5. Bölüm

1.5K 63 0
                                    

Bana göre bir şüpheli ve iki yardakçısı vardı. Şüpheli kimliği belirsiz alfa. Yardakçılarda Asya ve Kübra. Asıl mesele alfayı bulup Asya ve Kübra'yı suç üstü yakalamaktı. Berke alfanın suçlu olduğuna inanıyordu. Fakat ona kimsenin yardım etmediğini, o tür karanlık kurt adamların yalnız çalıştığını söylüyordu. O hafta sonu hala hararetli bir şekilde bu konuyu tartışıyorduk. 

Berke:

-Diyelim ki senin dediğin doğru. Peki yardakçıların Asya ve Kübra olduğunu nerden biliyorsun?

Ben:

-Çünkü Kübra normal olmayan her insandan ve kurtlardan nefret eder. Bu nefret Kübra'da ki kadar olmasa da  Asya'da da var bence.

Berke:

-Eee

Ben:

-Ne eee? Bence bu  yeterli bir sebep. Alfa normalleri kurda dönüştürüyor. Ret edenleri de öldürüyor. Bu da o iki vampirin işine geliyor.

Berke:

-Kabul edenler kurda dönüşünce daha güçlü rakipler kazanmıyorlar mı? Bence bu teori burda çöker. 

Çok mantıklı! Ben bunu nasıl düşünemedim? 

Ben:

-Doğru, haklısın. Yardakçılar Asya ve Kübra olamaz. Peki o zaman kim?

Berke:

-Normal bir insan veya kurt adamın biriyle iş birliği yapabilir. Yada bizim çevremizden çok tanıdık biri olabilir. 

Berke'nin odasının kapısı açıldı ve içeri Demir amca girdi:

-Konuşmalarınıza kulak misafiri oldum çocuklar. Bana sorarsanız alfa yalnız çalışıyor.  Çünkü bu tür karanlık alfalar yalnız çalışır. 

Kaşlarımı çattım:

-Onun karanlık alfa olduğunu nerden biliyoruz?

Demir amca:

-Çünkü o tipler insanları sürüsüne katılmaya zorlar. Kabul etmeyenleri öldürür.

Berke:

-Bu iğrenç! Buna karanlık değil psikopat  denir.

Demir amca:

-Haklısın oğlum. Fakat asıl dikkat etmemiz gereken bu geceki dolunay. Bu Karmen'in ilk dolunay gecesi. O yüzden Karmen bu gece misafir odamızda kalsan iyi olur. Evde dönüşürsen ailene zarar gelebilir. 

Ben umursamaz bir tavırla:

-Onlar benim gerçek ailem değil. İkisi de üvey. Yani birine bile zarar gelse üzülmem. 

Berke:

-Eğer onlar ölürse polis birinci şüpheli olarak seni sorgular.

Ben sıkkınlıkla:

-Tamam. Ben şuna mesaj atayım.

Özde'ye bir arkadaşımda kalacağıma dair SMS attıktan sonra:

-Tamam mesaj attım.

Demir amca:

-O zaman derslerimize başlayalım. 

Ben heyecanla:

-Ne yapacağız?

Demir amca:

-İlk önce Berke seni kendi arkadaşlarıyla tanıştıracak. Bu senin birinci görevin. 

Berke ve ben şaşkınlıkla Demir amcaya baktık.

Ben:

-Peki beni ne zaman sürünüze kabul edeceksiniz?

Demir amca ciddiyetle:

-Sen bir alfa kızsın Karmen. Senin sürü kurman gerekiyor. Sürüye kabul edilmen değil. Normalde seni parçalamam lazım. Sürü üyelerimi kendi oluşturacağın sürüye dahil etme tehliken var. Sırf Berke'nin hatırı için sana arkadaşça davranıyorum.

Ben şok içinde:

-Kendi sürümü falan oluşturmayacağım! Hem madem beni Berke'nin hatırı için parçalamıyorsunuz Eğitmeyi niye kabul ettiniz?

Demir amca:

-O'da bana kalsın.

Sonra odadan çıkıp gitti.

Berke:

-Babam niye böyle yaptı anlamıyorum. Kimseye söyleme ama babam sana kurt adamların tarihini anlatan bir kitap okuyacak.  Bana böyle söyledi yani. 

Ben:

-Bana böyle davranmasına bende anlam veremiyorum.   Kitabı ne zaman okuyacak?

Berke:

-Dolunaydan sonra. 

Ben:

-Tamam. Hadi arkadaşlarınla tanışalım. 

Evden çıkarken 'Bu ne biçim ders böyle?' diye düşündüm. Kesin Berke de aynısını düşünüyor. İlk önce dövüşmeyi, kurda dönüştüğümde kendimi kontrol etmeyi veya istediğim zaman dönüşmeyi öğretmesi gerekmez miydi?  Bunu Berke'ye sorduğumda

Berke:

-Babamın bildiği bir şeyler vardır. Ona güven.

'başka çarem mi var? dedim içimden.   

MühürWhere stories live. Discover now