7

3.2K 114 28
                                    

Herkese merhaba.....

Bu bölüm kıtapda ki önemli bölümlerden biri. Fazla uzun olduğu için 2 parcaya böldüm. Bu 1. Part

Aynı zamanda bu bölümde erdemin erenle ilk karşılaşması hakkında. Yani geçmişe dayanan bir bölüm.

Eren burda 16 erdem ise 21 yaslarindalar.

Ve aklıniza takılmadan soylucem. Erdem ve eren birbirini hiç tanımıyor. Taki şu ana kadar.

Herneyse iyi okumalar ve oy vermeyi unutmayın...

____________

Erdem;

2 sene önce...       (part 1)

"Anacım kim bu eren?" Elinde kıyafeti ile anasının arkasından gezen Erdem Eren'i merak etmişti.

"En küçük teyzenin oğlu Erdem." Erdemin annesi Selma, bıkkın bir sesle cevap vermişti peşinden dolaşan erdeme.

"Kuzenim mi? Anne en küçük teyzemin oğlumu varmış. Benim neden haberim yok." Erdemin aklı karışmıştı onun bildiği 14 tane kuzeni vardı ama Eren'i hiç tanımıyordu.

"Bizde 3 sene önce öğrendik annem Eren'i. Malum teyzen bizi dinlemedi ve kaçarak evlendi. Ve doğal olarak kimsenin haberi yoktu." Selma bir yandan eşyaları topluyor bir yandan da erdeme laf anlatıyordu.

"Peki şuan nerde anne?" Kadın elindeki ceketi yerine koyarken "ortanca teyzen de annem. 3 senedir onda kalıyor." Erdemin aklındaki sorular yavaş yavaş silinmeye başlamıştı.

"Anladım ana merak ettim açıkçası bu çocuğu kimdir, necidir?" Yatağa oturmuş annesi izleyen erdem annesinden yanıt bekliyordu.

"Çokta merak etmene gerek yok annem."
"Neden anne?"
"Bu çocuk hastaymış."
"Ne hastalığı?"
"Aman ne bilim ben, çift cinsiyetli miymis ne."
"Nasıl yani anne anlamadım."
"Neyini anlamıyorsun annecim. Çocuk hem kadın hem erkek miş."
"İlginç ilk defa duydum." Erdem annesinin dediklerine çok meraklanmıştı.

Erdem aile evine izine gelmişti ve salonda Hüseyin ile oturuken Eren'i öğrenmişti. İçindeki merakı gidermek için annesine sormayı tercih etmişti. Öğrendiği bazı gerçekler konusunda şaşırmış ve bir oldukça meraklanmıştı.

"Peki ne zaman bize gelir anne bu çocuk." Kadın elindeki lerle uğraşırken erdeme cevap verdi. "Bilmiyorum annem ama sınırım artık bizde kalıcak."

"Bizde mi kalicak? Neden?"
"Ayşe teyzen genç. Çocuk büyüyor artık yakışı kalmaz. O yüzden 1 ay sonra felan bize taşınacak. Zaten abisi üniversiteye gitti. Bu sene ilk yılı. Mezun olduktan sonra ev tutacak Eren'i de yanına alacak mış." Selma, erdemin aklındaki sorular gitsin diye uzun uzun açıklamıştı olayı.

"Anladım anne. Yazık bari iyi bak çocuğa." Üzülmüştü erdem bu duruma. "Başta dedenler bile istemedi bu çocuğu. Bizim ailemize uygun değil bu çocuk. Akrabalar laf eder olmuş arkamızdan." Kadının ağzından çıkan her kelime erdemi şok etmişti.

"Öyle şey olurmu anacım. Yazık değil mi o çocuğa. Sokağa mi atıcaksınız. Oda bizim kandan." Kadın dolabın kapağını kapatmış erdeme dönmüştü.

