66.bölüm "Ryan"

17.7K 1.2K 2K
                                    

Keyifli okumalar.
Yorum+Vote+takibe almayı unutmayınız.

Gurur tarafından öpüldünüz:)

Telefonu aldığım gibi yere çaldım. Kalbime ağırlık çöktü.

"Seni sevdiğim güne lanet olsun Pislik!"

Ryan, "Jasmin?" deyip önüme geçti. Titreyen elleriyle çenemi kavrayacağı sırada elimle ittirdim.

"Dokunma bana Ryan." diye sinirle bağırdığımda elleri yumruk oldu.

Perla koşmayı bırakıp yanıma kadar geldi.
"Jasmin? Ne oldu?" dedi. Cevap vermeden arkamı dönüp hızlı adımlarla kapıdan içeriye girdim.

Önüme bakmadan koştura koştura merdivenlerden çıkmaya çalıştım. İkinci kata çıkacağım sırada iri bedene çarpmamla birlikte geriye doğru sendeledim. Basamaklardan düşeceğim esnada çarptığım kişi belimden yakalayıp kendisine doğru çekti.

Bakışlarımı göğüslerinden çekip yüzüne baktım. Bu dünkü merdivenlerde karşılaşıp benimle konuşan kişiydi.
Ağladığımı gördüğünde yüzümü inceledi.

"Sorun nedir?" diye sordu. Elimle belimde tutan ellerini ittirmeye çalıştım. Sıkıca kavradığı belimi gevşeterek serbest bıraktı.

Ryan, "Gel benimle." diye emir verince yönümü ondan tarafa doğru döndüm. Sinirle yanımdaki dikilen çocuğa baktı.

"Yalnız kalmak istiyorum." deyip yanlarından ayrıldım. Ayrılırken Ryan'nın sinirle çocuğa bağırdığını duysamda aldırış etmeden uzaklaştım.

Kaldığım odanın şifresini girip kapının açılmasını bekledim. Kapı açılır açılmaz içeriye girdim. Kapıyı örtüp yatağın üstüne kendimi zor attım.

Dizlerimi karnıma doğru çekip sessizce ağlamaya başladım.
"Neden böyle davranıyorsun bana? Yağmur'a hak vermeye başladım. Onu da böyle sorgusuz sualsiz bıraktın. Belki seni bırakmak için sebepleri vardı. Tıpkı benim gibi."

Bir süre öylece kalakaldım. Ne kadar öylece kaldım bilmiyorum ama ağlamaktan gözlerimin içi yandı. Kapım üst üste tıklatılmaya başladı.

Perla, "Jasmin kapıyı açar mısın?" dedi. Yerimden yavaşlıkla doğrularak ayağa kalktım. Ruhen ve bedenen çok bitik durumdayım. Ağır adımlarla kapıya ulaşıp açtım.
Perla'nın kızaran gözleriyle karşılaştım.

"Gelebilir miyim?"
Elimle içeriye işaret ettikten sonra içeriye girdi. Geçip sandalyeye oturduktan sonra, telefonumu ve kulaklığımı masaya bıraktı.

"Jasmin kötü haber mı aldın?" diye endişeli ve üzgün çıkan sesiyle başımı aşağı yukarı hareket ettirdim.
Sandalyeyi çekip karşına oturarak telefonumu elime aldım. Ekran camı çatlamıştı ama ona rağmen telefonum açıktı.

"Anlatmak istersen dinlerim." dedi.

"Perla konuşacak durumda değilim. Beni yalnız bırakır mısın?" dedim. Ona bakmak yerine bakışlarımı telefona indirdim. Sandalyesini ittirdi. Eliyle omuzuma şefkatle dokundu.

"Bir şeye ihtiyacın olursa lütfen çekinme söyle." deyip odadan çıktı. Telefonu açıp Alaz'ın numarasına girerek kulağıma götürdüm.

"Aradığınız numara kullanılmamaktır..." deyince kaşlarım çatıldı. Kime ihtiyacım olsa ulaşamıyorum. Sandalyeden kalkıp üzerimdekileri çıkarmaya başladım. Spor kıyafetlerinden kurtulup kendi giysilerimi giyinmeye başladım.

SAPLANTILI [+18] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin