Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
pink martini - sway
lana del rey - say yes to heaven
♫
Gün sonunda başımı yaslamak istediğim sadece senin omzun, kalbimi bırakmak istediğim sadece senin avuç için.
♫
Büyük bir hevesle aldığım ancak istediğim kadar yoğun kullanamadığım toz pembe ajandamın bir sayfasında kocaman harflerle SARP'IN DOĞUM GÜNÜ yazıyordu. Etrafına da koyu pembe tükenmez kalemle minik kalpler çizmiştim.
Arkasındaki sayfada ise üzeri karalanmış bir sürü yazı vardı, aklıma gelen fikirlerdi bunlar. Sarp'ın ağzını gizlice aradıktan ve Talha'yla Efe'yi sorguladıktan sonra bir çoğunu elemek zorunda kalmıştım.
Sıkıntıyla nefesimi verdikten sonra parmak uçlarımla kafa derime işkence etmeyi bıraktım ve çalışma masamın üzerine yığılıverdim. Yapacak çok şey vardı.
Sarp için tabii ki tüm yorgunluğa, çekilecek tüm çilelere değerdi ancak kusursuz olmasını istiyordum, bu da beni strese sokuyordu. Ne yaparsam yapayım beğeneceğini biliyordum ama birlikte kutlayacağımız ilk doğum günüydü, ona ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyordum.
Bir de sevgili oluşumuzun neredeyse üçüncü ayı olacaktı, 19 Ocak Talha'nın doğum günüydü, 17 Nisan Sarp'ın.
Ben de bunun için nisan ayının başında kollarımı sıvamıştım. 1 Nisan'da ajandaya kalpleri çizmiş, ufaktan Sarp'ın ağzını aramaya başlamıştım ama cin gibiydi. İki haftadan uzun bir süre olmasına rağmen sorularımın nereye varacağını biliyordu ve beni bir kitap gibi okuyordu.
Bu hâli ona olan aşkımı kabartsa da sinirimi bozduğu bir gerçekti. Zaten sürprizler konusunda kendime güvenmiyordum, böyle yaparak iyice işimi baltalıyordu.
Onlarca başarısız denemenin arasında sadece bir başarı elde etmiştim, o da yanlışlıkla beğendiği bir tişörtün ekran görünütüsünü alayım mı? diye sormak için bana attığında olmuştu. Attığı anda da havada kapmıştım tabii, ona bu tişörtü ben alacaktım. Elbette tek hediyem bu değildi.
Sarp ise ne zaman pes edip doğum günü konusunu açsam abartmamamı söylüyordu. Bana.
Bana uğraşma diyordu, hem de arkadaşlarımın doğum gününde ne kadar özen gösterdiğimi bile bile. Bir kere sinirime hâkim olamayıp "Uğraşmayıp da ne yapacağım?" diye çıkışmıştım. "Sen benim sevgilim değil misin, senin için özenmeyeceğim de kimin için özeneceğim?"
