Bölüm 5

223 19 6
                                    

MULTİMEDİA DA BURAK VAR !


Ertesi sabah normale göre çok daha erken kalktım.Dün akşam çok erken yatmıştık çünkü.Banyoda işimi hallettikten sonra,ki bu sabah herhangi bir bulantı olmamasına da ayrı sevinerek iş kıyafetlerimi giydim.Odamdan çıkıp mutfağa doğru ilerlerken zil çaldı.Kapıya doğru gidip açtım.Normalde böyle şeylerle pek ilgilenmezdim ama karşımdaki adamında yani inkar edilemez bir yakışıklılığı vardı.Fakat bu yakışıklılık bile adamın gözlerinde ki yorgunluğu gizleyemiyordu.Başını yerden kaldırıp da beni gördüğü an şaşırdığını anlamıştım.Fakat birkaç saniye sonra kendini toparladı ve içeri geçmek için hareket etti.

''Günaydın.Sen Huzur olmalısın.Annem bahsetmişti işe yeni başladığından.Hafize Anne de kalktı mı ? ''

''Hayır Burak Bey.İsterseniz gidip uyandırayım.''

''Uyuyorsa hiç rahatsız etme Huzur.''

Ahh bu adam ne güzel Huzur diyordu böyle !

''Peki efendim.Size kahvaltı hazırlamamı ister misiniz ? ''

''Tamam ben bir duş alıp geliyorum.Çardağa hazırla kahvaltıyı.''

''Peki efendim.''

Adam bütün heybetiyle merdivenleri tırmanırken,bende hülyalı hülyalı arkasından bakıyordum.Giydiği dar t-shirt bedeninin bütün güzelliklerini gözler önüne sermişti.Ahh ne diyorum ben böyle ! Kendine gel Huzur.Sen yakında anne olacaksın.Böyle işlere vaktin yok.Hem vakit bulsan bile kim başka bir adamdan hamile kalmış bir kızı kabul eder ki ! Bu evdeki görevimi yerine getirmek için mutfağa doğru yürüdüm ki bu hizmetçilik oluyor.Ben hizmetçiydim bu evde sonuçta.Ve o film karakterleri gibi evin yakışıklı beyine aşık olan küçük kızlardan olmayacaktım.En azından şimdilik.


-BURAK-


Kapı ilk açıldığı anda nutkum tutuldu.Bu nasıl bir güzellikti böyle.Kahverengi saçlarından inen iri dalgaları kıçı kırık bir tokaya hapsetmişti.O an saçından tokayı çekip almak istedim.Sonra esmer olmasına rağmen yüzünün her tarafına yayılmış ufak çilleri beni benden almıştı.Onu görür görmez odama çıkarmayı düşünmüştüm.Benim yatağıma ne kadar da yakışırdı.

''Günaydın.Sen Huzur olmalısın.Annem bahsetmişti işe yeni başladığından.Hafize Anne de kalktı mı ? ''

''Hayır Burak Bey.İsterseniz gidip uyandırayım.''

Ahh tanrım ! Cevap verirken dudaklarını oynattığında çoktan aklım başımdan gitmişti.O dudakları aklıma hiçte iyi şeyler getirmiyordu.

''Uyuyorsa hiç rahatsız etme Huzur.''

''Peki efendim.Size kahvaltı hazırlamamı ister misiniz ? ''

Aslında ben benimle odama çıkmanı isterim Huzur.

''Tamam ben bir duş alıp geliyorum.Çardağa hazırla kahvaltıyı.''

Bir an önce soğuk duşun altına girsem iyi olacaktı.Çünkü ufaklık çoktan kıpırdamaya başlamıştı bile.Ve bu küçük kızı korkutmak istemezdim.

''Peki efendim.''

Cevabımı alır almaz hızlı adımlarla odama doğru gittim.Böyle olmam normal miydi ? Sonuçta sadece kızla konuşmuştum.Demek ki daha ileri gitsek kalpten giderdim herhalde.Odama girdiğimde olağanca hızımla soyunup,soğuğa yakın ılık suyun altına girdim.Ama başımdan aşağı dökülen damlalar bile o kızın bakışlarını kafamdan silmiyordu.Ben neler düşünüyordum böyle.Bu evdeki çalışanlara hiçbir zaman o gözle bakmamıştım.Hafize Annemdi benim.Senem de kardeşim ama bu kız için neden böyle hissedemiyordum.Hem Büşra Amerika da nelerle uğraşıyordu.Bense burada gelmiş kızın tekini düşünüyordum.Artık yeterince suyun altında kaldığıma kanaat getirip dışarı çıktım.Kurulanıp bir t-shirt ve şort geçirdim üzerime.Kahvaltı şimdiye kadar hazırlanmış olmalıydı.Yavaş yavaş merdivenlerden inerken bir yandan da sağa sola bakıyordum.Huzur neredeydi acaba ? Dışarı çıkıp da çardağa yöneldiğimde Huzur elindeki çaydanlığı masaya koyuyordu.Sessizce ilerledim.

Geceden Doğan Düşler #Wattys2015Where stories live. Discover now