Yaşıtlarına göre kafası geç gelişen Seungmin ve öfke problemleri olan Jeongin
"Sıcaklık kucaklayacağım seni
Sakın ha bırakma beni
O güzel gülümsemenin yüzünden düşmemesini sağlayacağım"
Jeongseung
Minchan Hyunsung Changlix
Yaklaşık iki ay geçmiş. Bu iki ayda Jeongin eve dönmüştü. Babası ile tekrar kavgalar edip bir kavgada fazlasıyla kötü nöbet geçirmesi ile Minho onu evden çıkarmıştı. Bir daha o eve gitmeyeceksin diyerek kendi evine götürmüştü. O olaydan üç hafta sonra ise doğum günü olması ile tamamen özgür hale gelmişti. Seungmin ise Chan ile kalmaya devam ediyordu. Arada annesi yüzünden üzülsede artık daha azdı.
Şuan ise ikili Chan'ın evinde önlerindeki laptopun başındaydılar. "Ay Jeongin bakamıcam ben! Sen söyle" diyerek arkasına yaslanıp gözlerini kapattı Seungmin. Jeongin ona gülüp siteye girdi. Seungmin'in resim yarışmasının sonuçları bugün açıklanıyordu. Jeongin sayfanın yüklenmesi ile sonuçları açtı. Sayfanın açılması ve birincinin ismini okuması ile kocaman güldü.
"Seungmin! Kazanmışsın Seungmin!". Seungmin şaşkınlıkla gözlerini açıp ekrana baktı o hala inanamazken Jeongin yerinden kalktı. "Tanrım birinci olmuşsun!". Seungmin kahkaha atarak yerinden kalkmış etrafında dönerek zıplamaya başlamıştı. "Kazandım! Kazandım! Birinci oldum! Yaşasın!".
Jeongin yüzündeki gülümseme ile onu izlerken Seungmin ona dönüp boynuna sarıldı. "Teşekkür ederim Jeongin! Sen cesaret vermesen katılamazdım". Jeongin saçlarını okşayıp küçük öpücük bıraktı "Hep yanındayım Seungmin. Seninle gurur duyuyorum".
Seungmin gülüp kollarını sıkılaştırdı "Keşke annemde duysa". "Anneni bilmem ama ben çok gurur duyuyorum". İkili sesin sahibine bakdı. Chan kapının önünde kollarını iki yana açmış bir şekilde duruyordu. Seungmin'in düşen suratı düzelirken hızla ona da sarıldı. "Tebrik ederim bebeğim harika bir iş çıkardın".
"Ay gerçekten hayal gibi. Ben gerçekten birinci oldum. Birinci!". Onun tatlı haline gülüp "Akşam diğerlerini bize çağıralım. Hem görüşmüş oluruz hem seni tebrik ederiz". "Yaa çok güzel olur ki".
Akşam hepsinin toplanması ile evde gürültü hakimdi. Felix Seungmin'in birinci olduğunu duyunca üstüne atlayıp sevinç çığlıkları atmıştı. Diğerleri onlara gülerken Minho en kenarda tek başına oturan Chan'ın yanına geçti. Diğerleri izlerken "Seungmin için çok mutlu oldum. Gerçekten yetenekli" dedi.
Chan başını sallamış "Cidden öyle. Jeongin'e teşekkür borçluyuz o olmasa Seungmin kendine bu kadar güvenmezdi". Minho tekrar diğerlerine dönüp "Siz de hep onunlasınız. Felix'in nasıl sevindiğini baksana". Chan gülmüş "Öyle cidden. Seungmin bizim için çok özel. Grubun ışığı gibi. İlk başta bizden çok çekinirdi onu kabul etmeyeceğimizden korkardı ama biz onu bu şekilde sevdik".
Minho'nun gözleri Jeongin'e giderken "Bizim için aynısı Jeongin. O da bize hiç yüz vermezdi. Yani ben zaten küçüklüğümde beri tanıyorum ama hiç yakın olmazdı. Ama üçümüzde peşini hiç bırakmadık". "Böyle konuşunca ebeveyin gibi hissettim". Minho kahkaha atmış "Evli çift olduk o zaman" demişti. Chan kaşlarını kaldırırken "Nasıl yani?" diye sordu. Minho omuz silkmiş "Ne anladıysan" diyerek kalkıp Jisung'un yanına geçmişti.
Geç vakte kadar birlikte takılmış sonra evlere dağılmışlardı. Jeongin ve Seungmin de boş sokaklarda dolanıyordu. Birleşik elleriyle ilerlerken Seungmin şarkı mırırdanıyordu. Gördüğü park ile dururken heyecanla Jeongin'e döndü. "Jeongin! Parka gidelim mi?"
