14

51.9K 2.3K 385
                                    

Ellerim titreye titreye kafeye girdim. Tekrar bir terk edilme vakası yaşamanın korkusuydu bu titremelerimin sebebi.

Kafeye biraz Göz gezdirdiğimde beni inceleyen birini göremeyince daha da ürktüm.

Sonra bir anda, Nereden çıktığını anlayamadığım bir şekilde geçen gün bana çarpan kasıntı herifin bana doğru koşar adımlarla geldiğini gördüm.

"Hoşgeldin"

"Pardon? Tanışıyor muyuz?"

"Yapmadığım bir şey için sabahtan beri bana trip atıyorsun Simay"

Derin bir nefes verip konuşmaya devam etti.

"Seni buraya bu yüzden çağırdım zaten, Gerekli açıklamayı yapmak için"

"Beyefendi Kimsiniz? Ben sizi tanımı-"

Gözlerim fal taşı gibi açıldığında Doruğun bana çarpan kasıntı herif olduğunu anlamıştım.

Biraz daha geç anlasaydın Simay ya. Erken oldu biraz.

"Sen?"

Tepkikerim onun hoşuna gitmiş olacak ki, sürekli kıkırdıyor, Konuşmamı bekliyor gibi eliyle ağzını kapatıp suratıma bakıyordu.

"Evet evet, Sana çarpan Delinin Teki Benim."

Gülerek konuştuğunda elimi alnıma götürdüm. Salak gibi bir de bana çarpanı bana çarpana anlatmıştım.

"İnanmıyorum sana ya! İnsan bir kendini gösterir."

Hafif öfkeli çıkan sesimle bir adım gerileyip kendini masaya doğru yöneltti ve adımlamaya başladı.

"Aslında söyleyecektim, Ama benden Delinin teki diye bahsetmen hoşuma gitmedi. Sana ceza vermek istedim."

"Cezayı beni terk ederek verdin zaten"

Çok kısık bir sesle söylemiştim ama hemen kafasını kaldırıp bana bakmıştı.

"Gelelim o konuya"

Derin bir nefes alıp anlatmaya başladı. Tabi biz o arada masamıza oturmuş, Sipariş için garson bekliyorduk.

"Birincisi, Herhangi bir ilişkim yok, Ki olsa hiç kimse ile bu samimiyete girmezdim."

Ağzımı açıp konuşacağım sırada sesimin içime geri kaçmasını sağlayacak bir bakış attı ve konuşmaya devam etti.

"İkincisi, Bir haftadır yurt dışındaydım ve sana buluşma gününden bir gün sonra defalarca yazdım. Hiçbiri Gönderilmedi."

Söylediklerinde yalan hissetmiyordum, Ama aklımı kemiren ihtimaller susmuyordu ve benim herşeyi yüzüne yüzüne çarpasım geliyordu.

"Tamam. İlişkin olmadığını kabul edebilirim ama beni o restorantta gece boyu tek başına bırakmanı kabul edemem. Bunun geçerli hiçbir açıklaması olduğunu düşünmüyorum."

Açıkça yüzüne söylediğim şeyler onu şaşırtmadı, Ancak kaşlarını çattığını görebiliyordum. Konuşmaya yeltendiği sırada tek parmağımı kaldırıp dur işareti yaptım ve tekrardan konuşmaya başladım.

"Bak, Ben o gece iyi değildim. Üstüne bir de o kadının yazdıkları."

Nefes alma ihtiyacı duydum ama zaten nefes almıyor muydum?

Bu kadından her bahsettiğimde  babam aklıma geliyordu. Babamın bana tercih ettiği kadın aklıma geliyordu.

Yutkundum. Boğazımdaki düğümlere rağmen zar zor da olsa konuştum.

Ölçü | TextingWhere stories live. Discover now