1. CESARET ATEŞİ

267 104 257
                                    

Yazardan

Merhabalar arkadaşlar bugün uzun zamandır aklımda olan bir kurguyu sizlere sunmuş bulunmaktayım.

Okunup okunmaz mı düşüncesi paylaşmama engel oldu ama son anlarda gelen ani bir cesaret ile paylaştım.

Umarım hikâyeyi beğenirsiniz.

Yorum yapmayı ve oy kullanmayı lütfen unutmayın canlarım.

Kurguma bir şans verdiğiniz için hepinize teşekkür ederim.

Hadi o zaman başlayalımmmm

İnsan her zaman acılarla, gözyaşlarıyla büyütür kendisini... Belki büyür ve canı çok yanar belki de büyüyemez ve geçmişte kalır...

Hangisi daha iyi?

Büyümek mi?

Büyümemek mi?

Ben büyüdüm acılar içinde, gözyaşları içinde canım yana yana büyüdüm. Ağlasam da bir faydası olmadı... Korksam da geçmedi...

Hani derler ya çocuk düşe kalka büyür diye...

Hayır!

Ağlaya ağlaya büyür!

Korka korka büyür!

Canı yana yana büyür!

Yani en azından ben böyle büyüdüm.

Belki doğru belki yanlış ama ben bu şekilde büyüdüm.

Aldığım son darbe ile acı bir şekilde yere yığılmıştım. Ekibin en çok yaptığı şeyi yapıyorduk. Dövüşüyorduk. Armin ve ben. Armin ve Umay Ada.

Çoğu kişi adaletsiz olduğunu söylüyordu. Sen kadınsın onu nasıl yeneceksin diyorlardı. Ama bence öyle değildi. Kadın olmak yenilgi anlamına mı geliyordu? Hayır öyle bir şey yoktu.

"Oo kim yendi?" dedi içeriye yeni giren Eymen. "Gerçi bu da soru mu kesin Armin kazanmıştır" Üzerinde beyaz bir tişört, mavi bir gömlek ve kot pantolon vardı.

"Eymen, Umay kazandı" dedi Armin yalan söyleyerek.

Benim için yalan söylemişti.

Ona baktım ve gülümseyip ayağa kalktım.

"Şaka yapıyorsun" dedi Eymen şok içinde bana bakarak.

"Hayır şaka falan yapmıyorum Umay kazandı"

"Ya seni yenen beni çiğ çiğ yer" dedi Eymen o sırada Armin ile beraber gülmeye başladık.

"E sende o zaman beni sinirlendirme" dedim gülüşümün arasından.

Asker selamı verdi ve "Emredersiniz komutanım" dedi.

O sırada içeriye Çağla, Eylül ve Miray girdi.

Çağla siyah bir eşofman ve üzerine beyaz crop tarzında bir tişört giymişti. Saçlarını iki yana ayırmıştı ve dağınık bırakmıştı.

Eylül açık mavi crop tarzında bir tişört altınada bol kot pantolon giymişti. Saçlarınıda yarım at kuyruğu yapmış ve topladığı yeri topuz yapmıştı.

Miray beyaz bir tişört ve üzerine siyah üzerinde kocaman bir yıldız olan tulumunu giydirmişlerdi. Saçlarını iki yandan toplayıp topuz yapmışlardı.

Büyük ihtimalle Miray'ı Eylül hazırlamıştı çünkü onun giyim tarzına daha çok uyuyordu.

Miray'ın yanına gittim ve eğildim. Ellerimi oynatarak ona "Çok güzel olmuşsun fıstığım" dedim.

ÇARKIFELEK Where stories live. Discover now