"Gidelim güzelim". Seungmin bununla kocaman gülüp önden koşarak parka girmişti. Salıncağa oturup, ayaklarını sallayarak onu bekledi. Jeongin gülerek arkasına geçmiş ve genci sallamaya başlamıştı. İyice yukarı çıkması ile Seungmin kahkaha atıyordu. "Çok seviyorum salıncağı. Uçuyomuş gibi oluyor. Ay şuan yıldızlar çok güzel Jeongin!".
Jeongin de kafasını kaldırıp gökyüzüne baktılar "Evet çok hoşlar". "Yıldızları izlemeye çok seviyorum! Çok ilham vericiler". Jeongin bakışlarını salıncaktakine çevirip "Ben en çok senin gözündeki yıldızları seviyorum". Seungmin ona dönmeye çalışarak "Gözümdeki yıldızlar mi?" diye sordu merakla.
"Evet. Güldüğün de ortaya çıkıyorlar ve ben onları izlemeye çok seviyorum". Seungmin kızarık yanakları ile önüne dönmüş "O zaman her zaman güleceğim" demişti. Jeongin bununla titrek bir nefes verip salıncağı durdurdu. Seungmin'in karşısına geçtiğinde genç ona merakla bakıyordu. Önünde diz çöküp ellerini kavradı.
"Seungmin biliyorsun neredeyse iki ayı geçik flört ediyoruz. Benle mutlu musun? Gerçekten seviyor musun beni?". Seungmin ellerini kavrayan eller ile ısınırken "Çok seviyorum seni Jeongin. Gerçekten. Bu iki ay benim çok güzeldi". Jeongin gülüşüne engel olamazken "O zaman artık sevgilim olur musun?"
Seungmin ilk başta şaşkınlıkla kalsada hemen kendine gelip Jeongin'in boynuna sarılmıştı. "Evet! Olurum! Ay çok mutluyum!" Ellerinden birini kalbine tutup "Pum! Pum! diye çok hızlı atıyor bak". Jeongin onun tatlı tepkisine gülüp beline sarıldı. Seungmin'i kucağına alarak etrafında döndürdü.
"Tanrım Seungmin. Sen şuan gerçekten benim sevgilim misin? Ah benimde kalbim çok hızlı". Seungmin yere inerken gülmüş "Bende çok mutluyum. Ben gerçekten birinin bu şekilde olmama rağmen seveceğini hiç düşünmemiştim". Jeongin elini gencin yanağına atıp "Ama çok seviyorum seni. Hemde çok".
Yüzünü Seungmin'in yüzüne yaklaştırıp hem dudaklarına hem gözlerinin içine bakıyordu. Seungmin anlayarak titrek bir nefes verip boynundaki ellerini sıkılaştırdı. Gözlerini kapatması ile Jeongin aralarındaki mesafeyi sıfıra indirdi. İlk bir kaç saniye birbirlerinin dudaklarında dinlenmiş ilk hareket ettiren Jeongin olmuştu.
Seungmin'in alt dudağını kavrayıp emmeye başlamış Seungmin ise aynısı üst dudağına uygulamıştı. Jeongin belindeki ellerini bacaklarına götürüp tek seferde Seungmin'i kucağına aldı. Seungmin sırtını duvara yaslarken öpmeye devam ediyordu. Nefessiz kalan Seungmin ilk çekilen olurken Jeongin yüzüne minik kelebek öpücükleri kondurmaya başladı. En son dudağına küçük bir öpücük kondurup geri çekildi.
İkili nefeslerini düzene sokmaya çalışırken, Seungmin kızarık suratını Jeongin boynuna gömerek saklamaya çalıştı. Jeongin ona gülerken "Seungmin çok tatlısın" dedi. Seungmin omzuna vurmuş "Sus ya! Bayılcamı sandım". Jeongin bununla daha çok gülerken genci kucağından indirdi. "Sevgili olduğumuz geceyi daha uzun yaşamak isterdim ama biraz daha geç kalırsak Chan hyung beni öldürecek".
Seungmin bununla gülüp ellerini birleştirdi. Yol boyunca ise birbirlerini öpüp sarılmışlardı.
----
AAAAAAA NE YAZDİM BEN AAAAAAA
ay ben öpüşme yazamıyorum OLSUN ÖPÜŞTÜLER
AY HASTA HASTA SİZİN İCİN BUNU YAZDİM OY YORUM NE VARSA YOLLAYIN
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hayır bir foto yüzünden keko Jeongin ve elit Seungmin yazmayacaksın Hayır çok fazla ficin var yapma bunu
