chocolate eight

52 3 148
                                    

Elnora koşturarak Godric's Hallow sokaklarında ilerledi. Kendi zamanına döndüğü ilk an aklına burası gelmişti. Telafi etmesi gereken bir söz vardı, yaklaşık altı ay önce James Sirius'a verdiği gecikmiş bir söz. Onu daha fazla bekletmek istemiyordu, aslına bakarsanız bıraktıklarını da geri almak istiyordu. James Sirius onu hayatta tutan iki şeyden birine sahipti: pislik malzemeleri. Diğeri de fotoğraflarıydı zaten ki Potterlardan hemen sonra Malfoy Malikanesi'ne uğrayıp geceyi orada geçirmeyi planladığından içi rahattı.

Sonunda Potterların evine ulaştığında ise nefes nefeseydi. Zaman yolculuğundan kalma eski moda bir elbise giydiğinden koşması epey yorucu olmuştu. Bu elbiselerin koşmak için yapılmadığı belliydi.

Merlin, geldiğin ilk yerin Potterlar olmasına inanamıyorum, diye seslendi Absentis.

Nora ellerini dizlerine dayamış soluklanırken Absentis'in söylenişine güldü. Başını hafifçe kaldırıp Potterların eski ama yenilenmiş evlerini süzdü. Buranın Albus'un büyükbabasından kaldığını ve Harry'nin yenileyip buraya taşındığını biliyordu. Oldukça güzel bir yerdi, eh, bir malikane değildi ama bir malikaneden çok daha fazlası olabilirdi. Elnora bu düşünceyle gelecekteki evini anımsadı ve gelecekte yaşadıkları gözleri önüne gelince daraldığını hissetmeye başladı.

Onu kurtaracaksın, diye fısıldadı Absentis.

Sadece içeri gir ve hayatını yaşamaya devam et, diye ekledi. Elnora minettar bir bakışla:

Bunu özlemiştim, deyince oğlan gülümsedi ve kendine her zamanki gibi katlanabilir piknik sandalyesi ve patlamış mısır oluşturup tadını çıkarmaya başladı. Elnora da sonunda cesaretini toplayıp eve doğru bir adım attı. O anda bir sincabın yakındaki ağaçlardan birine atlayıp ardından pencereden içeri dalmasıyla afalladı.

"Merlin!" diyerek kapıya koştu ve sincaba olan merakıyla kapıyı hızla tıklattı. Önce içeriden bağırış sesleri geldi, birkaç uzun dakikanın sonunda biri kapıyı gıcırdatırcasına yavaş bir şekilde açtı.

"Lils?"

"Nora?"

Lily Luna karışmış saçları arasından kızı selamladı. Sonraki an ise gözleri büyüdü ve:

"NORA!" diyerek kızın üstüne atıldı. Elnora kızı kucaklarken gülüp:

"Kızılcık şekeri." diyerek saçlarını karıştırdı. İkisi birbirlerine sarılırken Elnora arada bir yerde arkadan hızla gelen küçük bir şey fark etti. Lily Luna'nın kafasına çarpmadan hemen önce ani bir refleksle havada kapıp nereden geldiğine bakmak için hafifçe parmak ucuna kalktı ve onları gördü. Albus ve James'ı. James merdivenin başında eğilmiş Albus'a ceviz atıyordu, Albus ise aşağıda Gelecek Postasını bir sopa gibi kıvırmış, beyzbol oynarcasına cevizleri geri gönderiyordu. Elnora sonradan Lily ve James'ın da ellerinde rulo haline getirilmiş Dırdırcı sayıları olduğunu gördü.

"Kim gelmiş Lils?"

Albus yüzünü ağabeyinden çevirme riskini almak istemediğinden arkası dönük bir şekilde kimin geldiğini sorduğunda James gelen kişiyi görmek için başını biraz daha eğdi ve dengesini kaybedip merdivenden yuvarlanmaya başladı. Merdivenin en alt basamağına geldiğinde ise Albus'un tam alnına doğru atıp on ikiden vurduğu cevizle drama queen bağırışlarına başladı.

"ŞEREFSİZ!"

Albus zevk alan kahkahalarla kapıya koşturdu. Lily'nin hemen yanında durdu, Lily'e sevinçle içeriyi gösterirken bir anda duruldu. Hafifçe aralanmış dudakları eşliğinde:

"NORA!" diye çığırdı. Sonraki an henüz genç kızın gelişine olan şoku bitmeden James üstüne atlayıp ikisini kapının dışına doğru yuvarladı. Tüm bunları bir utanç kaynağıymış gibi izleyen Lily elleriyle şakaklarını ovarken:

Desienne (Harry Potter Next Gen Fanfiction)Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora