32.

1K 85 26
                                    

Ahenk: Git evimin önünden.

Gül: Özlüyorum sonra,yastığa başımı rahat koyamıyorum.

Ahenk: Beni görmüyorsun bile.

Gül: Seni görmek istiyorum,ama buna lüzum mu var?

Ahenk: Ne?

Gül: Yani,sana olan özlemimin geçmesi için illa seni görmeme gerek yok.

Gül: Sana yakın olduğum her an özlemim yatışıyor benim.

Gül: Bir nebze de olsa...

Ahenk: Tamam,git artık.

Ahenk: Camı ve perdeyi açıp evi havalandırmak istiyorum.

Gül: Ahenk,sen utanıyor musun?

Gül: Bu yüzden mi korku filmlerindeki gibi ufacık açıp perdeyi,sonra beni gözetliyorsun?

Gül: Ben buradayım diye evi havalandırmaktan vazgeçtin resmen,gerçekten utanıyorsun.

Ahenk: Sherlock Holmes,tebrikler.

Ahenk: Azad et beni artık.

Gül: Biliyor musun,çok hoşuma gitti.

Gül: Kapıyı aç da yanına geleyim.

Ahenk: Ne saçmalıyorsun?

Gül: Yakından göreyim,nasıl utanıyorsun.

Ahenk: Evime falan gelme.

Gül: Sen benimkine gel?

Gül: Farklı koltuklara oturalım.

Gül: Sonra

Ahenk: Sus.

Ahenk: Çok konuşuyorsun.

Ahenk: Utanıyorum tamam mı,git başımdan.

Gül: Benim güzel Ahenk'im,utanacak ne var bunda.

Ahenk: Bir kızdan etkilendim,bu tiksinç bir şey.

Ahenk: Ayrıca seni sevmiyorum bile.

Ahenk: Bedenin ilgimi çekti sanırım.

Ahenk: Zaten ne olacak başka?

Ahenk: Senin gibi birine aşık mı olacaktım?

Gül: Nasılmış?

Ahenk: Ne nasılmış?

Gül: Benim gibi biri,nasılmış ki?

Ahenk: Aptal bir aşıksın,paran yok mesela.Gurursuzun tekisin,gel diyorum geliyor,git diyorum gidiyorsun.

Ahenk: Salak diyoruz,halk arasında.

Gül: Aşık birinde akıl ne gezer? Benim kabulümdür bu.

Ahenk: Edebiyata bürünmüş hâli.

Ahenk: Aşk salaklıktan başka bir şey değil.

Gül: Daha evvel de söylemiştim.

Ahenk: Neyi?

Gül: Aşkı hiç tatmayan birine aşkı anlatmanın,bir sağıra şarkılar söylemek gibi bir şey olduğunu.

Gül: İmkansız olduğunu.

Gül: Sen sağırsın.

Gül: Ve ben durmaksızın dilimde bir şarkı,peşindeyim.

Gül: Aptallık olan bu.

Gül: Aşkım değil.

Ahenk: Git evimin önünden.

Gül: Aşağı terlik de at tam olsun.

Ahenk: Saksı atacağım.

Gül: O da olur.

Ahenk: Saksıda bir gül almalı,sonra ayaklarının önüne atmalı,manidar olur.

Gül: İsmimin somut hâli.

Gül: Gerek yok,ben onun kadar paramparçayım zaten çoktan.

Gül: Hem değer mi? Benim gibi birine.

Ahenk: Haklısın.

Gül: Ahenk.

Ahenk: ?

Gül: Bir kızdan etkilenmek tiksinç değil.

Gül: Korktuğun için böyle davrandığını biliyorum,seni çok iyi tanıyorum.

Ahenk: Korktuğum falan yok.

Gül: Gözlerinde görüyorum.

Gül: Korkuyor,beni yaralamaya ve uzaklaştırmaya çalışıyorsun.

Gül: Oysaki başarılısın,perdeyi aralasan yine kaldırımda ağlayarak seninle konuştuğuma şahit olursun.

Ahenk: O zaman neden çekip gitmiyorsun hâlâ?

Gül: Saksı düştüğünde,güle zeval gelir,belki toprağından kopar,ölür.

Gül: Ama senin olmaya devam eder.

Ahenk: Ne anlatmaya çalışıyorsun?

Gül: Demem o ki,beni ne kadar yaralarsan yarala,bir saksı gibi onlarca parçaya böl yüreğimi ya da,senden uzaklaşmam,senin olmaya devam ederim.

Gül: Tıpkı gerçek bir gül gibi.

Zelzele (GxG)Where stories live. Discover now