09

115 13 138
                                    

Parti gecesinin üzerinden bir ay geçmişti ve Ginny ile Pansy hâlâ Astronomi Kulesi'nde gizli gizli buluşmaya devam ediyorlardı. Pansy'nin Ginny'ye karşı olan duyguları artıyordu ve Ginny de birkaç aydır arkadaşı olan Slytherin'e karşı arkadaşlıktan öte duygular besliyor olduğunu düşünmüyor değildi.

Son bir ay içerisinde Pansy, Ginny'nin gözüne her zamankinden daha çekici gözükmeye başlamıştı. Zaten Pansy'nin güzel bir kız olduğunu biliyordu, bütün Hogwarts bunun farkındaydı, ama Ginny kendisini olup olmadık anlarda Pansy Parkinson'a dalmış halde buluyordu.

Yemeklerde, kütüphanede veya öylesine sohbet ederken kızı büyülenmiş gibi izliyordu Ginny. Bazen bunu yaptığının farkına bile varmıyordu ve farkına vardığında ise bu davranışının nedenini sorgulamaya başlıyordu. Bazen beyni, ona Pansy'den hoşlandığını ve onu öpmek istediğini bağırsa da Ginny başlarda bunu inkar etmişti. Fakat sonralarda yavaş yavaş bu durumu kabullenmeye başlamıştı. Daha birkaç ay önce en büyük düşmanı olan Pansy Parkinson'dan hoşlanıyor gibiydi. Birkaç ay içinde Pansy resmen evrim geçirmişti. Artık kan ayrımcılığı yapmıyor, Ginny'nin birlikte takıldığı Harry, Ron ve Hermione'yle karşılaştığında onlara da selam veriyor, gülümsüyordu. Birkaç kez ortalıkta kimse yokken Hermione ile normal bir şekilde konuştuğu bile olmuştu.

Bütün bunlar ve Pansy'nin kendisi, Ginny'yi oldukça fazla etkilemişti. Gece yatağına yattığında Pansy ile o günkü buluşmalarını düşünmeye engel olamıyordu. Pansy konuşurken gözlerinin kızın dudaklarına kayması Ginny'yi fena halde utandırıyordu.

"Nott! Hey, Nott!"

Elinde bir paket Bertie Botts şekerlemesiyle Slytherin ortak salonuna doğru yürümekte olan Theodore Nott, birinin adını seslenmesiyle adımlarını durdurdu. Ona seslenen kişinin kim olduğunu görmek için etrafına bakındı ve koridorun biraz ileride sağa dönen kısmında başını eğmiş, ona bakan kızıl kafayı gördü. Onun yanına gitti ve "Selam Weasley," dedi sırıtarak.

"Selam Nott," dedi Ginny. "Pansy'nin nerede olduğunu biliyor musun? Onu bugün yemeklerde falan hiç göremedim."

"Pansy mi?" dedi Theo kaşlarını kaldırarak. "Neden? Ona iletmemi istediğin bir şey varsa, söyle yeter."

"Sadece nerede olduğunu merak ediyorum Nott," dedi Ginny sabırsızca.

"Biraz hasta," dedi Theo. "Yatakhanede dinleniyor, eh, sen de oraya gidemeyeceğine göre..."

"Teşekkürler," dedi Ginny başını sallayarak. Ve Theo'nun cevap vermesine fırsat kalmadan hızlı adımlarla oradan uzaklaştı.

Arkasında sırıtan Theo'dan habersizdi.

***

"Hey, Ginny! Ginny, bekle!"

Hermione, akşam yemeğinden bir saat kadar sonra koridorda hızla yürüyen Ginny'yi gördüğünde ona seslenerek adımlarını hızlandırdı.

Hızlı adımlarla Ginny'ye yetiştiğinde "Ne acelen var?" dedi. "Nereye gidiyorsun?"

"Zindanlara," dedi Ginny sadece.

"Peki neden?" diye sordu Hermione.

"Pansy'yı görmem lazım."

"Ama siz Astronomi Kulesi'nde buluşmuyor muydunuz?"

"Evet, ama bugün hastaymış, Nott'tan öğrendim. Bütün gün onu hiçbir yerde göremeyince merak ettim," diye açıkladı Ginny.

"E yarın buluşun o zaman siz de," dedi Hermione. "İlla her gün birbirinizi görmeniz mi lazım?"

Ginny'nin adımları duraksadı, yürümeye devam ettiğinde yavaşlamıştı. "Canım onu görmek istedi," dedi kısık sesle. "Bu yüzden... yatakhanesine gidecektim..."

heart to heart (ginny weasley × pansy parkinson)Where stories live. Discover now