XV. Sen De Bir Masaldın🐈‍⬛

1K 242 270
                                    

Minho, gencin yüzündeki yaralara tentürdiyotlu pamuğu bastırırken Jeongin canı yandığı için sızlanıp duruyordu.

Kaşı ve dudağı patlamış, yüzü ve boynu çizilmişti. Bileğindeki deri saat bile kopmuştu. Gömleğinde düğme kalmamış bile olabilirdi.

"Ne diye saldırırsın ki?" diyerek tekrar azarladı Minho genci.

"Sana hakaret ediyordu. Minho! Acıtıyorsun..." diye sızlanırken Minho pamuğu çekip yavaşça üfledi.

"Cadı hakaret mi?" dedi Minho gencin yaralarındaki gözünü, gözlerine indirirken.

Mutfakta oturuyorlardı. Masanın kenarındaki sandalyelere oturmuş, birbirlerine dönüklerdi. Dizleri birbirinin arasındaydı.

Minho elindeki pamuğu masaya bırakmış, kan hala durmadığı için birkaç yara bandını Jeongin'in kaşına, boynuna yapıştırmıştı.

"Öyle olmadığın için, ve masallarda cadılar kötü olduğu için, hakaret olarak söylüyor." dediğinde Minho Jeongin'e giyinmesi için tişörtünü uzattı. Göğsündeki ve sırtındaki morluklara krem de sürmüşlerdi.

"Eğer ki cadıysam, illa kötü mi olmalıyım?" dedi Minho dağıttıklarını toparlarken.

"İyi cadılar da vardır herhalde." dediğinde Minho iç çekmiş, dudağını dişlemişti.

"Jeongin, anlamadığını sanmıyorum." diye başladı cümleye. "Neyi?" dedi Jeongin yine bilmezden gelerek.

"Bu evin içindeki her garip şeyi." dedikten sonra devam etti. "Bozulan frekanslar, taş duvarlarda çalışan elektronik aletler, garaj, olmayan elektrik ve gaz lambaları, kütüphanedeki devasa tablolar..." dedikten sonra duraksadı ve güldü.

"Hatta Felix'in odasında uyuduğumuzu da anlamışsındır." dediğinde Jeongin yutkundu.

"Anladım ama..." dedi Jeongin. Başka bir şey diyememişti.

"Engellemek için çok uğraştım ama zekan beni her zaman daha fazla şaşırttı." dedikten sonra kolyesini çıkardı.

"Korkmayacaksan bir şey göstermek istiyorum."

"Bekle, yani..?" dedi Jeongin.

"Cadı olduğumu canlı olarak göstereceğim. Benimle gelir misin?" dediğinde Jeongin hala şoklar içindeydi.

"Sen ciddi misin?" dediğinde Minho onaylamıştı. Yavaşça tişörtünü sıyırmış, sağ omzuna doğru olan küçük kabartılı pentagramı göstermişti. "Cadı soyundan olduğumun bir başka kanıtı daha." dediğinde Jeongin sertçe yutkundu.

"21. yüzyılda..." dedi Jeongin. "Hatta herhangi bir yüzyılda..."

"Evet, varız." dedi Minho gülümseyerek. "Benden korkuyor musun?" diye sessizce sordupunda cevabı almak istememişti bir an.

"Hayır, hayır!" diye atıldı Jeongin. "Hayır korkmuyorum, sadece şok oldum. Gerçekten cadı mısın? Büyü yapabiliyor musun?" dediğinde Minho onaylamıştı.

"Ama burada veya," diyerek kolyeyi salladı. "Bununla yapamam. Yanlışlıkla bir şeyler olmasın diye senin yanında veya okulda bunu takıyorum. Felix'in odasında uyuduk çünkü," dedi Minho ve iç çekti. "Benim cadı olduğumu bilmediğin için bunu takmalıydım sma bununla seni koruyamazdım. Rüyalarında gördüklerin, aslında gerçekten varlar." dediğinde Jeongin boynundaki kolyeyi avucuna aldı.

"Onunla güvendesin, hiçbir doğaüstü sana bulaşmaz." dediğinde Jeongin yutkundu.

"Hep buradalar mı?" diye fısıldayarak sordupunda Minho güldü.

XXI. Yüzyıl Cadısı 🐈‍⬛ /JeongHoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin