What If What We See Is A Lie?

-Solo-

Jennie annesine her yıl mavi gül alıyordu. Annesini ülkenin en iyi doktorların eline teslim etmişti. Ruby buna karışmadı ama aklından bir sürü şeyin geçtiği kesindi.

Solo

-12 Kasım 2018-
Jennie blackpinkte solo çıkış yapacak ilk üyeydi, heyecanlıydı, mutluydu, endişeliydi...

-Jennie Solo Debut-
"D-Day"
Jennie'nin Solosu'nun sözleri ne kadar evraklar üzerinde "Teddy Park tarafından yazılmıştır" yazsa da şarkısını o yazmıştı. Kalbini şarkıya aktarmıştı.

♪holloin ge joha, nan nadawoya hanika♪

(Yalnız kalmayı seviyorum çünkü kendime karşı dürüst olmalıyım)

♪jayuloun balamcheolom guleum wie byeoldeulcheolom♪

(Esen rüzgar gibi, bulutların üzerinde ki yıldızları gibi)

♪meoli gago sipeo balgge bichnagu sipeo, now I'm going solo♪

(Uzaklara gitmek istiyorum ışıl ışıl parlamak istiyorum, şimdi tek başıma parlıyorum.)

[♪Bicheu nanneun SOLO♪]

(Tek başıma parlıyorum.)

Jennie'nin yazmış olduğu bu şarkının ne kadar rekor kırdığı hakkında konuşmak istemiyorum. Kısacası Jennie'nin başarısından bahsetmek bile istemiyorum, konuşursam ağzım ağrır, yazarsam elim yorulur. En fazla da şarj biter..

__________________________________________

Ruby ve yalanı size saçma gelmiş olmalı.
Jennie ve Ruby'nin annesi yıllarca tek taraflı aşkını çektiği bir adamla evlendi. Ama o adam gerçek hayatta göründüğü gibi evde asla o tatlı, nazik, kibar kişi değildi. O zengin olmadığı gerçeğini kabullenmek istemediği için namusunu satan bir pislikti, Nerede daha çok para olursa orada olur. Bir kızı olunca da (Ruby hayata gelince) kızını büyütürken hep onun çalıştığı işi beğendirerek büyüttü. Kızını kendisi gibi yapmak istiyordu. Ruby gerçekten de babasının istediği şeyi yaptı hem de fazlasıyla.

Ruby'nin annesi bunu çekemedi. Hem eşi hem kızı birbirinden kötüydü.
Ve o yıllardır sebebi bilinmeyen bir felç içinde, Ruby sebebi bilmiyor da değildi.

Annesinin uyanmasını istemesinin sebebi buna bağlıydı belki, bunun arkasındaki gerçeği ben bile bilmiyorum. Hikayenin yazarı olarak, ben de bilmiyorum.

-2019- [Coachella]
Blackpink, Coachella'ya davet edilen ilk kız grubuydu. Üyeler heyecanlı ve tedirgindi.

Harika bir şekilde performans sergiledi dördü de. Daha da çok beğeni almaya başladılar, Jennie blackpink debut yaptıktan iki hafta sonra en nefret edilen K-pop idolü seçildi. Öyle de kaldı. Bir kere bile değişmedi bu birincilik, nefret edildiği kadar ünlüydü. Ünlü olmak sadece sevenlerin olması değil.
Sevenin kadar nefret edenin olunca o zaman bil, ünlü olduğunu.

Ruby'nin yapmak istediği şuydu: annesini öldürmek. Eskiden ne yaptıysa annesinin tekrar konuşmasını istemiyordu, ilaçlar aksatıyordu annesi onun elleri altındayken, ama nasıl olduysa Jennie annesine bakmaya başlamıştı. Başka plana geçmeliydi Ruby.

Arkadaş değil aileydi onlar. Birbirlerini her türde desteklemeye hazırdı Rosé, Lisa, Jisoo, Jennie. Geçen her gün birbirlerine daha çok bağlanıyorlar.
Rosé
ailesini çok seviyordu. Tatlı bir kızdı, pozitif, yemek yemeyi sever, sarışın ve basit bir kızdı. Gitar çalmayı sever, köpeğini sever, onu tanıdığınızda samimi olduğunu bileceğiniz bir kızdı.

Lisa
Annesiyle büyümüştü, küçüklüğünden beri dansa ilgisi var, rap yapmayı sever. Sadık ve eğlenceli birisiydi. Grubun en küçüğü olmasına rağmen herkesi güldürmeyi başaran tek kişiydi.

Jisoo
bir aile ortamında büyümedi. Yetimhanedeydi. Ara sıra kendisinden büyük bir kız onu ziyaret etmeye gelirdi. O kızın adı Jane'di. Jisoo onu çok severdi. Aralarında bağ varmış gibi hissediyordu. Onun nesi oluyordu peki? Yetimhaneden onun yanına taşınmıştı ve YG'ye katıldı. Bir gün şirkette prova yaparken bilinmez numara aradı, sanırım polisti. Jane'in telefonundan sadece Jisoo'nun numarası bulunmuştu. Evet. Ruby kendi numarasını Jane'in telefonundan silmeyi ihmal etmedi. Sadece jisoo'nun numarası kaldı. Jisoo cevap verince evde Jane'in cesedi bulunduğunu söyledi polis. Ne kadar depresyona uğrasa da çıkmıştı ondan Jisoo. Çünkü Jane ona aralarındaki bağı hiç söylememişti. Yaş farkıyla Arkadaş olmuşlardı sadece. O kadarını biliyordu Jisoo.

-To Be Continued-
-Devam Edecektir-