annem eteğimi vermedi|chiscara

Beni benimle bırak

MERHABAAAA ben geldiim Tatilde oldugum icin yazacak vakit bulamadım hic suan en azından bir tane yazmaya calisiyorum. Dondugumde hemen bissuru yazıcamm😁😁
Bir de söyle ki ben bayadır eski bölümleri düzenliyorum yani bastan okumanızı tavsiye ederim çünkü değiştirdiğim ettiğim yerler oldu başta çok düzensiz yazıyordum yani bir sürü yazım yanlışı falan vardı çünkü öylesine yazdığım bir kitaptı ama okunduğu ve sevildiği için düzenleme işine giriştim 😋😋

Ayato'nun ağzından

"Abiiii!"

Ayaka'nın bağırarak bana seslenmesiyle elimdeki kalemi test kitabının üzerine bırakıp geriye doğru yaslandım.

Odama dalmasını beklerken gözlerimi dinlendiriyordum.

Kapının hızla açılmasıyla içeriye girdi. Gözlerimi aralayarak kapının orda duran kız kardeşime baktım. Kaşları çatılmış,gözleri hafif dolmuştu.

"Noldu?"

Yanıma gelerek elindeki telefonu bana doğrulttu
"Tüm arkadaşlarım yıl sonu balosu için elbise bakıyor bana da yeni bir tane alamaz mısın?"

Dudağını büzerek konuştuğunda elindeki telefona baktım. Güzel mavi tonlarında bir elbiseydi.

"Zaten bir elbisen yok mu?"
"Of abi ya o çok eski hep onu giyiyorum zaten! Ne olur yenisini alalımm!!"
Sızlanarak ve dudağını büzerek konuşunca telefonu elimde aldım.
Artık büyüdüğünü ve bu tarz şeylere özendiğini biliyordum.

"Ne kadar ki bu elbise?"
"Ya öyle çok pahalı bir şey değil.. yani.."

Ağzında geveleye geveleye konuştuğunda kaşlarımı çatarak siteyi aşağıya doğru kaydırdım.

Fiyatını gördüğümde gözlerimin büyümesine engel olamadan tekrar kardeşime baktım.

"Bu-"
"Ya abi! Lütfen hemen hayır deme düşün biraz! Tüm arkadaşlarım güzel şeyler giyecek.."

Ağzımı bir şey demek için açsam da sonra biraz düşününce geri kapayıp elimi Ayakanın kafasının üzerine koyup saçlarını karıştırdım.

Bu elbiseyi almak beni aşardı. Hayatımda bu kadar parayı bir arada gördüğümü bile hatırlamıyordum.

"Tamam alırım üzülme olur mu?"
Cevap verdiğimde kafasını hemen kaldırıp boynuma sarıldı.
"Sen bitanesin! Canım abim yahu!"
Yanağıma bir öpücük kondurup odadan sıçrayarak çıktı ve kapımı kapattı.

Onun çıkmasıyla bende sandalyemi yavaşça masama döndürüp sıkıntıyla nefes verdim.

Okuldan sonra zaman buldukça çalışmak için gittiğim yarı zamanlı iş bu elbiseyi zamanında almam için yeterli değildi.

Çalıştığım kafe akşamları bar olarak da görev yapan bir yerdi. Belkide patronumdan gece çalışmak karşılığında biraz daha fazla para isteyebilirdim.

Ben düşüncelerim arasında boğulurken içeriye kapıyı tıklayarak annem girmişti.

"Oğlum.. evde süt bitmişte.. gidip biraz alsan olur mu?"

Burnumdan nefes vererek kafamı sallayarak sandalyemden kalktım.

"Para verir misin?"
Anneme doğru avucumu uzattığımda bana doğru sıkıntıyla baktı.

"Son paramla su faturasını ödedim.."

"Boşversene."
"Oğlum-"