XXIV. Tehlikeli Bir Cadı🐈‍⬛

939 203 63
                                    

Minho, açılan kapıya dönüp bakarken içeri giren telaşlı Seungmin ve ona göre daha sakin olan Jeongin'e gülümsemişti.

"Nasıl oldu?" dedi Seungmin ilk olarak. Yatağın başına gelmiş, gencin alnına avucunu yaslamıştı.

"Daha iyi. Kolunda kırık var. İç kanama yaşadı mı diye bakıyorlar. Başını da çarpmış, o yüzden bir gece kalmamız gerekiyor." dediğinde Seungmin yatağın yanına çökmüş, Felix'in elini tutup üstüne öpücük bırakmıştı. "Çabuk uyan, bir şeyin de çıkmasın." derken alçılı koluna da acıyla bakmıştı.

"Ne kazası?" dedi Jeongin köşede dikilmeye devam ederken.

"Bisikletle giderken motor çarpmış. Motorcu da yan odada kalıyor. Onun durumu da belli değil."

"Refakatçisi var mı?" dedi Jeongin. Minho dudak büzmüş, bilmediğini ifade etmişti. Jeongin "Onun durumunu da bir sorayım." diyerek odadan çıkarken Minho arkasından gülümsedi.

"Melek mi bu çocuk?" dedi iç çekip.

"Çok güzel bir kalbi var." dedi Seungmin Minho'ya dönüp. "Sakın kalbini kırma onun. Yoksa ateş çemberini ben hazırlarım."

"Pekala, her durumda beni yakmakla tehdit etmeniz travmatik." dedi Minho yüzünü buruşturup.

"Doğaüstü varlıkla nasıl baş edilir bilmiyorum."

"Felix benden daha karmaşık." dedi Minho. "İçindeki insan yanından gelen hain planlar ve cadı yanından gelen karanlık güçler, onu iyi bir cadıdan çok tehlikeli bir cadıya çeviriyor. Kendine ve ona dikkat etsen iyi edersin." dedi Minho. Bunu korkutmak için dememişti, gerçekten Seungmin için söylemişti.

"Bana kendi kolyesini verdi." dedi Seungmin boynundaki pentagramı gösterip. "Sözümüz de var."

"Umarım Felix sana umduğun gibi bir aşk yaşatır, Seungmin."

İkisi sessizleşirken Felix kıpırdamaya başlamıştı. "Lix?" dedi Seungmin elini okşayıp.

"Seung..." Seungmin pürüzlü sesi duyarken gülümsedi. "Buradayım. Ağrın var mı?" derken doktor çağırma butonuna basmıştı.

"Var." diyerek sonunda gözlerini tamamen açmış ve boğazını temizlemişti. "Kalbimde bir ağrı var, Seungmin. Benden korkuyorsun."

"Hayır, nereden çıktı?" Seungmin kaşlarını çatarken Felix ona baktı. "Cadı'yı dinlerken, benden korktun."

"Korkmadım." dedi Seungmin. "Sadece ürperdim. Sen herkesin düşündüğünün aksine güzel bir kalbi içinde saklıyorsun, Lix. Göstermemen, ya da abinle upraşıp durman seni tehlikeli yapmaz. Öyle olduğunu varsaydığım an irkildim ama öyle değilsin." Seungmin telaşla ona bakarken Minho ayaklandı.

Sessizce odadan çıktığında Jeongin'le koridorda karşılaştılar.

"Motorcu da iyiymiş. Kuryeciymiş. Patronu yanında. Neden odadan çıktın?"

"Seungmin Felix'ten korktu." dediğinde Jeongin kaşlarını çattı. "Ne?"

"Felix'in ne kadar tehlikeli bir cadı olduğundan bahsettim ve Seungmin korktu. Felix de bunun acısını kalbimde hissettiğini söyleyerek uyandı. Bunu araştırmam gerekecek." dediğinde Jeongin kaşlarını olabilirmiş gibi daha da çattı.

"Neyi?"

"Kalbindeki acının sebebini." derken küçüğünü kollarının arasına aldı Minho. "Sizin acınız, korkunuz bize etki bırakıyor mu acaba, onu merak ediyorum."

"Kaç kere gece korkuyla uyandım, hissettin mi onları?"

"Genelde hepsinde uyanıktım ve kabus gördüğünğ fark ediyordum." dedi Minho onun saçlarını okşayıp. Odaya giren doktor ve hemşireyle Jeongin ve Minho koridordaki koltuklara oturmuşlardı.

XXI. Yüzyıl Cadısı 🐈‍⬛ /JeongHoOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz