X: sana bir şey yaptılar mı? Hatırladığın bir şey var mı?
Mia: hayır, ve hayır
X: eğer emin değilsen doktor muayenesi ayarlayabiliriz
Mia: hayır memur bey, bir şey olmadı iyiyim. Detay da hatırlamıyorum
X: Peki, geçmiş olsun
Vücudumun toparlanması için evde geçirdiğim günlerden birisiydi. Olay üzerinden 5 gün geçmişti. İyiydim ancak vücudumun bitap düştüğü de bir gerçekti, yavaş yavaş vücudum toparlanıyordu. Polislerin ardından kamiya ve mahiru da kalkmıştı. Nana sabah erken gitmişti. Başımdan nöbetçi ayrılmıyordu. Bana özel bir şey değildi. Ekipteki kişiler birlikte gezmek zorundaydı. Ekstradan eve koruma gelmişti. Babam evde değildi çocuğunla davayla ilgileniyordu. Evde kalmak istedi ancak onu ikna edip gönderdim. Yukarı adım sesleri geliyordu. Bu seferki kim diye düşündüm
Bakugou: oii! Tembel tavuk!
Mia: odamdayım!
Bakugou: saat kaç biliyor musun? Kaldır kıçını yataktan!
Mia: elindeki ne ?
Bakugou: bugün yanında durucam, sıkılma diye. Seversin böyle şeyleri
Poşeti açtım. Logoyu görünce sevindim. Harbiden böyle şeyleri severdim. Güldüm ve yataktan kalkıp aşağı indim. O da peşimden geldi. İki bardak çıkartıp meyve suyu doldurdum. Masanın üzerine önce onları sonra legoyu koydum. Masaya oturdu. Paketleri ve kitapçığı açtık. Şekilleri ayırıyorduk.
Bakugou: Mia bir şey soracağım...rahatsız olmazsan
Mia: tabiki
Bakugou: ofiste ekipler konuşurken duydum. Seni doktor muayenesine sokmaktan bahsediyorlardı. Fiziksel olarak sana bir şey yapmışlar mı diye
Bakugou lafı evirip çevirmişti ama ne demek istediğini anlamıştım. Zaten gelen polislerde aynısını sormuştu. Cinsel saldırıya uğramam ya da kanıma madde bulaşması hakkındaydı. Kanım temiz çıkmıştı ama fiziksel muayene olmamıştım. Gerek de duymamıştım
Mia: evet banada söylediler
Bakugou: sonuç?
Mia: muayeneye gerek yok, bi zarar vermediler
Bakugou: anladım
Mia: hm?
Bakugou: sevindim yani, o zaman çok güçsüz görünüyordun. Endişelenmiştik
Mia: aww bakugou endişelenmiş mii? Neye borçluyuz bunu??
Bakugou: aptal!
Sinirlenmişti ama çok tatlı görünüyordu. Kahkaha attım ve işimize geri döndük. Parça ayırma işimiz bitmişti. Şimdi onları birleştirecektik.
Yaklaşık 2 saatin sonunda Lego bitmişti. Çok tatlı bi kiraz ağacı yapmıştık. Bunu kesinlikle odama koyacaktım. Bakugou biraz dalgın görünüyordu. Bir film açtım ve kanepeye oturdum. Onu da yanıma çağırdım. Akşam üstü filmi izlemeye başladık.
Gözlerimi araladığımda televizyonda beyaz ekran vardı. Film bitmişti. Bakugou yanımda uyuyordu. Telefonumu elime aldım ve saati kontrol ettim. Çok geç olmuştu. Koltuğa eski yerime geri yerleştim ve uyumaya devam ettim
Uyandığımda korumalar dışında ev boştu. Bakugou gitmişti. Odama çıkıp duş aldım. Üzerimi giyindim ve saçlarımı yaptım. Hafif makyajımı da yapıp bilgisayarımı açtım. Biraz işlerimi hallettim
Saati kontrol ettiğimde akşam saatlerine geliyordu. Zaten giyinik olduğum için dışarıda yemeye karar verdim. Hem açılmış olurum diye düşünmüştüm. İşlek caddenin birisinde dolanırken gözüme çarpan bi yere girdim. Boş küçük bir masa buldum. Masalar dikdörtgendi. Sandalyeler ise tek kişilik değil koltuk tarzında olanlardandı. Menüyü inceledim ve hafif bir şeyler sipariş verdim.
