Özel bölüm''

1K 108 142
                                    

Havanın oldukça güzel olduğu bir gündü. Hala sıcak olan hava, etrafta ki sarı, kırmızı yapraklar insanları dışarı çıkarıyor keyifli zamanlar geçirmelerini sağlıyordu.

Bu havanın enerjisini oldukça almış olan beden, kulağında çalan en sevdiği sesin kendisine yazdığı şarkıyı mırıldanarak merdivenlerden indi.

Çıktığı atölyeden evine doğru ilerleyeceği sıra gördüğü beden ile kaşları havaya kalktı.

Duvara yaslanmış, elleri cebinde ona göz kırpan siyah saçlı ile kıkırdadı. Minik hızlı adımlarla ona ilerleyip sıkıca boynuna sarıldı.

"Jeonginim! Çok özledim seni ki. Sen özledin mi beni?". Başını geriye itip merakla gözlerine baktı.

Jeongin gülüp dudaklarına özlem öpücüğü bıraktı. "Çok özledim tabiki güzelim, tüm gün saat gelsin diye bekledim".

"Yaa". Jeongin tepkisine gülmüş, zarif elini tutarak ilerlemeye başlamıştı. Seungmin merakla kaşlarını havaya kaldırdı. "Bir yere mi gideceğiz Jeongin?".

"Evet seni randevuya çıkarıyorum". Göz kırpan sevgilisi ile gülüp önüne döndü.

"Nasıldı peki günün?" diye sorması ile heyecanla ona döndü. "Bugün bir çocuk geldi Jeongin! Aynı benim gibi biliyor musun? Çok sevdim ben onu, yakın arkadaş olduk bence biz. Ya ben ona yardım etmeyi çok istiyorum ki, çok yetenekli çünkü. Jeongin beni sevmiştir değil mi?".

Jeongin onun saçlarını geriye tarayıp okşadı. "Sevmiştir tabi ki güzelim. Seni kim sevemez ki?".
"Di mi bencede" diyen Seungmin ile güldü.

İlerledikleri yol kurumuş yere düşmüş yapraklar ile doluydu. Heyecanla "Jeongin bak bak şimdi!" diyen beden heyecanla yapraklara basıp çıkan ses ile gülmüştü.

Jeongin gülüp ona ortak olmuş zıplayarak, yapraklara basarak ilerlemeye başlamışlardı.

Bir yaprağa daha basan Seungmin çıkmayan ses ile gözlerini kırpıştırdı. Bir kaç kez daha basarken gene çıkmayan ses ile "Jeongin sesi çıkmadı ki bunun" dedi yanaklarını şişirip.

"O zaman şurada olanları deneyelim bebeğim" diyen Jeongin ile başını sallayıp devam etti.

Tekrar çıkan sesler ile mutlulukla yoluna devam ederken Jeongin onun bu tatlı haline güldü.

"Of Jeongin daha ne kadar var?" diyen sıkılmış diyen ses ile güldü. "Beş dakikaya oradayız bebeğim, sabırlı ol" dedi.

Seungmin başını sallayıp birleşik ellerini sallayarak yoluna devam etti. Bir kaç dakika sonra önünde durdukları büyük bina ile gözlerini kırpıştırdı.

Kenarda gördüğü tabela ile gözlerini açmış, şaşkınlıkla Jeongin'e dönmüştü. "Jeongin burası gitmeyi çok istediğim sergi değil mi?" diye sordu.

Jeongin gülüp başını salladı "Evet güzelim, çok istiyordun o yüzden bizim için ayarladım".

Sıkıca boynuna sarıldı, Jeongin de anında elleri ait olduğu yere giderken Seungmin yanaklarına öpücükler kondurdu.

"Teşekkürler ederim, of çok teşekkür ederim Jeonginimm".

Jeongin de gülüp başını geriye itmiş dudaklarını büzüp "Teşekkür öpücüğü lütfen" demişti. Seungmin kahkaha attı "Şapşal".

Parmak uçlarında kalkıp dudaklarına minik bir öpücük bıraktı. Jeongin tutmadığı gülüşü ile burnunun ucunu öpüp "Asıl şapşal sensin" dedi.

Seungmin kıkırdadı, elinden tuttuğu siyahlı ile heyecanla içeri girdi. Büyük, hoş tabloların olduğu geniş alan ile parlayan gözlerle etrafına bakındı.

Hug Me // Seungin ✓Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora