inan bilmiyorum
beomgyu: jungsu neredesin lan
seni aramaktan telefonun sarjı bitti amk
kuyulara mı düstün neredesin
taehyun: lütfen biri jungsu itini bulsun
soobin: noluyo yine amk
naptı niye arıyosunuz
beomgyu: sinemaya gidicez dedik herif ortada yok
biletlere maası yatırdım amk
jungsu: ay geldik ne bagırıyosunuz be
uyumusum
taehyun: götünü kaldır da gel
jungsu: gelemem😘
beomgyu: NE DEMEK GELEMEM
jungsu: simdi söyle oldu
ben bi date ayarladım.
soobin: yuh ne
kim lan
ne ara amk
jungsu: söylerim ama
tepinmeyin amk
taehyun: su kafedeki eleman dimi amk
jungsu: evet😉😉😉
jooyeon
soobin: jooyeon mu
jungsu: evet
beomgyu: YA SABIR
bileti katlar götüme sokarım artık sagol
jungsu: ay agla bi de istersen
gül gibi cocuk bulmusum senin gibi ucubeyle sinemaya mı giderim
taehyun: tokatlarım seni bak
jungsu: onu baskası yapıcak🤩🤩
soobin: inanamıyorum sana amk
beomgyu: ıy ya
yürüyen cinsellik
tamam siktir git
taehyunumla giderim ben
soobin: siz cok uslu durucaksınız cünkü
taehyun: sapsın diye kıskanıyosun bence
soobin: ne kıskanıcam amk
jungsu: sen napıcaksın soobin
soobin: yeonjunla nehre gidicez
beomgyu: AAAAAAAMKKKKKK SJZJWKCKELCMELSKEKXLELC
HAYIRLI ISLER
soobin: sinemaya kadar gelir bogarım seni bak
beomgyu: herkes bana calısıyo ya
nefret mi ediyosunuz benden
jungsu: e evet??
ne salak bi soru bu amk
taehyun: grupta sap yokmus ben yanlıs anlamısım ya
soobin: sıra sana da gelicek emin olabilirsin
taehyun: gelsin🤲🏻
iyi eglenceler canım
soobin: neyse
cıkıyorum yeonjunu alıcam
jungsu: 🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈
soobin: burnunla vedalas
jungsu: BURNUMDAN UZAK DUR UCUBE
soobin: :/
**
"
Böyle üsümeyeceğine emin misin?" şüphe dolu bakışlarıyla Yeonjun'a baktığında Yeonjun kendinden emin bir şekilde gülümsedi ve kafasını salladı. "Eminim." emin değildi. Emin olmanın yakınından bile geçmiyordu. Bir anlık gazla kısa kollu bir tişörtle çıkmış ve dışarı çıkar çıkmaz bunun yanlış bir karar olduğunu anlasa da vazgeçmek için geç kalmıştı. Bu yüzden yalnızca yalandan gülümsemeler sunuyor ve üşümüyormuş gibi davranmaya çalışıyordu. Soobin ise onun tam tersiydi. Uzun kollu ve epey bol olan kapüşonlu gri bir üst giymişti. Altında ise eşofmanı vardı ve Yeonjun'un aksine çok rahat görünüyordu. Yeonjun bir kendi altındaki yırtık dar kotuna, bir de Soobin'in eşofmanına baktı. "Peki o zaman." arabayı kilitleyip anahtarı cebine yerleştirdi ve Yeonjun'un yanından yürümeye başladı. Bir yandan da elindeki dolu poşeti sallıyordu.