"Amann neyse ne oğlum bir an önce abisi mezun olsada alsa yanına." Kadının acımasız sözleri erdemin kalbini kırmıştı.

İç çekerek tekrar konuştu Erdem. "Peki nerde gorebilim bu çocuğu anne." Kadın şaşkın gözlerini oğluna dikti ve "ne yapacaksın oğlum?" Dedi.

"Kuzenim değil mi anne göremez miyim?" Kadın sustu ve tekrar konuştu "çarşıdaki bir kafede çalışıyor."
"Peki kafenin adını biliyor musun?"
"Off ne bilim oğlum ben. İsmi yavurca bir şeymiş dilim dönmez benim."
"Tamam anacım." Erdem annesine sarıldı ve kıkırdadı.

Erdem odasindan çıkarak salona ilerledi. Solana girdiğinde Hüseyin'in televizyon izlediğini gördü. "Kuzen bu en küçük teyzemin oğlu erenin çalıştığı kafeyi biliyor musun? Sen"
Hüseyin şaşırmıştı "evet biliyorum kuzen."


"İsmi ne oranın."
"İsmi: mackbaer'da ne işin var senin o çocuğun yanında." Erdem şaşırmıştı. Ailesinin hepsi bu çocuğa düşman olamazdı.
"Kuzenimle tanışmaya gideceğim işte."

Kafenin ismini öğrendikten sonra evden çıktı. Daha fazla Hüseyin'i dinlemek istemedi.

Arabaya bindi ve kafeye doğru gitti. Çok geçmeden kafeye varmıştı. Arabayı park etti ve indi. Erdem kafeden içeri girdiğinde kafe boştu. Onun burda oldugunu ümit ederek kafeye girdi.    Köşedeki masaya oturdu ve sipariş vermek için garson bekledi. Telefondaki gelen mesajları kontrol ederken karşıda duran, kahverengi saçlı çocuk dikkatini çekti.

Sanki pudraya bulanmıs kadar beyaz olan teni, bir ağaçtan daha yeşil olan gözleri, ve incecik beli dikkatini çekti.

Erdem küçüklüğünden beri erkeklere ilgi duyardı, ama ailesi homofobik olduğu için kimseye söylemezdi. Şuanda karşında ise onun güzellik algısına uyan bir çocuk vardı.

Boynuna taktiği yeşil önlük ile burda çalıştığı aşikârdı. Çocuğun güzelliğini incelemeye devam ederken göz göze geldiler. Çocuk elindeki tepsiyi kenara bırakarak erdeme doğru yöneldi.

"Hoşgeldiniz efendim ne arzu edersiniz?" Yanına gelen çocuğu inceleme fırsatı bulan erdem, çocuğun dudaklarına bakmak ile meşguldü. İlk görüşte aşıkı bilmezdi ama çocuğa aşık olmuştu.

Gözleri saçlarından başlayıp aşşaği doğru inerken, çocuğun üstünde takılı olan isimlik kartında durdu gözleri. Eren

Bir anda şok geçirerek dona kaldı. Bu o erendi. Kuzeni olan eren.

Nasıl ona aşık olabilirdi???


_______

Bebeklerim geri döndüm.

Merak etmeyin part 2 en geç 1-2 güne geliyor.

Bir sonraki bölümde olayı daha iyi anliyor olacaksınız merak etmeyin.

Ve artık hazır olun asıl olaya 2 bolum kaldı. Ndnxnxhnx

Hepinizi smut doyurucam söz.

Ve bir sonraki bölümde her iki karakterinde arasındaki bağı tam olarak öğrenip. Olaya öyle giriş yapacağız.

Amacım aralarında bir bağ kurmak ondan sonra olaya girmek. Biraz duygu istiyorum.

Neyse sizleri seviyorum görüşürüz...

Oy verin hemen...🏳️‍🌈❤️

Aşk Dediğin  B×B - MPREG - ASKERWhere stories live. Discover now