The-38

778 73 151
                                    

Merhabaaaa❤️🤭
Bölüm sınırı 90 oy 250 yorum
Keyifli okumalar....

Taehyung  çiçekleri severdi, küçük evlerinin bahçesinde babasının ektiği sarı çiçekleri hatırlıyordu

Ops! Esta imagem não segue nossas diretrizes de conteúdo. Para continuar a publicação, tente removê-la ou carregar outra.

Taehyung  çiçekleri severdi, küçük evlerinin bahçesinde babasının ektiği sarı çiçekleri hatırlıyordu. Kokuları net değildi ama bir bahar günü babası onları sularken yanına oturmuş ve sarı taç yapraklarına dokunmuştu.

Çok küçüktü, hayatı anlamlandırmaya çalışırken babasını kaybetmişti. Soğuk değildi ama üşüyordu, tenine dokunan sıcak su ve eşinin kanına doladığı kolları bil  bile soğuk hissettiriyordu.  Tüm anıları gri bir toz bulutu gibi hayatına çökmüşken geçmişini düşünmeden edememişti.

Amcası, alfalar, Wonwoo ve onu erkenden bırakıp giden anne ve babası. Onlar hayatta olsaydı her şey çok daha kolay olabilirdi, okula giderdi, daha bilgili bir omega olurdu ve...

Ve sonrasını hayal edemdi omega, çünkü anne ve babası yaşamış olsaydı Seokjin onu hiç bulmamış olurdu. Yüreğini titreten bu düşünce titreyen göz kapaklarını açmasına sebep oldu.

Tüm çektiği acılar, bu zor hayat her şeye rağmen sadece Seokjin olduğu için katlanılabilirdi, sonunda Seokjin'in eşi Taehyung olmak varsa omega hazırdı, aynı zorlukları tekrar yaşamaya ve zorluklar bittiğinde yine eşiyle sarılıp uyumaya razıydı.

Eşinin kolları karnına daha sıkı sarılırken ikisi de sessizlik içinde bekliyordu, ikisi içinde çok zor bir geceydi. 

Taehyung ağlamak istiyordu ama şu an ikisi içinde bu durumun ne kadar zor olduğunu tahmin edebiliyordu, zor bir gece geçirmişlerdi ve bu kez son olmasını diliyordu.

"Neden bu kadar üzgünsün Taehyung-ah." Seokjin'in nemli gözleri eşinin sırtında dolaştı, küvete girdikleri  ilk andan beri yüreği kuş gibi çarpıyordu ama solukları yavaştı, sanki acı çekiyor gibi, sanki mutsuz gibi...

"Üzgün değilim." Bir kaç su damlası sesi odanın içinde ki sessizliğe karışıp dağılırken Taehyung gözlerini her kapattığında o karanlık odada olduğunu eşine açıklayamadı. Açıklamakta istemiyordu zaten bu kabus bitmişti, yıllardır süren bu acı his bu gece sonlanmıştı. Artık omega emindi oraya bir daha asla dönmeyecekti, dönse bile aynı acıları asla ama asla çekmeyecekti.

Seokjin'in Omegası olarak zayıf bir omega değildi. Artı eşine güvenen ve gözü kara bir omegaydı.

"Nasıl hissediyorsun?" Seokjin'in öfkeden kabuk bağlamış dudakları arasından ses tiz bir şekilde çıkarken eşinin küçük karnında yavaşça dolaştırdı ellerini. Taehyung eşinin her şeyi anlamasından ve ona her şeyi anlatmaktan  belli noktada rahatsız olsa da sonuçta ruhları birbirlerine kenetliydi değil mi? Şu an oda eşinin neler hissettiğini anlayabiliyordu. Kaybetmekten korkan ve ona sıkı sıkı kollarını saran alfası aslında zayıftı.

Çünkü koruyamamış ve yetersiz bir alfa gibi hissediyordu.

"Ben farklı hissediyorum Seokjin." Omega kalbinden geçenleri söyleme noktasında çokta açık değildi, üzerine gidince bunu kızgınlığın ardına gizlenerek söylerdi ama şimdi tüm hislerini anlatmak istiyordu.

YOUR EYES TELL~tjOnde histórias criam vida. Descubra agora