sekiz

28.4K 939 238
                                    

•••

"Hadi gidelim buradan işler kızışacak."

"Akın haklı hadi." Diyerek onayladı Derin.

O sırada Yiğit ile göz göze geldik, o sırada suratına yumruk yemesi bir oldu.

Gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. Tanıdık bir el yine benim bileğimden tuttu. Beni götürmesine izin verdim. Yoksa ben gitmezdim biliyordum. İşte bunu yapmamalıydım. Gitmem gerekiyordu.

Kuzey'in beni sürüklemesine izin verdim.

Kafeye gelmiştik. Hepimiz oturduktan sonra sipariş verdik.

"Kavga ne oldu acaba oğlum çok merak ettim ya." Diye heyecanlı bir şekilde konuşan Rüzgar.

Ani bir şekilde masadan kalktım herkes bana bakmaya başladı haklı olarak "Tuvalete gidiyorum." Diye kısa bir açıklama yaptıktan sonra tuvalete gittim. İşlerimi hallettikten sonra, kapıdan çıktığım an biri önümü kesti. Beren'di.

"Ne var?" Diye sordum.

Gözleri kızarıktı ağlamıştı büyük ihtimal.

"Senden nefret ediyorum Ada. Yiğit seni nasıl seviyor anlamıyorum senden nefret ediyorum!" Diyip ağlamaya başladı. Ona ne diyorsun dercesine bakıyordum.

"Erdem'de seni köpek gibi seviyordu ama sen onu aldattın bazen sevmek yetmiyor Beren."

"Ben Erdem'i sevmiyorum ki, Yiğit'e aşığım köpek gibi."

"Belki de Erdem'e yaşattıklarını yaşıyorsundur."

"Senden nefret ediyorum Ada Dinçer!" Dedikten sonra koşarak tuvaletten çıktı.

O beni düşüncelerimle bırakırken ellerimi yıkamak için sabun sıktım.

Üzüldüğümde ya da sinirlendiğimde ellerimi deli gibi yıkardım. Yine yıkamaya başlamıştım. Bu sefer strestendi.

O sırada cebimdeki telefon çalmaya başladı. Babamın sekteteriydi. Niye kendisi aramıyordu ki? Bizi gördüğü mü vardı. Tek derdi derslerimde başarılı olunca sadece hediye almaktı. Hediye almasını değil, sevgi göstermesini istiyordum. Aramaya cevap vermedim. Ders çalışıyorum derdim.

Ellerimi peçete ile kuruladıktan sonra kapüşonlumun kol uçlarını ellerime geçirdim.

Masaya geldiğimde büyük ihtimal kavga hakkında konuşuyorlardı. Rüzgar'ın yanına oturdum. Karşımda Akın ve Derin oturuyordu. Rüzgar'ın yanında da Kuzey vardı.

Ellerimi masanın altına koydum Derin farketmeden. Üzülsün istemezdim

Telefonum ısrarla çalmaya devam ediyordu. Ters çevirmiştim.

"Baban mı?" Diye sordu Derin. Kafamı onaylamak için salladım. "Yine nasıl olduğunu sormayıp derslerini mi sormak için aramış?"

"Büyük ihtimal o bile değil ki sekreteri arıyor."

"Portakal suyu söyledim sana seviyorsun iç Ada'm." Dedi Rüzgar.

"Teşekkür ederim." Dedim gülümseyerek.

"Korku evine ne zaman gidiyoruz?" Diye sordu Akın.

"Bilmem rezervasyon yaptıramadım." Dedi Derin.

"Yaptıracağın zaman söylesene."

"Tamam."

"Bir kişi daha ekleyebilir miyim?" Diye sordu Akın. "Kuzey sen geliyorsun değil mi?"

Kuzey omuz silkti. "Bakarız." Dedi.

"Kim gelecek?" Diye sordum.

"Azra."

•••

Beren, Yiğit'i seviyor mu? Yoksa takıntı mı?

Ada sizce ne yapmalı?

Son olarak,
+100 için teşekkür ederim🥱

Vuslat | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin