XXI. Yüzyıl Cadısı 🐈‍⬛ /JeongHo

XX. Gamzeler Kas Kusurudur🐈‍⬛

Jeongin çalan telefonunu açarken duymayı beklediği şeyi içinden tekrarladı.

Minho ben, Jeongin. Nasılsın?

"Minho ben, Jeongin. Nasılsın?"

"İyiyim, sen nasılsın?" dedi Jeongin gülümseyerek. Başını yastığına yerleştirmiş, telefonu kulağının yanına öylece bırakmıştı.

"Ben de iyiyim. Dün bize Seungmin geldi, haberin var mı?" dedi Minho. Jeongin'i belli ki sohbet etmek için aramıştı.

"Var ama detay bilmiyorum." dedi Jeongin merakla.

"Ben bir şeyler biliyorum." dedi Minho gülerek. Çevirmeli, duvara monte telefonun oraya yine sandalye çekmiş, oradaki küçük fiskos masasına yaslanmıştı. Ahizeye bağlı kabloyla oynarken konuşmaya devam etti. "Önce mutfakta kahve yaptılar. Sonra Felix onu çatıya çıkardı. Sanırım kolye aradı etrafta ama bulamadı, Felix'in kolyesi Seungmin'deydi." dediğinde Jeongin güldü.

"Çok tatlı hareket. Aralarında bir şey olur mu acaba?" dedi Jeongin laf almak için.

"Belki olabilir. Felix daha çnce kimseyi eve getirmemişti. Yani, cadı olduğumuz için zaten getirmiyorduk ama... Sen istisna olunca biraz." Jeongin gülerek onayladı.

"Ödev olmasa gelebileceğim bir yer değildi. Çağırılmadan, tesadüfen önünden geçmek için şehre çok uzak." dediğinde Minho onayladı.

"Ama sessiz ve sakin. Felix ve Seungmin konuşurken duydum, sessiz olduğu için burada buluşma kararı almışlar. Çatıda romantik şeyler yaşadıklarını düşünüyorum. Hava soğuyunca Felix evi gezdirdi. En son da ikisi bisiklete bindiler, gittiler. Senin bisikletin Seungmin'de." dediğinde Jeongin şaşırmıştı.

"Felix onca yolu Seungmin için buraya kadar geldi mi?" dedi Jeongin büyük bir şokla.

"Evet! Bence de çok şaşırtıcı, asla beklemezdim. Jisung haklı, Loki'den farkı yok Felix'in." dedi Minho. Jeongin gülerken saçlarını karıştırdı.

"Ragnarok izlemeye gel artık, orada kaldık." dedi Minho'ya sızlanırken.

"İyi de efsaneden dolayı filmin yarısını biliyorum. 9 diyarın sonu geliyor." dediğinde Jeongin kıkırdadı.

"Olsun, Loki için izlenir."

"Hızlı cevap, Loki mi Thor mu?"

"Şaka mı yapıyorsun? Loki." dedi Jeongin. En sevdiği karakter olarak seçim yaptırdığından emindi. Daha önce de böyle seçimler yaptırmıştı Minho ona.

"Efsanede öyle değil ama filme göre Loki Thor'un üvey kardeşi. Eh, ben bu durumda Thor oluyorsam eğer, sanırım kendime bir Jane Foster bulmalıyım." dediğinde Jeongin hızla yataktan doğruldu.

"Kim olacakmış Jane Foster?"

"Bilmem? Thor'u seçen biri." dedi Minho gençle uğraşırken. Jeongin'in ortada olmayan bir şeyden dolayı kızıp kıskanması bile çok hoşuna gitmişti genç cadının.

"Ben varken, Thor'un seçilmesi önemli mi?" dedi Jeongin homurdanarak.

"Sen Loki dedin, ben mi dedim Loki diye?" Minho keyifle konuşurken Jeongin göz devirdi.

"İyi, git. Thor seçen birini ara o zaman." dedi Jeongin göz devirip.

"Jeongin," diyerek güldü Minho. "Garip garip konuşma."

"Nasıl garip konuşuyormuşum?"

"Bana küsüyorsun."

"Buna küsmek denmiyor." dedi Jeongin gülerek. "Trip atmak deniyor. Şakacıktan kızıyorum ki gönlümü alıp beni mutlu et. Sen de yapabilirsin arada, herkes yapar bunu."