Nice one, El(even)

58 7 132
                                    

Ravenclaw ortak salonu ferah havası ve mavi tonlarının verdiği huzurla öğrencilerini kucaklıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ravenclaw ortak salonu ferah havası ve mavi tonlarının verdiği huzurla öğrencilerini kucaklıyordu. Birçok Ravenclaw öğrencisi ortak salonda takılıyordu; bazıları kendi aralarında sohbet ediyor, Hogwarts Sırları dergisinin yeni sayısı için toplantı yapıyordu, bir kısmı ödevlere gömülmüştü, bir grup ise oturmuş topluca ayakkabılarını boyuyorlardı. Ortak salonun bu havası dışarıdan bakan biri için oldukça keyifli görünüyordu, neredeyse herkes mutluydu. Oysa dışarıdan bakan biri biraz daha ilerleyip gözlerini kendi köşesine çekilmiş, yatağına oturup yüzünü dizleri üstündeki yastığına gömen kızı da görmeyi başarsaydı onun hüznüne şaşırırdı. Fakat kimse gözlerini kenarlara veya köşelere çevirmemişti. Herkes merkezde, ortalıkta olan şeylerle ilgileniyordu. Kimse yalnız ve zihnindeki düşüncelerinin karmaşıklığıyla acı çeken kızı görmemişti.

Maria yatağında oturmuş, dizlerini kendine çekmiş ve yastığını dizleri üzerine koymuştu. Doğuştan ve oldukça iyi bir zihnefendardı, oysa o an kendi düşüncelerinin kördüğüm olmasına engel olamıyordu. Bir yandan her birini sıraya dizip yerine yerleştirmeye çalışıyordu ama hiçbir anı sözünü dinlemiyordu. Hep en kötüleri en öne çıkıp kendini belli ediyordu. Genç kız bazen sinir bozukluğuyla bir çığlık atmak istiyordu. Yüzünü yastığına gömüp sinir bozukluğuyla ağlayarak çığlıklarını oraya bırakıyordu. 

Zavallıcık.

Grindelwald mı? Merlin, geleceğin karanlık lordu falan olsa şaşırmam. 

Ona yaklaşmasan iyi edersin. 

Sinsi bir yılanken nasıl Ravenclaw olup onurumuzu kirletmeye cüret edersin! Merlin, bizi hak etmiyorsun bile. 

"KAPA ÇENENİ!" diye bağırdı genç kız. Zihnini kontrol edememenin çıldırmaya kadar yolu olduğunu biliyordu. Canını yakan tüm anılar bir olur ve iyi anıların önüne set bariyerler gererlerdi. Ve eğer bunlardan kurtulamazsan, bunları alt edemezsen çıldırırdın. Bu kaybetmekti. Oysa Maria kaybetmek istemiyordu. 

Malfoy'du, tüm bunları yapan, diye fısıldadı babası zihninin bir köşesindeki eski bir anıdan.

Annen dönmeyecek Maria, onu asla tanıyamayacaksın. 

Maria parmaklarını saçları arasına daldırdı ve saç diplerini çekiştirmeye çalıştı. Kötü anılar zihnini uyuşturuyor ve onu sarhoş ediyordu. Deliriyor ve kontrolü kaybediyordu. 

"Anneni mutlu etmek istiyorsak yapabileceğimiz tek bir şey var güzel kızım. O da geç de olsa intikamını almak."

"Ama masum birinin canını yakarsak birileri de bizden intikam almaz mı baba?"

"Ama onlar annene acımadılar Maria. Biz de onlara acıyamayız. Gerekirse intikam almak isteyen herkesle savaşırız. Unutma, sen savaşçı bir kızsın. Asla ama asla seni feda etmelerine izin vermemelisin. Ne olursa olsun annen için yaşamalısın."

Desienne (Harry Potter Next Gen Fanfiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin