorum şu adama. Kahveyi hazırladığımda onların masasına giderek kahveyi demirin önüne bıraktım. Parmaklarımızın ucları bir birine değdiğinde gözlerine baktım. Aynı oda benim gibi. 'Teşekkürler' diyerek sıcak kahvesinden bir yudum aldı. Sadece kafamı sallayarak yanlarından ayrıldım.

1saatin sonunda gitmiştiler. İyiki stressli bir gün değildi.

İş saatim bundan öncekine göre daha geç bitmişti. Masaları temizlemek mutfağı düzenlemek uzun sürmüştü ama iyiydi. Cafe gömleğimi ve önlüğümü çıkararak. Beyaz polo yaka sweatmı giydim. Çantamıda alarak işten çıktım. Saat 10a geliyodu taksi bulmam zor olucaktı.

Beklesemde gelen bir taksi yoktu.

Mecbur yürüyerek gidicektim. Kulaklığımı takarak şarkı açtım. Yavaş yavaş yürüyerek eve varmayı diledim.

10dakikadır yürüyordum. Önümde bir araba durduğunda dönüp bakmadım. Benim için durmamıştır büyük ihtimal. Kornasına bastığında arkamı dönüp baktım. Demirdi. Onun arabasına bineceğimi mi düşünüyordu? Kafamı sağa sola sallayarak yoluma devam ettim. Arkamdan geliyordu. Sabrımı sınıyordu zaten sinirliyim gerçekten sinirimi dahada bozuyordu. Hala gelidiğini fark ettiğimde şarkıyı durdurdum. Camına yaklaşarak camını açmasını işaret ettim. 'Neden arkamdan gelip duruyorsun?' Dudağı yukarı doğry genişlenince dahada sinirlendim. 'Eğer binmezsen birazdan yağmur yağacak' hasbinAllah. 'Ne biliyorsun hava pragnozu falan mısın sür git işine' birden yağmur başladığında başımı göğe kaldırarak baktım. Gerçekten doğru söylemişti. Gözlerine baktığımda offlayarak bindim.

Şarkımı yeniden açtığımda 'ne dinliyorsun arabaya bağla dinleyelim' hiç beklemediğim cümleler kuruyordu. Telefonumu arabadaki kabloya bağladığımda şarkı değişmiş 'bana öyle bakma anlayacaklar' şarkısı denk gelmişti. Aniden ikimizde bir birimize baktık. Gözlerinde kırgınlık öfke burukluk yanlızlık vardı. Kimeydi tüm bunlar? Kime bu kadar öfkelenmişti. Gözlerini yola çevirdiğinde bende önüme döndüm.

'Son defa sana çok sert ve edepsiz davrandım özür dilerim' aniden söylediği sözle duraksadım. O günü hatırladım yeniden. Kaşlarım çatıldı. Öfkem tazelendi. 'Öyle davranmamam gerekiyordu ama bilmiyorum sanki kendimi kayb etmiştim' ağzımı açmıyordum. Hatasını anlaması iyiydi ama yaptığını unutmicaktım.

Evin önüne geldiğimizde arabayı durdurdu. Kapıyı açarak indiğimde ' teşekkür ederim' dedim ve indim.

Eve girerek kapıyı kapatdım. Kimse yoktu. Abim beni yine yanlız bırakmıştı. Alışmıştım zaten. Son 2haftada gelmiyordu eve.

Odama girerek kendimi uykuya teslim ettim.

ABİMİN ARKADAŞI (TEXTİNG 18+)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin