elli beş

9.7K 460 159
                                    

Medya 2 : Yaşlı Amca-İstanbul Beyefenfisi

bölüm sonunda bazi aciklamalarim var bakmayi unutmayin🫶🏻

•••

Nisan ayında olmamıza rağmen havalar güzel gidiyordu. Taha ile piknik yaptığımızda hava biraz soğuk olsada şu aralar ısınmaya başlamıştı.

Derin mezuniyet elbisesi alışverişini son güne bırakmayalım diye şimdiden bizi alışveriş merkezine çağırmıştı.

Yarım saate buluşacaktık ama ben hala yatağımda iki seksen uzanmış dizi izliyordum.

Derin beni tekrar aradığında yatağımdan fırlayıp giyinmeye başladım.

Alışveriş yapacağımız için rahat giyinmek istedim, alışveriş merkezinde fazla kalıp üst baş değiştirince boğuluyordum çünkü.

Yemeği orda yiyeceğimizi düşündüğüm için yemekte yemedim.

Altıma krem rengi bol pantolon, içime siyah kısa kollu bir crop onun üzerine de ceket giydim.

Saçımı at kuyruğu yaptıktan sonra hazırdım. Çantamı da alıp evden çıktım.

Derin'i aradığımda alışveriş merkezinin önünde beklediklerini söylemişti. Adımlarımı hızlandırdım yoksa dayak yiyecektim.

Tüm gece ders çalışıp Taha ile konuşunca sabah geç kalkmıştım.

Alışveriş merkezinin önüne geldiğimde Miray ve Derin çoktan gelmişlerdi.

Derin "Bir hafta sonra gelseydin!" Demişti.

"Ya tamam özür dilerim geldim işte girelim hadi!"

Derin bir benim bir Miray'ın koluna girerek bizi içeriye soktu. İçeri girdiğimizde direkt bir abiye giyim mağazasına yöneldik.

Derin elbiselerin olduğu tarafa koşarak giderken onun bu haline gülerek Miray ile peşinden gittik.

Derin çoktan deneyecek dört tane elbise bulmuştu. Biz o giyinene kadar diğer elbiselere bakıyorduk Derin kabinden çıktı siyah bir elbiseydi.

"Bu ne ya! Cenazeye mi gidiyoruz Derin? Alsana şöyle parıltılı açık renkli elbiseler siyah alacaksan bile sırt dekoltesi parıltı falan olsun." Dedim.

Miray da "Evet Derin bu sen değilsin! Benim tanıdığım Derin parlak elbiseler alırdı."

Derin oflayarak kabine geri döndü.

Zafer sırıtışıyla elbiselere bakmaya devam ettim. Derin'e siyah ışıltılı uzun bir elbise bulmuştum.

Kabinin üzerinden elbiseyi attım. "Derin siyah istiyorsan bunu dene." Dedikten sonra geri çekilip onu bekledim. Miray yerde oturmuş bekliyordu. Ona da elbise bulacaktım.

Gözlerimi kırmızı bir elbiseye dikmiştim. Miray esmerdi ona kırmızı çok yakışırdı.

Biz Derin'i beklerken telefonum çaldı. Taha arıyordu. Açtım.

"Efendim."

"Napıyorsun? Uyandın mı?"

"Ohooo çoktan elbise bakmaya bile geldik." Dedim.

"Yuh ne ara"

"Sen napıyorsun."

"Oturuyorduk bizimkilerle akşam halı saha maçımız var gelsenize."

Vuslat | TextingWhere stories live. Discover now