12.BÖLÜM

1.9K 87 40
                                    


2 GÜN SONRA...

arif abinin yanına gittiğimde salonda koltukta oturmuş televizyon izliyordu.

"arif abi ben markette gidiyorum "dediğimde gözlerini ekrandan ayırarak bana baktı.

"sen ne istorsun bana söyle ben giderim "dediğinde bıkın bir ifade ile "abi cezaevinde miyim yoksa benim mi haberim yok "dediğimde sırıttı.

"valla servet gardaş elini sıcak sudan soğuk suya koyamayacaksın dedi "dedi. gözlerimi kapatıp açtım.

"bu adam her şeyi ne kadar çok abartıyor marketi biliyorum abi hem kaç gündür dışarı çıkmıyorum "dediğimde bana baktı.

"haklısın bende geleyim mi seninle "dediğinde başımı iki yana salladım. "sen rahatını bozma market zaten az ötede demi "dediğimde başını salladı.

elini cebine koyduğunda cüzdanını çıkarttı. "abi bende para var "dediğimde cüzdanından kartını çıkartıp bana uzattı.

"şifresi 1447"dediğinde utana sıkıla aldım "sağ ol ben hemen gelirim "dediğimde başını salladı."dikkatli ol "dedi. başımı sallayıp montumu aldım. evden çıktığımda derin bir nefes aldım.

bahçeden çıktığımda gülümsedim. özgürlük gibisi yoktu.

geçen akşam servet ile konuşmuştum onu çök özlüyordum. söylediğine göre bir kaç gün içinde o da çıkıyordu.

ona kavuşacaktım. arif abi sağ olsun her şeyimle ilgileniyordu. kendimi hiç yabancı gibi hissetmiyordum.

markette doğru giderken gözlerimi etrafta dolaştırıyordum. küçük bir mahalleydi burası çok fazla ev yoktu.

caddeler boştu ve hava kararmak üzereydi. montumu sıkıca sarılarak markette girdiğimde önce süt aldım sonra da bir kaç tane abur cubur aldım.

gözlerimi çikolata reyonuna çevirdiğimde siyah şapkalı yüzünü göremediğim bir adamın bana baktığını fark ettim.

ürperdim bu adam neden bana bakıyordu. baştan aşağı siyah giyinmişti. eşyalarımı hızlıca alıp kasaya giderek aldıklarımı ödediğimde siyah giyinimli adamın arkamdan geldiğini gördüğümde hemen marketten çıkarak hızlı hızlı eve doğru yürümeye başladım.

arkama bakmadan yürürken başka bir sokağa saptım. evi gördüğümde bir nefes bırakarak eve doğru giderken birden ağzımın üstünde bir el hissettiğimde korku ile bağırmak istedim ama ağzımı kapattığı için bağıramıyordum.

çok korkuyordum.  kolumdan tutarak ağzımı kapatmış bir şekilde beni sürüklediğinde çırpınmaya çalıştım fakat beni tutan adam benden daha güçlüydü.

burnuma bastırılan pamuk ile yavaş yavaş gözlerim kayarken bilincimi kaybettim.


arif mutfağa girdiğinde karnı acıkmıştı. önce  buzdolabına baktı ve dün yaptığı tavuklu pilavı alarak ocağın üstüne koyarak tüpü yaktığında bir kaşık ile karıştırırken çalan telefonun sesini duydu. salona geçip telefonu alıp mutfağa geçtiğinde tüpün altını kapatarak aramayı açtı.

"alo arif "arayan servetti. "alo gardaşım hayırdır bu saate arar mıydın "dedi takılarak.

"arif bırak goygoyu kayra yanında mı "dediğinde arifin kaşları çatıldı.

"ne oldu servet ne bu telaş "dediğinde gözlerini camdan dışarı çevirdi. daha kayra marketten gelmemişti.

"şu kayranın peşindeki savcı piçi serbest bırakılmış "dediğinde arif gözlerini açarak "siktir sen ne diyorsun o it oğlunu nasıl serbest bırakırlar lan" dediğinde hattın ucundaki servet "herif bir şekilde paçayı kurtardı kayranın peşine düşecektir kayra yanında demi "dediğinde arifin içine düşen endişe ile gözlerini bir kez daha cama çevirdi.

"arif "dediğinde hattın ucundaki servet"kayra'ya ver sesini duyayım "dediğinde arif boğazını temizleyerek kapıya doğru çıkarak "kayra markette gitti biraz önce ama merak etme şimdi gelir "dediğinde ayakkabılarını giydi. bu çocuk nerde kalmıştı diye içinden geçirirken "arif ne demek markette gitmiş çabuk markette git ben demedim mi tek başını bir yere gitmeyecek ben çıkana kadar "dediğinde sesi öfkeli geliyordu.

evden çıkan arif markette doğru giderken "çocuk bunaldığını söyledi  bende şuradadır diye "dediğinde markette yaklaştı.

içeri girdiğinde etrafa bakarak kayrayı arıyordu fakat markette görevlilerden başka kimse yoktu. kasaya doğru giderken "buldun mu onu "diye konuşan hattın ucundaki adam endişeliydi.

"bir dakika "dedi arif kasadaki adama "birader buraya genç bir oğlan geldi mi on sekiz on dokuz yaşlarında siyah montlu "dediğinde görevli başını sallayarak "yarım saat önce geldi ve gitti "dediğinde başını salladı.

marketten endişeli bir şekilde çıkan arif etrafına bakarak sokak sokak etrafına bakarken "ne oldu lan buldun mu "dediğinde hattın ucundaki adamı unutmuştu.

""servet kayra yok hiç bir yerde "dediğinde gözlerini kapattığında hattın ucundaki bağırma sesi ile telefonu kulağından uzaklaştırdı.

"arif hemen polise git çabuk lan çabuk "diye hat kapandığında arif pişmanlık ile etrafına bakarak bakmadığı yer bırakmadı ama genç çocuk yoktu. son çare polise gitmekte buldu kendini.

Gözlerimi yavaşça açarken hiç bir şey göremiyordum her yer karanlıktı. "kimse yok mu neredeyim ben "diye korku ile bağırdığında birden bir ışık yandığında tavana baktı sonra da ona yaklaşan yüze baktığında bedenini korku sardı.

"hoş geldin evine benim güzel fahişem "

*************************************************************************************

ALIN SİZE BÖLÜM GİBİ BÖLÜM KJKJKJKJ BUGÜN HİÇ DERS ÇALIŞAMADIM BEN DEDİM BÖLÜM YAZAYIM BAKTIM KENDİM

 KAPATIRMIŞIM İŞTE BÖYLE BİR ŞEY ÇIKTI. BÖLÜMÜ NASIL BULDUNUZ YORUM YAPMAYANI S*KSİNLER  HADİ BAKALIM.

PAMUK PRENS-BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin