Mia sabah kahvaltısını yaptı ve evde işlerinin bittiğine emin olduktan sonra hazırlanıp evden ayrıldı. Dün sözleştiği gibi hawksın yanına gitti. Ajansa girdi ve etrafta dolanmaya başladı. Tanıdık bir yüz gördü
Mia: hey! Merhaba
Shoto: selam!
Babasının öğrencisi olduğunu biliyordu fakat daha önce konuşma fırsatları olmamıştı. Yanına gitti ve sohbet etmeye başladılar.
Mia: sen burada ne yapıyorsun ?
Shoto: babamın yanında staj yapıyoruz, onun için burayadız. Sen?
Mia: ah anlıyorum, dün akşam davet edildim bu yüzden ziyarete geldim
Shoto: kimin için geldim, yardımcı olabilirim
Mia kafa salladı ve sonra birlikte asansöre bindiler. Üst kata çıkmaya başladılar. Asansör açıldı ve sondaki ofise girdiler
Hawks: ve sonra-AH! Hoşgeldin mia-chan!
Odada mianın şaşıracağı kişiler de vardı. Bakugou, midoriya ve endavor da vardı. Eğilip hepsine selam verdi. Hawks miayı kendi ofisine davet etti. Havadan sudan sohbet etmeye başladılar
Hawks: Amerika'ya ne zaman döneceksiniz?
Mia: bir hafta içinde dönmeyi planlıyoruz
Hawks: kesin mi?
Mia: kesin
Hawks: kısa süreli bir anlaşmaya ne dersin?
Mia: anlaşma mı?
Hawks: sen ve arkadaşların için yeni bir görev, uzun süreceğini zannetmiyorum. Babanın öğrencileri de bizimle birlikte staj yapıyor, eminim onlarla iyi anlaşırsın
Mia: bilemiyorum mezun olmama az kaldı
Hawks: 1 ay, sadece bir ay
********************************************
Mia:Alo?
Mia arkadaşlarına telefon açtı ve onlara onlanları anlattı. Onlardan da onay aldıktan sonra hawksın yanına döndü
Mia: pekala, kalıyoruz
Hawks: harika! Hadi bunu öğle yemeği ile kutlayalım
Mia çok acıkmıştı ve onayladı. Eşyalarını alıp ofisten çıktı birlikte bir et restoranına gittiler
Hawks: kalmayı kabul ettiğiniz için minnettarım, en azından size bir sebep verebildim
Mia: sebep mi?
Hawks: herkesin bir sebepe ihtiyacı vardır. Çalışmak , okumak, yaşamak... peki seninki nedir?
Mia: oh...benim yok
Hawks: umarım en kısa sürede bulursun. Sebebine bağlı kalmak yüreğindeki ateşi körüklendirir!
Mia: seninki nedir?
Hawks: küçükken yaşamak istediğim hayat için dua ederdim, buna layık olmaya çalışıyorum. Umarım en kısa sürede sende kendine bulursun, yüreğinin derinliklerinde içtenlikle istediğin bir şey ya da kişi elbette ki vardır.
Mia: umarım...
İkisi bunları konuşurken garson siparişlerini getirdi. Havadan sudan sohbet etmeye devam ettiler. Aradaki garip ve yeni samimiyet ikisini de tereddüt ettirmişti.
Hawks: birlikte çalışacağımız birkaç şirket olacak. Arkadaşlarının her biri farklı ajanslarda olacak
Mia: peki ya ben?